İKİNCİ BÖLÜM
Yürütme
I. Cumhurbaşkanı
A. Nitelikleri ve tarafsızlığı
MADDE 101- (Değişik: 21/10/2007-5678/4 md.)
Cumhurbaşkanı, kırk yaşını doldurmuş ve yüksek öğrenim yapmış Türkiye Büyük
Millet Meclisi üyeleri veya bu niteliklere ve milletvekili seçilme yeterliğine
sahip Türk vatandaşları arasından, halk tarafından seçilir.
Cumhurbaşkanının görev süresi beş yıldır. Bir kimse en fazla iki defa Cumhurbaşkanı
seçilebilir.
Cumhurbaşkanlığına Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri içinden veya Meclis
dışından aday gösterilebilmesi yirmi milletvekilinin yazılı teklifi ile
mümkündür. Ayrıca, en son yapılan milletvekili genel seçimlerinde geçerli oylar
toplamı birlikte hesaplandığında yüzde onu geçen siyasî partiler ortak aday
gösterebilir.
Cumhurbaşkanı seçilenin, varsa partisi ile ilişiği kesilir ve Türkiye Büyük
Millet Meclisi üyeliği sona erer.
B. Seçimi
MADDE 102- (Değişik: 21/10/2007-5678/5 md.)
Cumhurbaşkanı seçimi, Cumhurbaşkanının görev süresinin dolmasından önceki
altmış gün içinde; makamın herhangi bir sebeple boşalması halinde ise boşalmayı
takip eden altmış gün içinde tamamlanır.
Genel oyla yapılacak seçimde, geçerli oyların salt çoğunluğunu alan aday
Cumhurbaşkanı seçilmiş olur. İlk oylamada bu çoğunluk sağlanamazsa, bu oylamayı
izleyen ikinci pazar günü ikinci oylama yapılır. Bu oylamaya, ilk oylamada en
çok oy almış bulunan iki aday katılır ve geçerli oyların çoğunluğunu alan aday
Cumhurbaşkanı seçilmiş olur.
İkinci oylamaya katılmaya hak kazanan adaylardan birinin ölümü veya seçilme
yeterliğini kaybetmesi halinde; ikinci oylama, boşalan adaylığın birinci
oylamadaki sıraya göre ikame edilmesi suretiyle yapılır. İkinci oylamaya tek
adayın kalması halinde, bu oylama referandum şeklinde yapılır. Aday, geçerli
oyların çoğunluğunu aldığı takdirde Cumhurbaşkanı seçilmiş olur.
Cumhurbaşkanı göreve başlayıncaya kadar görev süresi dolan Cumhurbaşkanının
görevi devam eder.
Cumhurbaşkanlığı seçimine ilişkin usûl ve esaslar kanunla düzenlenir.
C. Andiçmesi
MADDE 103- Cumhurbaşkanı,
görevine başlarken Türkiye Büyük Millet Meclisi önünde aşağıdaki şekilde
andiçer:
“Cumhurbaşkanı sıfatıyla, Devletin varlığı ve bağımsızlığını, vatanın ve
milletin bölünmez bütünlüğünü, milletin kayıtsız ve şartsız egemenliğini
koruyacağıma, Anayasaya, hukukun üstünlüğüne, demokrasiye, Atatürk ilke ve
inkılâplarına ve lâik Cumhuriyet ilkesine bağlı kalacağıma, milletin huzur ve
refahı, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde herkesin insan haklarından ve
temel hürriyetlerinden yararlanması ülküsünden ayrılmayacağıma, Türkiye
Cumhuriyetinin şan ve şerefini korumak, yüceltmek ve üzerime aldığım görevi
tarafsızlıkla yerine getirmek için bütün gücümle çalışacağıma Büyük Türk
Milleti ve tarih huzurunda, namusum ve şerefim üzerine andiçerim.”
D. Görev ve yetkileri
MADDE 104 - Cumhurbaşkanı
Devletin başıdır. Bu sıfatla Türkiye Cumhuriyetini ve Türk Milletinin birliğini
temsil eder; Anayasanın uygulanmasını, Devlet organlarının düzenli ve uyumlu
çalışmasını gözetir.
Bu
amaçlarla Anayasanın ilgili maddelerinde gösterilen şartlara uyarak yapacağı
görev ve kullanacağı yetkiler şunlardır:
a) Yasama
ile ilgili olanlar:
Gerekli
gördüğü takdirde, yasama yılının ilk günü Türkiye Büyük Millet Meclisinde
açılış konuşmasını yapmak,
Türkiye
Büyük Millet Meclisini gerektiğinde toplantıya çağırmak,
Kanunları
yayımlamak,
Kanunları
tekrar görüşülmek üzere Türkiye Büyük Millet Meclisine geri göndermek,
Anayasa
değişikliklerine ilişkin kanunları gerekli gördüğü takdirde halkoyuna sunmak,
Kanunların,
kanun hükmündeki kararnamelerin, Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğünün,
tümünün veya belirli hükümlerinin Anayasaya şekil veya esas bakımından aykırı
oldukları gerekçesi ile Anayasa Mahkemesinde iptal davası açmak,
Türkiye
Büyük Millet Meclisi seçimlerinin yenilenmesine karar vermek,
b)
Yürütme alanına ilişkin olanlar:
Başbakanı
atamak ve istifasını kabul etmek,
Başbakanın
teklifi üzerine bakanları atamak ve görevlerine son vermek,
Gerekli
gördüğü hallerde Bakanlar Kuruluna başkanlık etmek veya Bakanlar Kurulunu
başkanlığı altında toplantıya çağırmak,
Yabancı
devletlere Türk Devletinin temsilcilerini göndermek, Türkiye Cumhuriyetine
gönderilecek yabancı devlet temsilcilerini kabul etmek,
Milletlerarası
andlaşmaları onaylamak ve yayımlamak,
Türkiye
Büyük Millet Meclisi adına Türk Silahlı Kuvvetlerinin Başkomutanlığını temsil
etmek,
Türk
Silahlı Kuvvetlerinin kullanılmasına karar vermek,
Genelkurmay
Başkanını atamak,
Millî
Güvenlik Kurulunu toplantıya çağırmak,
Millî
Güvenlik Kuruluna Başkanlık etmek,
Başkanlığında
toplanan Bakanlar Kurulu kararıyla sıkıyönetim veya olağanüstü hal ilân etmek
ve kanun hükmünde kararname çıkarmak,
Kararnameleri
imzalamak,
Sürekli
hastalık, sakatlık ve kocama sebebi ile belirli kişilerin cezalarını
hafifletmek veya kaldırmak,
Devlet
Denetleme Kurulunun üyelerini ve Başkanını atamak,
Devlet
Denetleme Kuruluna inceleme, araştırma ve denetleme yaptırtmak,
Yükseköğretim
Kurulu üyelerini seçmek,
Üniversite
rektörlerini seçmek,
c) Yargı ile ilgili olanlar:
Anayasa Mahkemesi üyelerini, Danıştay üyelerinin dörtte birini, Yargıtay
Cumhuriyet Başsavcısı ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcıvekilini, Askerî Yargıtay
üyelerini, Askerî Yüksek İdare Mahkemesi üyelerini, Hâkimler ve Savcılar Yüksek
Kurulu üyelerini seçmek.
Cumhurbaşkanı, ayrıca Anayasada ve kanunlarda verilen seçme ve atama
görevleri ile diğer görevleri yerine getirir ve yetkileri kullanır.
E. Sorumluluk ve
sorumsuzluk hali
MADDE 105- Cumhurbaşkanının,
Anayasa ve diğer kanunlarda Başbakan ve ilgili bakanın imzalarına gerek
olmaksızın tek başına yapabileceği belirtilen işlemleri dışındaki bütün
kararları, Başbakan ve ilgili bakanlarca imzalanır; bu kararlardan Başbakan ve
ilgili bakan sorumludur.
Cumhurbaşkanının resen imzaladığı kararlar ve emirler aleyhine Anayasa
Mahkemesi dahil, yargı mercilerine başvurulamaz.
Cumhurbaşkanı, vatana ihanetten dolayı, Türkiye Büyük Millet Meclisi üye
tamsayısının en az üçte birinin teklifi üzerine, üye tamsayısının en az dörtte
üçünün vereceği kararla suçlandırılır.
F. Cumhurbaşkanına vekillik etme
MADDE 106- Cumhurbaşkanının
hastalık ve yurt dışına çıkma gibi sebeplerle geçici olarak görevinden
ayrılması hallerinde, görevine dönmesine kadar, ölüm, çekilme veya başka bir
sebeple Cumhurbaşkanlığı makamının boşalması halinde de yenisi seçilinceye
kadar, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Cumhurbaşkanlığına vekillik eder ve
Cumhurbaşkanına ait yetkileri kullanır.
G. Cumhurbaşkanı Genel Sekreterliği
MADDE 107- Cumhurbaşkanlığı
Genel Sekreterliğinin kuruluşu, teşkilat ve çalışma esasları, personel atama
işlemleri Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile düzenlenir.
H. Devlet Denetleme Kurulu
MADDE 108- İdarenin hukuka
uygunluğunun, düzenli ve verimli şekilde yürütülmesinin ve geliştirilmesinin
sağlanması amacıyla, Cumhurbaşkanlığına bağlı olarak kurulan Devlet Denetleme
Kurulu, Cumhurbaşkanının isteği üzerine, tüm kamu kurum ve kuruluşlarında ve
sermayesinin yarısından fazlasına bu kurum ve kuruluşların katıldığı her türlü
kuruluşta, kamu kurumu niteliğinde olan meslek kuruluşlarında, her düzeydeki
işçi ve işveren meslek kuruluşlarında, kamuya yararlı derneklerle vakıflarda,
her türlü inceleme, araştırma ve denetlemeleri yapar.
Silahlı
Kuvvetler ve yargı organları, Devlet Denetleme Kurulunun görev alanı dışındadır.
Devlet
Denetleme Kurulunun üyeleri ve üyeleri içinden Başkanı, kanunda belirlenen
nitelikteki kişiler arasından, Cumhurbaşkanınca atanır.
Devlet
Denetleme Kurulunun işleyişi, üyelerinin görev süresi ve diğer özlük işleri,
kanunla düzenlenir.
II. Bakanlar Kurulu
A. Kuruluş
MADDE 109- Bakanlar Kurulu,
Başbakan ve bakanlardan kurulur.
Başbakan,
Cumhurbaşkanınca, Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri arasından atanır.
Bakanlar, Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri veya milletvekili seçilme
yeterliğine sahip olanlar arasından Başbakanca seçilir ve Cumhurbaşkanınca
atanır; gerektiğinde Başbakanın önerisi üzerine Cumhurbaşkanınca görevlerine
son verilir.
B. Göreve başlama ve güvenoyu
MADDE 110- Bakanlar
Kurulunun listesi tam olarak Türkiye Büyük Millet Meclisine sunulur. Türkiye
Büyük Millet Meclisi tatilde ise toplantıya çağrılır.
Bakanlar Kurulunun programı, kuruluşundan en geç bir hafta içinde Başbakan
veya bir bakan tarafından Türkiye Büyük Millet Meclisinde okunur ve güvenoyuna
başvurulur. Güvenoyu için görüşmeler, programın okunmasından iki tam gün
geçtikten sonra başlar ve görüşmelerin bitiminden bir tam gün geçtikten sonra
oylama yapılır.
C. Görev sırasında
güvenoyu
MADDE 111- Başbakan,
gerekli görürse, Bakanlar Kurulunda görüştükten sonra, Türkiye Büyük Millet
Meclisinden güven isteyebilir.
Güven istemi, Türkiye Büyük Millet Meclisine bildirilmesinden bir tam gün
geçmedikçe görüşülemez ve görüşmelerin bitiminden bir tam gün geçmedikçe oya
konulamaz.
Güven istemi, ancak üye tamsayısının salt çoğunluğuyla reddedilebilir.
D. Görev ve siyasî sorumluluk
MADDE 112- Başbakan,
Bakanlar Kurulunun başkanı olarak, Bakanlıklar arasında işbirliğini sağlar ve
hükümetin genel siyasetinin yürütülmesini gözetir. Bakanlar Kurulu, bu
siyasetin yürütülmesinden birlikte sorumludur.
Her
bakan, Başbakana karşı sorumlu olup ayrıca kendi yetkisi içindeki işlerden ve
emri altındakilerin eylem ve işlemlerinden de sorumludur.
Başbakan,
bakanların görevlerinin Anayasa ve kanunlara uygun olarak yerine getirilmesini
gözetmek ve düzeltici önlemleri almakla yükümlüdür.
Bakanlar
Kurulu üyelerinden milletvekili olmayanlar; 81 inci maddede yazılı şekilde
Millet Meclisi önünde andiçerler ve bakan sıfatını taşıdıkları sürece
milletvekillerinin tâbi oldukları kayıt ve şartlara uyarlar ve yasama dokunulmazlığına
sahip bulunurlar. Bunlar Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri gibi ödenek ve
yolluk alırlar.
E. Bakanlıkların kurulması ve bakanlar
MADDE 113- Bakanlıkların
kurulması, kaldırılması, görevleri, yetkileri ve teşkilatı kanunla düzenlenir.
Açık olan
bakanlıklarla izinli veya özürlü olan bir bakana, diğer bir bakan geçici olarak
vekillik eder. Ancak, bir bakan birden fazlasına vekillik edemez.
Türkiye
Büyük Millet Meclisi kararı ile Yüce Divana verilen bir bakan bakanlıktan
düşer. Başbakanın Yüce Divana sevki halinde hükümet istifa etmiş sayılır.
Herhangi
bir sebeple boşalan bakanlığa en geç onbeş gün içinde atama yapılır.
F. Seçimlerde geçici Bakanlar Kurulu
MADDE 114- Türkiye Büyük
Millet Meclisi genel seçimlerinden önce, Adalet, İçişleri ve Ulaştırma
bakanları çekilir. Seçimin başlangıç tarihinden üç gün önce; seçim dönemi
bitmeden seçimin yenilenmesine karar verilmesi halinde ise, bu karardan
başlayarak beş gün içinde, bu bakanlıklara Türkiye Büyük Millet Meclisi içinden
veya dışarıdan bağımsızlar Başbakanca atanır.
116 ncı madde gereğince seçimlerin yenilenmesine karar verildiğinde
Bakanlar Kurulu çekilir ve Cumhurbaşkanı geçici Bakanlar Kurulunu kurmak üzere
bir Başbakan atar.
Geçici Bakanlar Kuruluna, Adalet, İçişleri ve Ulaştırma bakanları Türkiye
Büyük Millet Meclisindeki veya Meclis dışındaki bağımsızlardan olmak üzere,
siyasî parti gruplarından, oranlarına göre üye alınır.
Siyasî parti gruplarından alınacak üye sayısını Türkiye Büyük Millet
Meclisi Başkanı tespit ederek Başbakana bildirir. Teklif edilen bakanlığı kabul
etmeyen veya sonradan çekilen partililer yerine, Türkiye Büyük Millet Meclisi
içinden veya dışarıdan bağımsızlar atanır.
Geçici Bakanlar Kurulu, yenilenme kararının Resmî Gazetede ilânından
itibaren beş gün içinde kurulur.
Geçici Bakanlar Kurulu için güvenoyuna başvurulmaz.
Geçici Bakanlar Kurulu seçim süresince ve yeni Meclis toplanıncaya kadar
vazife görür.
G. Tüzükler
MADDE 115- Bakanlar Kurulu,
kanunun uygulanmasını göstermek veya emrettiği işleri belirtmek üzere, kanunlara
aykırı olmamak ve Danıştayın incelemesinden geçirilmek şartıyla tüzükler
çıkarabilir.
Tüzükler, Cumhurbaşkanınca imzalanır ve kanunlar gibi yayımlanır.
H. Türkiye Büyük Millet Meclisi seçimlerinin
Cumhurbaşkanınca yenilenmesi
MADDE 116- Bakanlar Kurulunun,
110 uncu maddede belirtilen güvenoyunu alamaması ve 99 uncu veya 111 inci
maddeler uyarınca güvensizlik oyuyla düşürülmesi hallerinde; kırkbeş gün içinde
yeni Bakanlar Kurulu kurulamadığı veya kurulduğu halde güvenoyu alamadığı
takdirde Cumhurbaşkanı, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanına danışarak,
seçimlerin yenilenmesine karar verebilir.
Başbakanın
güvensizlik oyu ile düşürülmeden istifa etmesi üzerine kırkbeş gün içinde veya
yeni seçilen Türkiye Büyük Millet Meclisinde Başkanlık Divanı seçiminden sonra
yine kırkbeş gün içinde Bakanlar Kurulunun kurulamaması hallerinde de
Cumhurbaşkanı Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanına danışarak seçimlerin
yenilenmesine karar verebilir.
Yenilenme
kararı Resmî Gazetede yayımlanır ve seçime gidilir.
İ. Millî Savunma
1. Başkomutanlık ve Genelkurmay Başkanlığı
MADDE 117- Başkomutanlık,
Türkiye Büyük Millet Meclisinin manevî varlığından ayrılamaz ve Cumhurbaşkanı
tarafından temsil olunur.
Millî
güvenliğin sağlanmasından ve Silahlı Kuvvetlerin yurt savunmasına hazırlanmasından,
Türkiye Büyük Millet Meclisine karşı, Bakanlar Kurulu sorumludur.
Genelkurmay
Başkanı; Silahlı Kuvvetlerin komutanı olup, savaşta Başkomutanlık görevlerini
Cumhurbaşkanlığı namına yerine getirir.
Genelkurmay
Başkanı, Bakanlar Kurulunun teklifi üzerine, Cumhurbaşkanınca atanır; görev ve
yetkileri kanunla düzenlenir. Genelkurmay Başkanı, bu görev ve yetkilerinden
dolayı Başbakana karşı sorumludur.
Millî
Savunma Bakanlığının, Genelkurmay Başkanlığı ve Kuvvet Komutanlıkları ile görev
ilişkileri ve yetki alanı kanunla düzenlenir.
2. Millî Güvenlik Kurulu
MADDE 118- (Değişik:
3/10/2001-4709/32 md.) Millî Güvenlik Kurulu; Cumhurbaşkanının başkanlığında,
Başbakan, Genelkurmay Başkanı, Başbakan yardımcıları, Adalet, Millî Savunma,
İçişleri, Dışişleri Bakanları, Kara, Deniz ve Hava Kuvvetleri Komutanları ve
Jandarma Genel Komutanından kurulur.
Gündemin
özelliğine göre Kurul toplantılarına ilgili bakan ve kişiler çağrılıp görüşleri
alınabilir.
(Değişik:
3/10/2001-4709/32 md.) Millî Güvenlik
Kurulu; Devletin millî güvenlik siyasetinin tayini, tespiti ve uygulanması ile
ilgili alınan tavsiye kararları ve gerekli koordinasyonun sağlanması
konusundaki görüşlerini Bakanlar Kuruluna bildirir. Kurulun, Devletin varlığı
ve bağımsızlığı, ülkenin bütünlüğü ve bölünmezliği, toplumun huzur ve
güvenliğinin korunması hususunda alınmasını zorunlu gördüğü tedbirlere ait
kararlar Bakanlar Kurulunca değerlendirilir.
Millî
Güvenlik Kurulunun gündemi; Başbakan ve Genelkurmay Başkanının önerileri
dikkate alınarak Cumhurbaşkanınca düzenlenir.
Cumhurbaşkanı
katılamadığı zamanlar Millî Güvenlik Kurulu Başbakanın başkanlığında toplanır.
Millî
Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliğinin teşkilatı ve görevleri kanunla
düzenlenir.
III. Olağanüstü yönetim usulleri
A. Olağanüstü haller
1. Tabiî afet ve ağır ekonomik bunalım sebebiyle
olağanüstü hal ilânı
MADDE 119- Tabiî afet,
tehlikeli salgın hastalıklar veya ağır ekonomik bunalım hallerinde, Cumhurbaşkanı başkanlığında
toplanan Bakanlar Kurulu, yurdun bir veya birden fazla bölgesinde veya
bütününde süresi altı ayı geçmemek üzere olağanüstü hal ilân edebilir.
2. Şiddet olaylarının yaygınlaşması ve kamu düzeninin
ciddî şekilde bozulması sebepleriyle olağanüstü hal ilânı
MADDE 120- Anayasa ile
kurulan hür demokrasi düzenini veya temel hak ve hürriyetleri ortadan
kaldırmaya yönelik yaygın şiddet hareketlerine ait ciddî belirtilerin ortaya
çıkması veya şiddet olayları sebebiyle kamu düzeninin ciddî şekilde bozulması
hallerinde, Cumhurbaşkanı başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu, Milli
Güvenlik Kurulunun da görüşünü aldıktan sonra yurdun bir veya birden fazla
bölgesinde veya bütününde, süresi altı ayı geçmemek üzere olağanüstü hal ilân
edebilir.
3. Olağanüstü hallerle ilgili düzenleme
MADDE 121- Anayasanın 119
ve 120 nci maddeleri uyarınca olağanüstü hal ilânına karar verilmesi durumunda,
bu karar Resmî Gazetede yayımlanır ve hemen Türkiye Büyük Millet Meclisinin
onayına sunulur. Türkiye Büyük Millet Meclisi tatilde ise derhal toplantıya
çağırılır. Meclis, olağanüstü hal süresini değiştirebilir, Bakanlar Kurulunun
istemi üzerine, her defasında dört ayı geçmemek üzere, süreyi uzatabilir veya
olağanüstü hali kaldırabilir.
119 uncu
madde uyarınca ilân edilen olağanüstü hallerde vatandaşlar için getirilecek
para, mal ve çalışma yükümlülükleri ile olağanüstü hallerin her türü için ayrı
ayrı geçerli olmak üzere, Anayasanın 15 inci maddesindeki ilkeler doğrultusunda
temel hak ve hürriyetlerin nasıl sınırlanacağı veya nasıl durdurulacağı, halin
gerektirdiği tedbirlerin nasıl ve ne suretle alınacağı, kamu hizmeti
görevlilerine ne gibi yetkiler verileceği, görevlilerin durumlarında ne gibi
değişiklikler yapılacağı ve olağanüstü yönetim usulleri, Olağanüstü Hal
Kanununda düzenlenir.
Olağanüstü
hal süresince, Cumhurbaşkanının başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu,
olağanüstü halin gerekli kıldığı konularda, kanun hükmünde kararnameler
çıkarabilir. Bu kararnameler, Resmî Gazetede yayımlanır ve aynı gün Türkiye
Büyük Millet Meclisinin onayına sunulur; bunların Meclisce onaylanmasına
ilişkin süre ve usul, İçtüzükte belirlenir.
B. Sıkıyönetim, seferberlik ve savaş hali
MADDE 122- Anayasanın
tanıdığı hür demokrasi düzenini veya temel hak ve hürriyetleri ortadan
kaldırmaya yönelen ve olağanüstü hal ilânını gerektiren hallerden daha vahim
şiddet hareketlerinin yaygınlaşması veya savaş hali, savaşı gerektirecek bir
durumun başgöstermesi, ayaklanma olması veya vatan veya Cumhuriyete karşı
kuvvetli ve eylemli bir kalkışmanın veya ülkenin ve milletin bölünmezliğini
içten veya dıştan tehlikeye düşüren şiddet hareketlerinin yaygınlaşması
sebepleriyle, Cumhurbaşkanı başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu, Millî
Güvenlik Kurulunun da görüşünü aldıktan
sonra, süresi altı ayı aşmamak üzere yurdun bir veya birden fazla bölgesinde
veya bütününde sıkıyönetim ilân edebilir. Bu karar, derhal Resmî Gazetede
yayımlanır ve aynı gün Türkiye Büyük Millet Meclisinin onayına sunulur. Türkiye
Büyük Millet Meclisi toplantı halinde değilse hemen toplantıya çağırılır.
Türkiye Büyük Millet Meclisi gerekli gördüğü takdirde sıkıyönetim süresini
kısaltabilir, uzatabilir veya sıkıyönetimi kaldırabilir.
Sıkıyönetim
süresinde, Cumhurbaşkanının başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu sıkıyönetim
halinin gerekli kıldığı konularda kanun hükmünde kararname çıkarabilir.
Bu
kararnameler Resmî Gazetede yayımlanır ve aynı gün Türkiye Büyük Millet
Meclisinin onayına sunulur. Bunların Meclisce onaylanmasına ilişkin süre ve
usul İçtüzükte belirlenir.
Sıkıyönetimin
her defasında dört ayı aşmamak üzere uzatılması, Türkiye Büyük Millet
Meclisinin kararına bağlıdır. Savaş hallerinde bu dört aylık süre aranmaz.
Sıkıyönetim,
seferberlik ve savaş hallerinde hangi hükümlerin uygulanacağı ve işlemlerin
nasıl yürütüleceği, idare ile olan ilişkileri, hürriyetlerin nasıl
kısıtlanacağı veya durdurulacağı ve savaş veya savaşı gerektirecek bir durumun
başgöstermesi halinde vatandaşlar için getirilecek yükümlülükler kanunla
düzenlenir.
Sıkıyönetim
komutanları Genelkurmay Başkanlığına bağlı olarak görev yaparlar.
IV. İdare
A. İdarenin esasları
1. İdarenin bütünlüğü ve kamu tüzelkişiliği
MADDE 123- İdare, kuruluş
ve görevleriyle bir bütündür ve kanunla düzenlenir.
İdarenin kuruluş ve görevleri, merkezden yönetim ve yerinden yönetim
esaslarına dayanır.
Kamu tüzelkişiliği, ancak kanunla veya kanunun açıkça verdiği yetkiye
dayanılarak kurulur.
2. Yönetmelikler
MADDE 124- Başbakanlık,
bakanlıklar ve kamu tüzelkişileri, kendi görev alanlarını ilgilendiren
kanunların ve tüzüklerin uygulanmasını sağlamak üzere ve bunlara aykırı olmamak
şartıyla, yönetmelikler çıkarabilirler.
Hangi yönetmeliklerin Resmî Gazetede yayımlanacağı kanunda belirtilir.
B. Yargı yolu
MADDE 125- İdarenin her
türlü eylem ve işlemlerine karşı yargı yolu açıktır. (Ek cümleler:
13/8/1999-4446/2 md.) Kamu hizmetleri ile ilgili imtiyaz şartlaşma ve
sözleşmelerinde bunlardan doğan uyuşmazlıkların millî veya milletlerarası
tahkim yoluyla çözülmesi öngörülebilir. Milletlerarası tahkime ancak yabancılık
unsuru taşıyan uyuşmazlıklar için gidilebilir.
Cumhurbaşkanının tek başına yapacağı işlemler ile Yüksek Askerî Şûranın
kararları yargı denetimi dışındadır. (Ek cümle: 12/9/2010-5982/11 md.) Ancak,
Yüksek Askerî Şûranın terfi işlemleri ile kadrosuzluk nedeniyle emekliye ayırma
hariç her türlü ilişik kesme kararlarına karşı yargı yolu açıktır.
İdarî işlemlere karşı açılacak davalarda süre, yazılı bildirim tarihinden
başlar.
(Değişik: 12/9/2010-5982/11 md.) Yargı yetkisi, idarî eylem ve işlemlerin
hukuka uygunluğunun denetimi ile sınırlı olup, hiçbir surette yerindelik
denetimi şeklinde kullanılamaz. Yürütme
görevinin kanunlarda gösterilen şekil ve esaslara uygun olarak yerine
getirilmesini kısıtlayacak, idarî eylem ve işlem niteliğinde veya takdir
yetkisini kaldıracak biçimde yargı kararı verilemez.
İdarî işlemin uygulanması halinde telafisi güç veya imkânsız zararların
doğması ve idarî işlemin açıkça hukuka aykırı olması şartlarının birlikte
gerçekleşmesi durumunda gerekçe gösterilerek yürütmenin durdurulmasına karar
verilebilir.
Kanun, olağanüstü hallerde, sıkıyönetim, seferberlik ve savaş halinde
ayrıca millî güvenlik, kamu düzeni, genel sağlık nedenleri ile yürütmenin
durdurulması kararı verilmesini sınırlayabilir.
İdare, kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlüdür.
C. İdarenin kuruluşu
1. Merkezî idare
MADDE 126- Türkiye, merkezî
idare kuruluşu bakımından, coğrafya durumuna, ekonomik şartlara ve kamu
hizmetlerinin gereklerine göre, illere; iller de diğer kademeli bölümlere
ayrılır.
İllerin idaresi yetki genişliği esasına dayanır.
Kamu hizmetlerinin görülmesinde verim ve uyum sağlamak amacıyla, birden çok
ili içine alan merkezî idare teşkilatı kurulabilir. Bu teşkilatın görev ve
yetkileri kanunla düzenlenir.
2. Mahallî idareler
MADDE 127- Mahallî
idareler; il, belediye veya köy halkının mahallî müşterek ihtiyaçlarını
karşılamak üzere kuruluş esasları kanunla belirtilen ve karar organları, gene
kanunda gösterilen, seçmenler tarafından seçilerek oluşturulan kamu
tüzelkişileridir.
Mahallî idarelerin kuruluş ve görevleri ile yetkileri, yerinden yönetim
ilkesine uygun olarak kanunla düzenlenir.
(Değişik: 23/7/1995-4121/12 md.) Mahallî
idarelerin seçimleri, 67 nci maddedeki esaslara göre beş yılda bir yapılır.
Ancak, milletvekili genel veya ara seçiminden önceki veya sonraki bir yıl
içinde yapılması gereken mahallî idareler organlarına veya bu organların üyelerine
ilişkin genel veya ara seçimler milletvekili genel veya ara seçimleriyle
birlikte yapılır. Kanun, büyük yerleşim merkezleri için özel yönetim biçimleri
getirebilir.
Mahallî idarelerin seçilmiş organlarının, organlık sıfatını kazanmalarına
ilişkin itirazların çözümü ve kaybetmeleri, konusundaki denetim yargı yolu ile
olur. Ancak, görevleri ile ilgili bir suç sebebi ile hakkında soruşturma veya
kovuşturma açılan mahallî idare organları veya bu organların üyelerini,
İçişleri Bakanı, geçici bir tedbir olarak, kesin hükme kadar uzaklaştırabilir.
Merkezî idare, mahallî idareler üzerinde, mahallî hizmetlerin idarenin
bütünlüğü ilkesine uygun şekilde yürütülmesi, kamu görevlerinde birliğin
sağlanması, toplum yararının korunması ve mahallî ihtiyaçların gereği gibi
karşılanması amacıyla, kanunda belirtilen esas ve usuller dairesinde idarî
vesayet yetkisine sahiptir.
Mahallî
idarelerin belirli kamu hizmetlerinin görülmesi amacı ile, kendi aralarında
Bakanlar Kurulunun izni ile birlik kurmaları, görevleri, yetkileri, maliye ve
kolluk işleri ve merkezî idare ile karşılıklı bağ ve ilgileri kanunla
düzenlenir. Bu idarelere, görevleri ile orantılı gelir kaynakları sağlanır.
D. Kamu hizmeti görevlileriyle ilgili hükümler
1. Genel ilkeler
MADDE 128- Devletin, kamu
iktisadî teşebbüsleri ve diğer kamu tüzelkişilerinin genel idare esaslarına
göre yürütmekle yükümlü oldukları kamu hizmetlerinin gerektirdiği aslî ve
sürekli görevler, memurlar ve diğer kamu görevlileri eliyle görülür.
Memurların
ve diğer kamu görevlilerinin nitelikleri, atanmaları, görev ve yetkileri,
hakları ve yükümlülükleri, aylık ve ödenekleri ve diğer özlük işleri kanunla
düzenlenir. (Ek cümle: 12/9/2010-5982/12 md.) Ancak, malî ve sosyal haklara
ilişkin toplu sözleşme hükümleri saklıdır.
Üst
kademe yöneticilerinin yetiştirilme usul ve esasları, kanunla özel olarak
düzenlenir.
2. Görev ve sorumlulukları, disiplin kovuşturulmasında
güvence
MADDE 129- Memurlar ve
diğer kamu görevlileri Anayasa ve kanunlara sadık kalarak faaliyette bulunmakla
yükümlüdürler.
Memurlar
ve diğer kamu görevlileri ile kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ve
bunların üst kuruluşları mensuplarına savunma hakkı tanınmadıkça disiplin
cezası verilemez.
(Değişik:
12/9/2010-5982/13 md.) Disiplin kararları yargı denetimi dışında bırakılamaz.
Silahlı Kuvvetler mensupları ile hâkimler ve savcılar hakkındaki hükümler
saklıdır.
Memurlar ve diğer kamu görevlilerinin yetkilerini kullanırken işledikleri
kusurlardan doğan tazminat davaları, kendilerine rücu edilmek kaydıyla ve
kanunun gösterdiği şekil ve şartlara uygun olarak, ancak idare aleyhine
açılabilir.
Memurlar ve diğer kamu görevlileri hakkında işledikleri iddia edilen
suçlardan ötürü ceza kovuşturması açılması, kanunla belirlenen istisnalar
dışında, kanunun gösterdiği idarî merciin iznine bağlıdır.
E. Yükseköğretim kurumları ve üst kuruluşları
1. Yükseköğretim kurumları
MADDE 130- Çağdaş
eğitim-öğretim esaslarına dayanan bir düzen içinde milletin ve ülkenin
ihtiyaçlarına uygun insan gücü yetiştirmek amacı ile; ortaöğretime dayalı
çeşitli düzeylerde eğitim-öğretim, bilimsel araştırma, yayın ve danışmanlık
yapmak, ülkeye ve insanlığa hizmet etmek üzere çeşitli birimlerden oluşan kamu
tüzelkişiliğine ve bilimsel özerkliğe sahip üniversiteler Devlet tarafından
kanunla kurulur.
Kanunda gösterilen usul ve esaslara göre, kazanç amacına yönelik olmamak
şartı ile vakıflar tarafından, Devletin gözetim ve denetimine tâbi
yükseköğretim kurumları kurulabilir.
Kanun, üniversitelerin ülke sathına dengeli bir biçimde yayılmasını
gözetir.
Üniversiteler ile öğretim üyeleri ve yardımcıları serbestçe her türlü
bilimsel araştırma ve yayında bulunabilirler. Ancak, bu yetki, Devletin varlığı
ve bağımsızlığı ve milletin ve ülkenin bütünlüğü ve bölünmezliği aleyhinde
faaliyette bulunma serbestliği vermez.
Üniversiteler ve bunlara bağlı birimler, Devletin gözetimi ve denetimi
altında olup, güvenlik hizmetleri Devletçe sağlanır.
Kanunun belirlediği usul ve esaslara göre; rektörler Cumhurbaşkanınca,
dekanlar ise Yükseköğretim Kurulunca seçilir ve atanır.
Üniversite yönetim ve denetim organları ile öğretim elemanları;
Yükseköğretim Kurulunun veya üniversitelerin yetkili organlarının dışında kalan
makamlarca her ne suretle olursa olsun görevlerinden uzaklaştırılamazlar.
(Değişik: 29/10/2005-5428/1 md.) Üniversitelerin hazırladığı bütçeler;
Yükseköğretim Kurulunca tetkik ve onaylandıktan sonra Millî Eğitim Bakanlığına
sunulur ve merkezî yönetim bütçesinin bağlı olduğu esaslara uygun olarak işleme
tâbi tutularak yürürlüğe konulur ve denetlenir.
Yükseköğretim kurumlarının kuruluş
ve organları ile işleyişleri ve bunların seçimleri, görev, yetki ve
sorumlulukları üniversiteler üzerinde Devletin gözetim ve denetim hakkını kullanma usulleri, öğretim
elemanlarının görevleri, unvanları, atama, yükselme ve emeklilikleri, öğretim
elemanı yetiştirme, üniversitelerin ve öğretim elemanlarının kamu kuruluşları ve diğer kurumlar ile
ilişkileri, öğretim düzeyleri ve süreleri, yükseköğretime giriş, devam ve
alınacak harçlar, Devletin yapacağı yardımlar ile ilgili ilkeler, disiplin ve
ceza işleri, malî işler, özlük hakları, öğretim elemanlarının uyacakları koşullar, üniversitelerarası
ihtiyaçlara göre öğretim elemanlarının görevlendirilmesi, öğrenimin ve
öğretimin hürriyet ve teminat içinde ve çağdaş bilim ve teknoloji gereklerine
göre yürütülmesi, Yükseköğretim Kuruluna ve üniversitelere Devletin sağladığı
malî kaynakların kullanılması kanunla düzenlenir.
Vakıflar tarafından kurulan yükseköğretim kurumları, malî ve idarî konuları
dışındaki akademik çalışmaları, öğretim elemanlarının sağlanması ve güvenlik
yönlerinden, Devlet eliyle kurulan yükseköğretim kurumları için Anayasada
belirtilen hükümlere tâbidir.
2. Yükseköğretim üst kuruluşları
MADDE 131- Yükseköğretim
kurumlarının öğretimini planlamak, düzenlemek, yönetmek, denetlemek,
yükseköğretim kurumlarındaki eğitim- öğretim ve bilimsel araştırma
faaliyetlerini yönlendirmek bu kurumların kanunda belirtilen amaç ve ilkeler
doğrultusunda kurulmasını, geliştirilmesini ve üniversitelere tahsis edilen
kaynakların etkili bir biçimde kullanılmasını sağlamak ve öğretim elemanlarının
yetiştirilmesi için planlama yapmak maksadı ile Yükseköğretim Kurulu kurulur.
(Değişik: 7/5/2004-5170/8
md.) Yükseköğretim Kurulu, üniversiteler ve Bakanlar Kurulunca seçilen ve
sayıları, nitelikleri, seçilme usulleri kanunla belirlenen adaylar arasından
rektörlük ve öğretim üyeliğinde başarılı hizmet yapmış profesörlere öncelik
vermek sureti ile Cumhurbaşkanınca atanan üyeler ve Cumhurbaşkanınca doğrudan
doğruya seçilen üyelerden kurulur.
Kurulun teşkilatı, görev, yetki, sorumluluğu ve çalışma esasları kanunla
düzenlenir.
3. Yükseköğretim kurumlarından özel hükümlere tâbi
olanlar
MADDE 132- Türk Silahlı
Kuvvetleri ve emniyet teşkilatına bağlı yükseköğretim kurumları özel
kanunlarının hükümlerine tâbidir.
F. Radyo ve Televizyon Üst Kurulu, radyo ve televizyon
kuruluşları ve kamuyla ilişkili haber ajansları (*)
MADDE 133- (Değişik:
8/7/1993- 3913/1 md.)
Radyo ve televizyon istasyonları kurmak ve işletmek kanunla düzenlenecek
şartlar çerçevesinde serbesttir.
(Ek fıkra: 21/6/2005-5370/1 md.) Radyo
ve televizyon faaliyetlerini düzenlemek ve denetlemek amacıyla kurulan Radyo ve
Televizyon Üst Kurulu dokuz üyeden oluşur. Üyeler, siyasî parti gruplarının üye
sayısı oranında belirlenecek üye sayısının ikişer katı olarak gösterecekleri
adaylar arasından, her siyasî parti grubuna düşen üye sayısı esas alınmak
suretiyle Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunca seçilir. Radyo ve
Televizyon Üst Kurulunun kuruluşu, görev ve yetkileri, üyelerinin nitelikleri,
seçim usulleri ve görev süreleri kanunla düzenlenir.
Devletçe kamu tüzelkişiliği olarak kurulan tek radyo ve televizyon kurumu
ile kamu tüzelkişilerinden yardım gören haber ajanslarının özerkliği ve
yayınlarının tarafsızlığı esastır.
G. Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu
MADDE 134- Atatürkçü
düşünceyi, Atatürk ilke ve inkılâplarını, Türk kültürünü, Türk tarihini ve Türk
dilini bilimsel yoldan araştırmak, tanıtmak ve yaymak ve yayınlar yapmak
amacıyla; Atatürk’ün manevî himayelerinde, Cumhurbaşkanının gözetim ve
desteğinde, Başbakanlığa bağlı; Atatürk Araştırma Merkezi, Türk Dil Kurumu,
Türk Tarih Kurumu ve Atatürk Kültür Merkezinden oluşan, kamu tüzelkişiliğine
sahip “Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu” kurulur.
Türk Dil Kurumu ile Türk Tarih Kurumu için Atatürk’ün vasiyetnamesinde
belirtilen malî menfaatler saklı olup kendilerine tahsis edilir.
Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumunun; kuruluşu, organları, çalışma
usulleri ve özlük işleri ile kuruluşuna dahil kurumlar üzerindeki yetkileri
kanunla düzenlenir.
H. Kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları
MADDE 135- Kamu kurumu
niteliğindeki meslek kuruluşları ve üst kuruluşları; belli bir mesleğe mensup
olanların müşterek ihtiyaçlarını karşılamak, meslekî faaliyetlerini
kolaylaştırmak, mesleğin genel menfaatlere uygun olarak gelişmesini sağlamak,
meslek mensuplarının birbirleri ile ve halk ile olan ilişkilerinde dürüstlüğü
ve güveni hâkim kılmak üzere meslek disiplini ve ahlâkını korumak maksadı ile
kanunla kurulan ve organları kendi üyeleri tarafından kanunda gösterilen
usullere göre yargı gözetimi altında, gizli oyla seçilen kamu
tüzelkişilikleridir.
Kamu kurum ve kuruluşları ile kamu iktisadî teşebbüslerinde aslî ve sürekli
görevlerde çalışanların meslek kuruluşlarına girme mecburiyeti aranmaz.
(Değişik: 23/7/1995- 4121/13 md.) Bu meslek kuruluşları, kuruluş amaçları
dışında faaliyette bulunamazlar.
(Değişik: 23/7/1995- 4121/13 md.) Bu
meslek kuruluşları ve üst kuruluşları organlarının seçimlerinde siyasî partiler
aday gösteremezler.
(Değişik: 23/7/1995- 4121/13 md.) Bu
meslek kuruluşları üzerinde Devletin idarî ve malî denetimine ilişkin kurallar
kanunla düzenlenir.
(Değişik: 23/7/1995- 4121/13 md.) Amaçları
dışında faaliyet gösteren meslek kuruluşlarının sorumlu organlarının görevine,
kanunun belirlediği merciin veya Cumhuriyet savcısının istemi üzerine mahkeme
kararıyla son verilir ve yerlerine yenileri seçtirilir.
(Değişik: 23/7/1995- 4121/13 md.) Ancak,
millî güvenliğin, kamu düzeninin, suç işlenmesini veya suçun devamını önlemenin
yahut yakalamanın gerektirdiği hallerde gecikmede sakınca varsa, kanunla bir
merci, meslek kuruluşlarını veya üst kuruluşlarını faaliyetten men ile
yetkilendirilebilir. Bu merciin kararı, yirmidört saat içerisinde görevli
hâkimin onayına sunulur. Hâkim, kararını kırksekiz saat içinde açıklar; aksi
halde, bu idarî karar kendiliğinden yürürlükten kalkar.
İ. Diyanet İşleri Başkanlığı
MADDE 136- Genel idare
içinde yer alan Diyanet İşleri Başkanlığı, lâiklik ilkesi doğrultusunda, bütün
siyasî görüş ve düşünüşlerin dışında kalarak ve milletçe dayanışma ve
bütünleşmeyi amaç edinerek, özel kanununda gösterilen görevleri yerine getirir.
J. Kanunsuz emir
MADDE 137- Kamu
hizmetlerinde herhangi bir sıfat ve suretle çalışmakta olan kimse, üstünden
aldığı emri, yönetmelik, tüzük, kanun veya Anayasa hükümlerine aykırı görürse,
yerine getirmez ve bu aykırılığı o emri verene bildirir. Ancak, üstü emrinde
ısrar eder ve bu emrini yazı ile yenilerse, emir yerine getirilir; bu halde,
emri yerine getiren sorumlu olmaz.
Konusu suç teşkil eden emir, hiçbir suretle yerine getirilmez; yerine
getiren kimse sorumluluktan kurtulamaz.
Askerî hizmetlerin görülmesi ve acele hallerde kamu düzeni ve kamu
güvenliğinin korunması için kanunla gösterilen istisnalar saklıdır.
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
Yargı
I. Genel hükümler
A. Mahkemelerin bağımsızlığı
MADDE 138- Hâkimler,
görevlerinde bağımsızdırlar; Anayasaya, kanuna ve hukuka uygun olarak vicdanî
kanaatlerine göre hüküm verirler.
Hiçbir
organ, makam, merci veya kişi, yargı yetkisinin kullanılmasında mahkemelere ve
hâkimlere emir ve talimat veremez; genelge gönderemez; tavsiye ve telkinde
bulunamaz.
Görülmekte
olan bir dava hakkında Yasama Meclisinde yargı yetkisinin kullanılması ile
ilgili soru sorulamaz, görüşme yapılamaz veya herhangi bir beyanda bulunulamaz.
Yasama ve
yürütme organları ile idare, mahkeme kararlarına uymak zorundadır; bu organlar
ve idare, mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremez ve bunların yerine
getirilmesini geciktiremez.
B. Hâkimlik ve savcılık teminatı
MADDE 139- Hâkimler ve savcılar
azlolunamaz, kendileri istemedikçe Anayasada gösterilen yaştan önce emekliye
ayrılamaz; bir mahkemenin veya kadronun kaldırılması sebebiyle de olsa, aylık,
ödenek ve diğer özlük haklarından yoksun kılınamaz.
Meslekten
çıkarılmayı gerektiren bir suçtan dolayı hüküm giymiş olanlar, görevini sağlık
bakımından yerine getiremeyeceği kesin olarak anlaşılanlar veya meslekte
kalmalarının uygun olmadığına karar verilenler hakkında kanundaki istisnalar
saklıdır.
C. Hâkimlik ve savcılık mesleği
MADDE 140- Hâkimler ve
savcılar adlî ve idarî yargı hâkim ve savcıları olarak görev yaparlar. Bu
görevler meslekten hâkim ve savcılar eliyle yürütülür.
Hâkimler,
mahkemelerin bağımsızlığı ve hâkimlik teminatı esaslarına göre görev ifa
ederler.
Hâkim ve
savcıların nitelikleri, atanmaları, hakları ve ödevleri, aylık ve ödenekleri,
meslekte ilerlemeleri, görevlerinin ve görev yerlerinin geçici veya sürekli
olarak değiştirilmesi, haklarında disiplin kovuşturması açılması ve disiplin
cezası verilmesi, görevleriyle ilgili veya görevleri sırasında işledikleri
suçlarından dolayı soruşturma yapılması ve yargılanmalarına karar verilmesi,
meslekten çıkarmayı gerektiren suçluluk veya yetersizlik halleri ve meslek içi
eğitimleri ile diğer özlük işleri mahkemelerin bağımsızlığı ve hâkimlik
teminatı esaslarına göre kanunla düzenlenir.
Hâkimler
ve savcılar altmışbeş yaşını bitirinceye kadar hizmet görürler; askerî
hâkimlerin yaş haddi, yükselme ve emeklilikleri kanunda gösterilir.
Hâkimler
ve savcılar, kanunda belirtilenlerden başka, resmî ve özel hiçbir görev
alamazlar.
Hâkimler
ve savcılar idarî görevleri yönünden Adalet Bakanlığına bağlıdırlar.
Hâkim ve
savcı olup da adalet hizmetindeki idarî görevlerde çalışanlar, hâkimler ve
savcılar hakkındaki hükümlere tâbidirler. Bunlar, hâkimler ve savcılara ait
esaslar dairesinde sınıflandırılır ve derecelendirilirler, hâkimlere ve
savcılara tanınan her türlü haklardan yararlanırlar.
D. Duruşmaların açık ve kararların gerekçeli olması
MADDE 141- Mahkemelerde
duruşmalar herkese açıktır. Duruşmaların bir kısmının veya tamamının kapalı
yapılmasına ancak genel ahlâkın veya kamu güvenliğinin kesin olarak gerekli
kıldığı hallerde karar verilebilir.
Küçüklerin
yargılanması hakkında kanunla özel hükümler konulur.
Bütün
mahkemelerin her türlü kararları gerekçeli olarak yazılır.
Davaların
en az giderle ve mümkün olan süratle sonuçlandırılması, yargının görevidir.
E. Mahkemelerin kuruluşu
MADDE 142- Mahkemelerin
kuruluşu, görev ve yetkileri, işleyişi ve yargılama usulleri kanunla
düzenlenir.
F. Devlet Güvenlik Mahkemeleri
MADDE 143- (Mülga:
7/5/2004-5170/9 md.)
G. Adalet hizmetlerinin denetimi (*)
MADDE 144 – (Değişik:
12/9/2010-5982/14 md.)
Adalet
hizmetleri ile savcıların idarî görevleri yönünden Adalet Bakanlığınca
denetimi, adalet müfettişleri ile hâkim ve savcı mesleğinden olan iç
denetçiler; araştırma, inceleme ve soruşturma işlemleri ise adalet müfettişleri
eliyle yapılır. Buna ilişkin usul ve esaslar kanunla düzenlenir.
H. Askerî yargı
MADDE 145 – (Değişik:
12/9/2010-5982/15 md.)
Askerî yargı, askerî mahkemeler ve disiplin mahkemeleri tarafından
yürütülür. Bu mahkemeler; asker kişiler tarafından işlenen askerî suçlar ile
bunların asker kişiler aleyhine veya askerlik hizmet ve görevleriyle ilgili
olarak işledikleri suçlara ait davalara bakmakla görevlidir. Devletin
güvenliğine, anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlara ait davalar
her halde adliye mahkemelerinde görülür.
Savaş hali haricinde, asker olmayan kişiler askerî mahkemelerde
yargılanamaz.
Askerî mahkemelerin savaş halinde hangi suçlar ve hangi kişiler bakımından
yetkili oldukları; kuruluşları ve gerektiğinde bu mahkemelerde adlî yargı hâkim
ve savcılarının görevlendirilmeleri kanunla düzenlenir.
Askerî yargı organlarının kuruluşu, işleyişi, askerî hâkimlerin özlük
işleri, askerî savcılık görevlerini yapan askerî hâkimlerin görevli
bulundukları komutanlıkla ilişkileri, mahkemelerin bağımsızlığı ve hâkimlik
teminatı esaslarına göre kanunla düzenlenir.
II. Yüksek mahkemeler
A. Anayasa Mahkemesi
1. Kuruluşu
MADDE 146- (Değişik: 12/9/2010-5982/16 md.)
Anayasa Mahkemesi onyedi üyeden kurulur.
Türkiye Büyük Millet Meclisi; iki üyeyi Sayıştay Genel Kurulunun kendi
başkan ve üyeleri arasından, her boş yer için gösterecekleri üçer aday içinden,
bir üyeyi ise baro başkanlarının serbest avukatlar arasından gösterecekleri üç
aday içinden yapacağı gizli oylamayla seçer. Türkiye Büyük Millet Meclisinde
yapılacak bu seçimde, her boş üyelik için ilk oylamada üye tam sayısının üçte
iki ve ikinci oylamada üye tam sayısının salt çoğunluğu aranır. İkinci oylamada
salt çoğunluk sağlanamazsa, bu oylamada en çok oy alan iki aday için üçüncü
oylama yapılır; üçüncü oylamada en fazla oy alan aday üye seçilmiş olur.
Cumhurbaşkanı;
üç üyeyi Yargıtay, iki üyeyi Danıştay, bir üyeyi Askerî Yargıtay, bir üyeyi
Askerî Yüksek İdare Mahkemesi genel kurullarınca kendi başkan ve üyeleri
arasından her boş yer için gösterecekleri üçer aday içinden; en az ikisi
hukukçu olmak üzere üç üyeyi Yükseköğretim Kurulunun kendi üyesi olmayan
yükseköğretim kurumlarının hukuk, iktisat ve siyasal bilimler dallarında görev
yapan öğretim üyeleri arasından göstereceği üçer aday içinden; dört üyeyi üst
kademe yöneticileri, serbest avukatlar, birinci sınıf hâkim ve savcılar ile en
az beş yıl raportörlük yapmış Anayasa Mahkemesi raportörleri arasından seçer.
Yargıtay,
Danıştay, Askerî Yargıtay, Askerî Yüksek İdare Mahkemesi ve Sayıştay genel
kurulları ile Yükseköğretim Kurulundan Anayasa Mahkemesi üyeliğine aday
göstermek için yapılacak seçimlerde, her boş üyelik için, en fazla oy alan üç
kişi aday gösterilmiş sayılır. Baro başkanlarının serbest avukatlar arasından
gösterecekleri üç aday için yapılacak seçimde en fazla oy alan üç kişi aday
gösterilmiş sayılır. (*)
Anayasa
Mahkemesine üye seçilebilmek için, kırkbeş yaşın doldurulmuş olması kaydıyla; yükseköğretim
kurumları öğretim üyelerinin profesör veya doçent unvanını kazanmış,
avukatların en az yirmi yıl fiilen avukatlık yapmış, üst kademe yöneticilerinin
yükseköğrenim görmüş ve en az yirmi yıl kamu hizmetinde fiilen çalışmış,
birinci sınıf hâkim ve savcıların adaylık dahil en az yirmi yıl çalışmış olması
şarttır.
Anayasa
Mahkemesi üyeleri arasından gizli oyla ve üye tam sayısının salt çoğunluğu ile
dört yıl için bir Başkan ve iki başkanvekili seçilir. Süresi bitenler yeniden
seçilebilirler.
Anayasa
Mahkemesi üyeleri aslî görevleri dışında resmî veya özel hiçbir görev
alamazlar.
2. Üyelerin görev süresi ve üyeliğin sona ermesi (**)
MADDE 147- (Değişik:
12/9/2010-5982/17 md.) Anayasa Mahkemesi üyeleri oniki yıl için seçilirler. Bir
kimse iki defa Anayasa Mahkemesi üyesi seçilemez. Anayasa Mahkemesi üyeleri
altmışbeş yaşını doldurunca emekliye ayrılırlar. Zorunlu emeklilik yaşından
önce görev süresi dolan üyelerin başka bir görevde çalışmaları ve özlük işleri
kanunla düzenlenir.
Anayasa
Mahkemesi üyeliği, bir üyenin hâkimlik mesleğinden çıkarılmayı gerektiren bir
suçtan dolayı hüküm giymesi halinde kendiliğinden; görevini sağlık bakımından
yerine getiremeyeceğinin kesin olarak anlaşılması halinde de, Anayasa Mahkemesi
üye tamsayısının salt çoğunluğunun kararı ile sona erer.
3. Görev ve yetkileri
MADDE 148- (Değişik:
12/9/2010-5982/18 md.) Anayasa Mahkemesi, kanunların, kanun hükmünde
kararnamelerin ve Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğünün Anayasaya şekil ve
esas bakımlarından uygunluğunu denetler ve bireysel başvuruları karara bağlar.
Anayasa değişikliklerini ise sadece şekil bakımından inceler ve denetler.
Ancak, olağanüstü hallerde, sıkıyönetim ve savaş hallerinde çıkarılan kanun
hükmünde kararnamelerin şekil ve esas bakımından Anayasaya aykırılığı iddiasıyla,
Anayasa Mahkemesinde dava açılamaz.
Kanunların
şekil bakımından denetlenmesi, son oylamanın, öngörülen çoğunlukla yapılıp
yapılmadığı; Anayasa değişikliklerinde ise, teklif ve oylama çoğunluğuna ve
ivedilikle görüşülemeyeceği şartına uyulup uyulmadığı hususları ile sınırlıdır.
Şekil bakımından denetleme, Cumhurbaşkanınca veya Türkiye Büyük Millet Meclisi
üyelerinin beşte biri tarafından istenebilir. Kanunun yayımlandığı tarihten
itibaren on gün geçtikten sonra, şekil bozukluğuna dayalı iptal davası
açılamaz; def’i yoluyla da ileri sürülemez.
(Ek
fıkra: 12/9/2010-5982/18 md.) Herkes, Anayasada güvence altına alınmış temel
hak ve özgürlüklerinden, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi kapsamındaki herhangi
birinin kamu gücü tarafından, ihlal edildiği iddiasıyla Anayasa Mahkemesine
başvurabilir. Başvuruda bulunabilmek için olağan kanun yollarının tüketilmiş
olması şarttır.
(Ek
fıkra: 12/9/2010-5982/18 md.) Bireysel başvuruda, kanun yolunda gözetilmesi
gereken hususlarda inceleme yapılamaz.
(Ek
fıkra: 12/9/2010-5982/18 md.) Bireysel başvuruya ilişkin usul ve esaslar
kanunla düzenlenir.
(Değişik:
12/9/2010-5982/18 md.) Anayasa Mahkemesi Cumhurbaşkanını, Türkiye Büyük Millet
Meclisi Başkanını, Bakanlar Kurulu üyelerini, Anayasa Mahkemesi, Yargıtay,
Danıştay, Askerî Yargıtay, Askerî Yüksek İdare Mahkemesi Başkan ve üyelerini,
Başsavcılarını, Cumhuriyet Başsavcıvekilini, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu
ve Sayıştay Başkan ve üyelerini görevleriyle ilgili suçlardan dolayı Yüce Divan
sıfatıyla yargılar.
(Ek fıkra:
12/9/2010-5982/18 md.) Genelkurmay Başkanı, Kara, Deniz ve Hava Kuvvetleri
Komutanları ile Jandarma Genel Komutanı da görevleriyle ilgili suçlardan dolayı
Yüce Divanda yargılanırlar.
Yüce
Divanda, savcılık görevini Cumhuriyet Başsavcısı veya Cumhuriyet Başsavcıvekili
yapar.
(Değişik:
12/9/2010-5982/18 md.) Yüce Divan kararlarına karşı yeniden inceleme başvurusu
yapılabilir. Genel Kurulun yeniden inceleme sonucunda verdiği kararlar
kesindir.
Anayasa
Mahkemesi, Anayasa ile verilen diğer görevleri de yerine getirir.
4. Çalışma ve yargılama usulü
MADDE 149- (Değişik:
12/9/2010-5982/19 md.)
Anayasa
Mahkemesi, iki bölüm ve Genel Kurul halinde çalışır. Bölümler, başkanvekili
başkanlığında dört üyenin katılımıyla toplanır. Genel Kurul, Mahkeme Başkanının
veya Başkanın belirleyeceği başkanvekilinin başkanlığında en az oniki üye ile
toplanır. Bölümler ve Genel Kurul, kararlarını salt çoğunlukla alır. Bireysel
başvuruların kabul edilebilirlik incelemesi için komisyonlar oluşturulabilir.
Siyasî
partilere ilişkin dava ve başvurulara, iptal ve itiraz davaları ile Yüce Divan
sıfatıyla yürütülecek yargılamalara Genel Kurulca bakılır, bireysel başvurular
ise bölümlerce karara bağlanır.
Anayasa
değişikliğinde iptale, siyasî partilerin kapatılmasına ya da Devlet yardımından
yoksun bırakılmasına karar verilebilmesi için toplantıya katılan üyelerin üçte
iki oy çokluğu şarttır.
Şekil
bozukluğuna dayalı iptal davaları Anayasa Mahkemesince öncelikle incelenip
karara bağlanır.
Anayasa
Mahkemesinin kuruluşu, Genel Kurul ve bölümlerin yargılama usulleri, Başkan,
başkanvekilleri ve üyelerin disiplin işleri kanunla; Mahkemenin çalışma
esasları, bölüm ve komisyonların oluşumu ve işbölümü kendi yapacağı İçtüzükle
düzenlenir.
Anayasa
Mahkemesi Yüce Divan sıfatıyla baktığı davalar dışında kalan işleri dosya
üzerinde inceler. Ancak, bireysel başvurularda duruşma yapılmasına karar
verilebilir. Mahkeme ayrıca, gerekli gördüğü hallerde sözlü açıklamalarını
dinlemek üzere ilgilileri ve konu üzerinde bilgisi olanları çağırabilir ve
siyasî partilerin kapatılmasına ilişkin davalarda, Yargıtay Cumhuriyet
Başsavcısından sonra kapatılması istenen siyasî partinin genel başkanlığının
veya tayin edeceği bir vekilin savunmasını dinler.
5. İptal davası
MADDE 150- Kanunların,
kanun hükmündeki kararnamelerin, Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğünün veya
bunların belirli madde ve hükümlerinin şekil ve esas bakımından Anayasaya
aykırılığı iddiasıyla Anayasa Mahkemesinde doğrudan doğruya iptal davası
açabilme hakkı, Cumhurbaşkanına, iktidar ve anamuhalefet partisi Meclis
grupları ile Türkiye Büyük Millet Meclisi üye tamsayısının en az beşte biri
tutarındaki üyelere aittir. İktidarda birden fazla siyasi partinin bulunması
halinde, iktidar partilerinin dava açma hakkını en fazla üyeye sahip olan parti
kullanır.
6. Dava açma süresi
MADDE 151- Anayasa
Mahkemesinde doğrudan doğruya iptal davası açma hakkı, iptali istenen kanun,
kanun hükmünde kararname veya İçtüzüğün Resmî Gazetede yayımlanmasından
başlayarak altmış gün sonra düşer.
7. Anayasaya aykırılığın diğer mahkemelerde ileri
sürülmesi
MADDE 152- Bir davaya
bakmakta olan mahkeme, uygulanacak bir kanun veya kanun hükmünde kararnamenin
hükümlerini Anayasaya aykırı görürse veya taraflardan birinin ileri sürdüğü
aykırılık iddiasının ciddî olduğu kanısına varırsa, Anayasa Mahkemesinin bu
konuda vereceği karara kadar davayı geri bırakır.
Mahkeme,
Anayasaya aykırılık iddiasını ciddî görmezse bu iddia, temyiz merciince esas
hükümle birlikte karara bağlanır.
Anayasa
Mahkemesi, işin kendisine gelişinden başlamak üzere beş ay içinde kararını
verir ve açıklar. Bu süre içinde karar verilmezse mahkeme davayı yürürlükteki
kanun hükümlerine göre sonuçlandırır. Ancak, Anayasa Mahkemesinin kararı, esas
hakkındaki karar kesinleşinceye kadar gelirse, mahkeme buna uymak zorundadır.
Anayasa
Mahkemesinin işin esasına girerek verdiği red kararının Resmî Gazetede
yayımlanmasından sonra on yıl geçmedikçe aynı kanun hükmünün Anayasaya
aykırılığı iddiasıyla tekrar başvuruda bulunulamaz.
8. Anayasa Mahkemesinin kararları
MADDE 153- Anayasa Mahkemesinin
kararları kesindir. İptal kararları gerekçesi yazılmadan açıklanamaz.
Anayasa
Mahkemesi bir kanun veya kanun hükmünde kararnamenin tamamını veya bir hükmünü
iptal ederken, kanun koyucu gibi hareketle, yeni bir uygulamaya yol açacak
biçimde hüküm tesis edemez.
Kanun,
kanun hükmünde kararname veya Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğü ya da
bunların hükümleri, iptal kararlarının Resmî Gazetede yayımlandığı tarihte
yürürlükten kalkar. Gereken hallerde Anayasa Mahkemesi iptal hükmünün yürürlüğe
gireceği tarihi ayrıca kararlaştırabilir. Bu tarih, kararın Resmî Gazetede
yayımlandığı günden başlayarak bir yılı geçemez.
İptal
kararının yürürlüğe girişinin ertelendiği durumlarda, Türkiye Büyük Millet
Meclisi, iptal kararının ortaya çıkardığı hukukî boşluğu dolduracak kanun
tasarı veya teklifini öncelikle görüşüp karara bağlar.
İptal
kararları geriye yürümez.
Anayasa
Mahkemesi kararları Resmî Gazetede hemen yayımlanır ve yasama, yürütme ve yargı
organlarını, idare makamlarını, gerçek ve tüzelkişileri bağlar.
B. Yargıtay
MADDE 154- Yargıtay, adliye
mahkemelerince verilen ve kanunun başka bir adlî yargı merciine bırakmadığı
karar ve hükümlerin son inceleme merciidir. Kanunla gösterilen belli davalara
da ilk ve son derece mahkemesi olarak bakar.
Yargıtay
üyeleri, birinci sınıfa ayrılmış adlî yargı hâkim ve Cumhuriyet savcıları ile
bu meslekten sayılanlar arasından Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca üye
tamsayısının salt çoğunluğu ile ve gizli oyla seçilir.
Yargıtay
Birinci Başkanı, birinci başkanvekilleri ve daire başkanları kendi üyeleri
arasından Yargıtay Genel Kurulunca üye tamsayısının salt çoğunluğu ve gizli
oyla dört yıl için seçilirler; süresi bitenler yeniden seçilebilirler.
Yargıtay
Cumhuriyet Başsavcısı ve Cumhuriyet Başsavcıvekili, Yargıtay Genel Kurulunun
kendi üyeleri arasından gizli oyla belirleyeceği beşer aday arasından
Cumhurbaşkanı tarafından dört yıl için seçilirler. Süresi bitenler yeniden
seçilebilirler.
Yargıtayın
kuruluşu, işleyişi, Başkan, başkanvekilleri, daire başkanları ve üyeleri ile
Cumhuriyet Başsavcısı ve Cumhuriyet Başsavcıvekilinin nitelikleri ve seçim
usulleri, mahkemelerin bağımsızlığı ve hâkimlik teminatı esaslarına göre
kanunla düzenlenir.
C. Danıştay
MADDE 155- Danıştay, idarî
mahkemelerce verilen ve kanunun başka bir idarî yargı merciine bırakmadığı
karar ve hükümlerin son inceleme merciidir. Kanunla gösterilen belli davalara
da ilk ve son derece mahkemesi olarak bakar.
(Değişik:
13/8/1999- 4446/3 md.) Danıştay,
davaları görmek, Başbakan ve Bakanlar Kurulunca gönderilen kanun tasarıları,
kamu hizmetleri ile ilgili imtiyaz şartlaşma ve sözleşmeleri hakkında iki ay
içinde düşüncesini bildirmek, tüzük tasarılarını incelemek, idarî
uyuşmazlıkları çözmek ve kanunla gösterilen diğer işleri yapmakla görevlidir.
Danıştay
üyelerinin dörtte üçü, birinci sınıf idarî yargı hâkim ve savcıları ile bu
meslekten sayılanlar arasından Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu; dörtte biri,
nitelikleri kanunda belirtilen görevliler arasından Cumhurbaşkanı; tarafından
seçilir.
Danıştay
Başkanı, Başsavcı, başkanvekilleri ve daire başkanları, kendi üyeleri arasından
Danıştay Genel Kurulunca üye tamsayısının salt çoğunluğu ve gizli oyla dört yıl
için seçilirler. Süresi bitenler yeniden seçilebilirler.
Danıştayın,
kuruluşu, işleyişi, Başkan, Başsavcı, başkanvekilleri, daire başkanları ile
üyelerinin nitelikleri ve seçim usulleri, idarî yargının özelliği, mahkemelerin
bağımsızlığı ve hâkimlik teminatı esaslarına göre kanunla düzenlenir.
D. Askerî Yargıtay
MADDE 156- Askerî Yargıtay,
askerî mahkemelerden verilen karar ve hükümlerin son inceleme merciidir.
Ayrıca, asker kişilerin kanunla gösterilen belli davalarına ilk ve son derece
mahkemesi olarak bakar.
Askerî
Yargıtay üyeleri birinci sınıf askerî hâkimler arasından Askerî Yargıtay Genel
Kurulunun üye tamsayısının salt çoğunluğu ve gizli oyla her boş yer için
göstereceği üçer aday içinden Cumhurbaşkanınca seçilir.
Askerî
Yargıtay Başkanı, Başsavcısı, İkinci Başkanı ve daire başkanları Askerî
Yargıtay üyeleri arasından rütbe ve kıdem sırasına göre atanırlar.
(Değişik:
12/9/2010-5982/20 md.) Askerî Yargıtayın kuruluşu, işleyişi, mensuplarının
disiplin ve özlük işleri mahkemelerin bağımsızlığı ve hâkimlik teminatı
esaslarına göre kanunla düzenlenir.
E. Askerî Yüksek İdare Mahkemesi
MADDE 157- Askerî Yüksek
İdare Mahkemesi, askerî olmayan makamlarca tesis edilmiş olsa bile, asker
kişileri ilgilendiren ve askerî hizmete ilişkin idarî işlem ve eylemlerden
doğan uyuşmazlıkların yargı denetimini yapan ilk ve son derece mahkemesidir.
Ancak, askerlik yükümlülüğünden doğan uyuşmazlıklarda ilgilinin asker kişi
olması şartı aranmaz.
Askerî
Yüksek İdare Mahkemesinin askerî hâkim sınıfından olan üyeleri, mahkemenin bu
sınıftan olan başkan ve üyeleri tamsayısının salt çoğunluğu ve gizli oy ile
birinci sınıf askerî hâkimler arasından her boş yer için gösterilecek üç aday
içinden; hâkim sınıfından olmayan üyeleri, rütbe ve nitelikleri kanunda
gösterilen subaylar arasından, Genelkurmay Başkanlığınca her boş yer için
gösterilecek üç aday içinden Cumhurbaşkanınca seçilir.
Askerî
hâkim sınıfından olmayan üyelerin görev süresi en fazla dört yıldır.
Mahkemenin
Başkanı, Başsavcı ve daire başkanları hâkim sınıfından olanlar arasından rütbe
ve kıdem sırasına göre atanırlar.
(Değişik:
12/9/2010-5982/21 md.) Askerî Yüksek İdare Mahkemesinin kuruluşu, işleyişi,
yargılama usulleri, mensuplarının disiplin ve özlük işleri mahkemelerin
bağımsızlığı ve hâkimlik teminatı esaslarına göre kanunla düzenlenir.
F. Uyuşmazlık Mahkemesi
MADDE 158- Uyuşmazlık
Mahkemesi adlî, idarî ve askerî yargı mercileri arasındaki görev ve hüküm
uyuşmazlıklarını kesin olarak çözümlemeye yetkilidir.
Uyuşmazlık
Mahkemesinin kuruluşu, üyelerinin nitelikleri ve seçimleri ile işleyişi kanunla
düzenlenir. Bu mahkemenin Başkanlığını Anayasa Mahkemesince, kendi üyeleri
arasından görevlendirilen üye yapar.
Diğer
mahkemelerle, Anayasa Mahkemesi arasındaki görev uyuşmazlıklarında, Anayasa
Mahkemesinin kararı esas alınır.
III. Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu
MADDE 159- (Değişik:
12/9/2010-5982/22 md.)
Hâkimler
ve Savcılar Yüksek Kurulu, mahkemelerin bağımsızlığı ve hâkimlik teminatı
esaslarına göre kurulur ve görev yapar.
Hâkimler
ve Savcılar Yüksek Kurulu yirmiiki asıl ve oniki yedek üyeden oluşur; üç daire
halinde çalışır.
Kurulun
Başkanı Adalet Bakanıdır. Adalet Bakanlığı Müsteşarı Kurulun tabiî üyesidir.
Kurulun, dört asıl üyesi, nitelikleri kanunda belirtilen; yükseköğretim
kurumlarının hukuk dallarında görev
yapan öğretim üyeleri ile avukatlar arasından Cumhurbaşkanınca, üç asıl ve üç
yedek üyesi Yargıtay üyeleri arasından Yargıtay Genel Kurulunca, iki asıl ve
iki yedek üyesi Danıştay üyeleri arasından Danıştay Genel Kurulunca, bir asıl
ve bir yedek üyesi Türkiye Adalet Akademisi Genel Kurulunca kendi üyeleri
arasından, yedi asıl ve dört yedek üyesi birinci sınıf olup, birinci sınıfa
ayrılmayı gerektiren nitelikleri yitirmemiş adlî yargı hâkim ve savcıları
arasından adlî yargı hâkim ve savcılarınca, üç asıl ve iki yedek üyesi birinci
sınıf olup, birinci sınıfa ayrılmayı gerektiren nitelikleri yitirmemiş idarî
yargı hâkim ve savcıları arasından idarî yargı hâkim ve savcılarınca, dört yıl
için seçilir. Süresi biten üyeler yeniden seçilebilir.(*)
Kurul
üyeliği seçimi, üyelerin görev süresinin dolmasından önceki altmış gün içinde
yapılır. Cumhurbaşkanı tarafından seçilen üyelerin görev süreleri dolmadan
Kurul üyeliğinin boşalması durumunda, boşalmayı takip eden altmış gün içinde,
yeni üyelerin seçimi yapılır. Diğer üyeliklerin boşalması halinde, asıl üyenin
yedeği tarafından kalan süre tamamlanır.
Yargıtay,
Danıştay ve Türkiye Adalet Akademisi genel kurullarından seçilecek Kurul
üyeliği için her üyenin, birinci sınıf adlî ve idarî yargı hâkim ve savcıları
arasından seçilecek Kurul üyeliği için her hâkim ve savcının oy kullanacağı
seçimlerde, en fazla oy alan adaylar sırasıyla asıl ve yedek üye seçilir. Bu
seçimler her dönem için bir defada ve gizli oyla yapılır. (**)
Kurulun,
Adalet Bakanı ile Adalet Bakanlığı Müsteşarı dışındaki asıl üyeleri,
görevlerinin devamı süresince; kanunda belirlenenler dışında başka bir görev
alamazlar veya Kurul tarafından başka bir göreve atanamaz ve seçilemezler.
Kurulun
yönetimi ve temsili Kurul Başkanına aittir. Kurul Başkanı dairelerin
çalışmalarına katılamaz. Kurul, kendi üyeleri arasından daire başkanlarını ve
daire başkanlarından birini de başkanvekili olarak seçer. Başkan, yetkilerinden
bir kısmını başkanvekiline devredebilir.
Kurul,
adlî ve idarî yargı hâkim ve savcılarını mesleğe kabul etme, atama ve nakletme,
geçici yetki verme, yükselme ve birinci sınıfa ayırma, kadro dağıtma, meslekte
kalmaları uygun görülmeyenler hakkında karar verme, disiplin cezası verme,
görevden uzaklaştırma işlemlerini yapar; Adalet Bakanlığının, bir mahkemenin
kaldırılması veya yargı çevresinin değiştirilmesi konusundaki tekliflerini
karara bağlar; ayrıca, Anayasa ve kanunlarla verilen diğer görevleri yerine
getirir.
Hâkim ve
savcıların görevlerini; kanun, tüzük, yönetmeliklere ve genelgelere (hâkimler
için idarî nitelikteki genelgelere) uygun olarak yapıp yapmadıklarını
denetleme; görevlerinden dolayı veya görevleri sırasında suç işleyip
işlemediklerini, hal ve eylemlerinin sıfat ve görevleri icaplarına uyup
uymadığını araştırma ve gerektiğinde haklarında inceleme ve soruşturma
işlemleri, ilgili dairenin teklifi ve Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu
Başkanının oluru ile Kurul müfettişlerine yaptırılır. Soruşturma ve inceleme
işlemleri, hakkında soruşturma ve inceleme yapılacak olandan daha kıdemli hâkim
veya savcı eliyle de yaptırılabilir.
Kurulun
meslekten çıkarma cezasına ilişkin olanlar dışındaki kararlarına karşı yargı
mercilerine başvurulamaz.
Kurula
bağlı Genel Sekreterlik kurulur. Genel Sekreter, birinci sınıf hâkim ve
savcılardan Kurulun teklif ettiği üç aday arasından Kurul Başkanı tarafından
atanır. Kurul müfettişleri ile Kurulda geçici veya sürekli olarak
çalıştırılacak hâkim ve savcıları, muvafakatlerini alarak atama yetkisi Kurula
aittir.
Adalet
Bakanlığının merkez, bağlı ve ilgili kuruluşlarında geçici veya sürekli olarak
çalıştırılacak hâkim ve savcılar ile adalet müfettişlerini ve hâkim ve savcı
mesleğinden olan iç denetçileri, muvafakatlerini alarak atama yetkisi Adalet
Bakanına aittir.
Kurul
üyelerinin seçimi, dairelerin oluşumu ve işbölümü, Kurulun ve dairelerin
görevleri, toplantı ve karar yeter sayıları, çalışma usul ve esasları,
dairelerin karar ve işlemlerine karşı yapılacak itirazlar ve bunların
incelenmesi usulü ile Genel Sekreterliğin kuruluş ve görevleri kanunla
düzenlenir.
IV. Sayıştay
MADDE 160- (Değişik:
29/10/2005-5428/2 md.) Sayıştay, merkezî yönetim bütçesi kapsamındaki kamu
idareleri ile sosyal güvenlik kurumlarının bütün gelir ve giderleri ile
mallarını Türkiye Büyük Millet Meclisi adına denetlemek ve sorumluların hesap
ve işlemlerini kesin hükme bağlamak ve kanunlarla verilen inceleme, denetleme
ve hükme bağlama işlerini yapmakla görevlidir. Sayıştayın kesin hükümleri
hakkında ilgililer yazılı bildirim tarihinden itibaren onbeş gün içinde bir
kereye mahsus olmak üzere karar düzeltilmesi isteminde bulunabilirler. Bu
kararlar dolayısıyla idarî yargı yoluna başvurulamaz.
Vergi, benzeri malî yükümlülükler ve ödevler hakkında Danıştay ile Sayıştay
kararları arasındaki uyuşmazlıklarda Danıştay kararları esas alınır.
(Ek fıkra: 29/10/2005-5428/2 md.) Mahallî
idarelerin hesap ve işlemlerinin denetimi ve kesin hükme bağlanması Sayıştay
tarafından yapılır.
Sayıştayın kuruluşu, işleyişi, denetim usulleri, mensuplarının nitelikleri,
atanmaları, ödev ve yetkileri, hakları ve yükümlülükleri ve diğer özlük işleri,
Başkan ve üyelerinin teminatı kanunla düzenlenir.
(Mülga: 7/5/2004-5170/10 md.)
DÖRDÜNCÜ KISIM
Malî ve Ekonomik Hükümler
BİRİNCİ BÖLÜM
Malî Hükümler
I. Bütçe
A. Bütçenin hazırlanması ve uygulanması
MADDE 161- Devletin ve kamu
iktisadî teşebbüsleri dışındaki kamu tüzelkişilerinin harcamaları, yıllık
bütçelerle yapılır.
(Değişik: 29/10/2005-5428/3 md.) Malî
yıl başlangıcı ile merkezî yönetim bütçesinin hazırlanması, uygulanması ve
kontrolü kanunla düzenlenir.
Kanun, kalkınma planları ile ilgili yatırımlar veya bir yıldan fazla
sürecek iş ve hizmetler için özel süre ve usuller koyabilir.
Bütçe kanununa, bütçe ile ilgili hükümler dışında hiçbir hüküm konulamaz.
B. Bütçenin görüşülmesi
MADDE 162- (Değişik:
29/10/2005-5428/4 md.) Bakanlar Kurulu, merkezî yönetim bütçe tasarısı ile
millî bütçe tahminlerini gösteren raporu, malî yıl başından en az yetmişbeş gün
önce, Türkiye Büyük Millet Meclisine sunar.
Bütçe
tasarıları ve rapor, kırk üyeden kurulu Bütçe Komisyonunda incelenir. Bu
komisyonun kuruluşunda, iktidar grubuna veya gruplarına en az yirmibeş üye
verilmek şartı ile, siyasî parti gruplarının ve bağımsızların oranlarına göre
temsili göz önünde tutulur.
Bütçe
Komisyonunun ellibeş gün içinde kabul edeceği metin, Türkiye Büyük Millet
Meclisinde görüşülür ve malî yıl başına kadar karara bağlanır.
(Değişik:
29/10/2005-5428/4 md.) Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri, Genel Kurulda,
kamu idare bütçeleri hakkında düşüncelerini, her bütçenin tümü üzerindeki
görüşmeler sırasında açıklarlar; bölümler ve değişiklik önergeleri, üzerinde
ayrıca görüşme yapılmaksızın okunur ve oylanır.
Türkiye
Büyük Millet Meclisi üyeleri, bütçe kanunu tasarılarının Genel Kurulda
görüşülmesi sırasında, gider artırıcı veya gelirleri azaltıcı önerilerde
bulunamazlar.
C. Bütçelerde değişiklik yapılabilme esasları
MADDE 163- (Değişik:
29/10/2005-5428/5 md.) Merkezî yönetim bütçesiyle verilen ödenek,
harcanabilecek miktarın sınırını gösterir. Harcanabilecek miktar sınırının
Bakanlar Kurulu kararıyla aşılabileceğine dair bütçelere hüküm konulamaz.
Bakanlar Kuruluna kanun hükmünde kararname ile bütçede değişiklik yapmak
yetkisi verilemez. Carî yıl bütçesindeki ödenek artışını öngören değişiklik
tasarılarında ve carî ve ileriki yıl bütçelerine malî yük getirecek nitelikteki
kanun tasarı ve tekliflerinde, belirtilen giderleri karşılayabilecek malî
kaynak gösterilmesi zorunludur.
D. Kesinhesap
MADDE 164- Kesinhesap
kanunu tasarıları, kanunda daha kısa bir süre kabul edilmemiş ise, ilgili
oldukları malî yılın sonundan başlayarak, en geç yedi ay sonra, Bakanlar
Kurulunca Türkiye Büyük Millet Meclisine sunulur. Sayıştay, genel uygunluk
bildirimini, ilişkin olduğu kesinhesap kanunu tasarısının verilmesinden
başlayarak en geç yetmişbeş gün içinde Türkiye Büyük Millet Meclisine sunar.
Kesinhesap
kanunu tasarısı, yeni yıl bütçe kanunu tasarısıyla birlikte Bütçe Komisyonu
gündemine alınır. Bütçe Komisyonu, bütçe kanunu tasarısıyla kesinhesap kanunu
tasarısını Genel Kurula birlikte sunar, Genel Kurul, kesinhesap kanunu
tasarısını, yeni yıl bütçe kanunu tasarısıyla beraber görüşerek karara bağlar.
Kesinhesap
kanunu tasarısı ve genel uygunluk bildiriminin Türkiye Büyük Millet Meclisine
verilmiş olması, ilgili yıla ait Sayıştayca sonuçlandırılamamış denetim ve
hesap yargılamasını önlemez ve bunların karara bağlandığı anlamına gelmez.
E. Kamu iktisadî teşebbüslerinin denetimi
MADDE 165- Sermayesinin
yarısından fazlası doğrudan doğruya veya dolaylı olarak Devlete ait olan kamu
kuruluş ve ortaklıklarının Türkiye Büyük Millet Meclisince denetlenmesi
esasları kanunla düzenlenir.
İKİNCİ BÖLÜM
Ekonomik Hükümler
I. Planlama; Ekonomik ve Sosyal Konsey (*)
MADDE 166- Ekonomik, sosyal
ve kültürel kalkınmayı, özellikle sanayiin ve tarımın yurt düzeyinde dengeli ve
uyumlu biçimde hızla gelişmesini, ülke kaynaklarının döküm ve
değerlendirilmesini yaparak verimli şekilde kullanılmasını planlamak, bu amaçla
gerekli teşkilatı kurmak Devletin görevidir.
Planda millî tasarrufu ve üretimi artırıcı, fiyatlarda istikrar ve dış
ödemelerde dengeyi sağlayıcı, yatırım ve istihdamı geliştirici tedbirler
öngörülür; yatırımlarda toplum yararları ve gerekleri gözetilir; kaynakların
verimli şekilde kullanılması hedef alınır. Kalkınma girişimleri, bu plana göre
gerçekleştirilir.
Kalkınma planlarının hazırlanmasına, Türkiye Büyük Millet Meclisince
onaylanmasına, uygulanmasına, değiştirilmesine ve bütünlüğünü bozacak
değişikliklerin önlenmesine ilişkin usul ve esaslar kanunla düzenlenir.
(Ek fıkra: 12/9/2010-5982/23 md.) Ekonomik ve sosyal politikaların
oluşturulmasında hükümete istişarî nitelikte görüş bildirmek amacıyla Ekonomik
ve Sosyal Konsey kurulur. Ekonomik ve Sosyal Konseyin kuruluş ve işleyişi
kanunla düzenlenir.
II. Piyasaların denetimi ve dış ticaretin düzenlenmesi
MADDE 167- Devlet, para,
kredi, sermaye, mal ve hizmet piyasalarının sağlıklı ve düzenli işlemelerini
sağlayıcı ve geliştirici tedbirleri alır; piyasalarda fiilî veya anlaşma sonucu
doğacak tekelleşme ve kartelleşmeyi önler.
Dış
ticaretin ülke ekonomisinin yararına olmak üzere düzenlenmesi amacıyla ithalat,
ihracat ve diğer dış ticaret işlemleri üzerine vergi ve benzeri yükümlülükler
dışında ek malî yükümlülükler koymaya ve bunları kaldırmaya kanunla Bakanlar
Kuruluna yetki verilebilir.
III. Tabiî servetlerin ve kaynakların aranması ve
işletilmesi
MADDE 168- Tabiî servetler
ve kaynaklar Devletin hüküm ve tasarrufu altındadır. Bunların aranması ve
işletilmesi hakkı Devlete aittir. Devlet bu hakkını belli bir süre için, gerçek
ve tüzelkişilere devredebilir. Hangi tabiî servet ve kaynağın arama ve
işletmesinin, Devletin gerçek ve
tüzelkişilerle ortak olarak veya doğrudan gerçek ve tüzelkişiler eliyle
yapılması, kanunun açık iznine bağlıdır. Bu durumda gerçek ve tüzelkişilerin
uyması gereken şartlar ve Devletçe yapılacak gözetim, denetim usul ve esasları
ve müeyyideler kanunda gösterilir.
IV. Ormanlar ve orman köylüsü
A. Ormanların korunması ve geliştirilmesi
MADDE 169- Devlet, ormanların
korunması ve sahalarının genişletilmesi için gerekli kanunları koyar ve
tedbirleri alır. Yanan ormanların yerinde yeni orman yetiştirilir, bu yerlerde
başka çeşit tarım ve hayvancılık yapılamaz. Bütün ormanların gözetimi Devlete
aittir.
Devlet
ormanlarının mülkiyeti devrolunamaz. Devlet ormanları kanuna göre, Devletçe
yönetilir ve işletilir. Bu ormanlar zamanaşımı ile mülk edinilemez ve kamu
yararı dışında irtifak hakkına konu olamaz.
Ormanlara zarar verebilecek hiçbir faaliyet ve eyleme müsaade edilemez.
Ormanların tahrip edilmesine yol açan siyasî propaganda yapılamaz; münhasıran
orman suçları için genel ve özel af çıkarılamaz. Ormanları yakmak, ormanı yok
etmek veya daraltmak amacıyla işlenen suçlar genel ve özel af kapsamına
alınamaz.
Orman olarak muhafazasında bilim ve fen bakımından hiçbir yarar görülmeyen,
aksine tarım alanlarına dönüştürülmesinde kesin yarar olduğu tespit edilen
yerler ile 31/12/1981 tarihinden önce bilim ve fen bakımından orman niteliğini
tam olarak kaybetmiş olan tarla, bağ, meyvelik, zeytinlik gibi çeşitli tarım
alanlarında veya hayvancılıkta kullanılmasında yarar olduğu tespit edilen
araziler, şehir, kasaba ve köy yapılarının toplu olarak bulunduğu yerler
dışında, orman sınırlarında daraltma yapılamaz.
B. Orman köylüsünün korunması
MADDE 170- Ormanlar
içinde veya bitişiğindeki köyler halkının kalkındırılması, ormanların ve
bütünlüğünün korunması bakımlarından, ormanın gözetilmesi ve işletilmesinde
Devletle bu halkın işbirliğini sağlayıcı tedbirlerle, 31/12/1981 tarihinden
önce bilim ve fen bakımından orman niteliğini tamamen kaybetmiş yerlerin
değerlendirilmesi; bilim ve fen bakımından orman olarak muhafazasında yarar
görülmeyen yerlerin tespiti ve orman sınırları dışına çıkartılması; orman
içindeki köyler halkının kısmen veya tamamen bu yerlere yerleştirilmesi için
Devlet eliyle anılan yerlerin ihya edilerek bu halkın yararlanmasına tahsisi
kanunla düzenlenir.
Devlet, bu halkın işletme araç ve gereçleriyle diğer girdilerinin
sağlanmasını kolaylaştırıcı tedbirleri alır.
Orman içinden nakledilen köyler halkına ait araziler, Devlet ormanı olarak
derhal ağaçlandırılır.
V. Kooperatifçiliğin geliştirilmesi
MADDE 171- Devlet, millî
ekonominin yararlarını dikkate alarak, öncelikle üretimin artırılmasını ve
tüketicinin korunmasını amaçlayan kooperatifçiliğin gelişmesini sağlayacak
tedbirleri alır.
(Mülga: 23/7/1995-4121/15 md.)
VI. Tüketiciler
ile esnaf ve sanatkârların korunması
A. Tüketicilerin korunması
MADDE 172- Devlet,
tüketicileri koruyucu ve aydınlatıcı tedbirler alır, tüketicilerin kendilerini
koruyucu girişimlerini teşvik eder.
B. Esnaf ve sanatkârların korunması
MADDE 173- Devlet, esnaf ve
sanatkârı koruyucu ve destekleyici tedbirleri alır.
BEŞİNCİ KISIM
Çeşitli Hükümler
I. İnkılâp kanunlarının korunması
MADDE 174- Anayasanın
hiçbir hükmü, Türk toplumunu çağdaş uygarlık seviyesinin üstüne çıkarma ve
Türkiye Cumhuriyetinin lâiklik niteliğini koruma amacını güden, aşağıda
gösterilen inkılâp kanunlarının, Anayasanın halkoyu ile kabul edildiği tarihte
yürürlükte bulunan hükümlerinin, Anayasaya aykırı olduğu şeklinde anlaşılamaz
ve yorumlanamaz:
1. 3 Mart 1340 tarihli ve 430 sayılı Tevhidi Tedrisat Kanunu;
2. 25 Teşrinisâni 1341 tarihli ve 671 sayılı Şapka İktisâsı Hakkında Kanun;
3. 30 Teşrinisâni 1341 tarihli ve 677 sayılı Tekke ve Zaviyelerle
Türbelerin Seddine ve Türbedarlıklar ile Bir Takım Unvanların Men ve İlgasına
Dair Kanun;
4. 17 Şubat 1926 tarihli ve 743 sayılı Türk Kanunu Medenisiyle kabul
edilen, evlenme akdinin evlendirme memuru önünde yapılacağına dair medenî nikâh
esası ile aynı kanunun 110 uncu maddesi hükmü;
5. 20 Mayıs 1928 tarihli ve 1288 sayılı Beynelmilel Erkamın Kabulü Hakkında
Kanun;
6. 1 Teşrinisâni 1928 tarihli ve 1353 sayılı Türk Harflerinin Kabul ve
Tatbiki Hakkında Kanun;
7. 26 Teşrinisâni 1934 tarihli ve 2590 sayılı Efendi, Bey, Paşa Gibi Lâkap
ve Unvanların Kaldırıldığına Dair Kanun;
8. 3 Kânunuevvel 1934 tarihli ve 2596 sayılı Bazı Kisvelerin
Giyilemeyeceğine Dair Kanun.
ALTINCI KISIM
Geçici Hükümler
GEÇİCİ MADDE 1- Anayasanın,
halkoylaması sonucu, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası olarak kabul edildiğinin
usulünce ilânı ile birlikte, halkoylaması tarihindeki Millî Güvenlik Konseyi
Başkanı ve Devlet Başkanı, Cumhurbaşkanı sıfatını kazanarak, yedi yıllık bir
dönem için, Anayasa ile Cumhurbaşkanına tanınan görevleri yerine getirir ve
yetkileri kullanır. 18 Eylül 1980 tarihinde Devlet Başkanı olarak içtiği and
yürürlükte kalır. Yedi yıllık sürenin sonunda Cumhurbaşkanlığı seçimi Anayasada
öngörülen hükümlere göre yapılır.
Cumhurbaşkanı,
ilk genel seçimler sonucu Türkiye Büyük Millet Meclisi toplanıp, Başkanlık
Divanı oluşuncaya kadar, 12 Aralık 1980 gün ve 2356 sayılı Kanunla teşekkül
etmiş olan Millî Güvenlik Konseyinin Başkanlığını da yürütür.
İlk
milletvekili genel seçimleri sonunda Türkiye Büyük Millet Meclisi toplanıp
göreve başlayıncaya kadar geçecek süre içinde, Cumhurbaşkanlığının herhangi bir
surette boşalması halinde, Millî Güvenlik Konseyinin en kıdemli üyesi, Türkiye
Büyük Millet Meclisi toplanıp Anayasaya göre yeni Cumhurbaşkanını seçinceye kadar,
Cumhurbaşkanına vekâlet eder ve O’nun Anayasadaki bütün görevlerini yerine
getirir ve yetkilerini kullanır.
GEÇİCİ MADDE 2- 12 Aralık 1980
gün ve 2356 sayılı Kanunla kuruluşu gösterilen Millî Güvenlik Konseyi,
Anayasaya dayalı olarak hazırlanacak Siyasî
Partiler Kanunu ile Seçim Kanununa göre
yapılacak ilk genel seçimler sonucu Türkiye Büyük Millet
Meclisi toplanıp Başkanlık Divanını oluşturuncaya kadar 2324 sayılı Anayasa
Düzeni Hakkında Kanun ve 2485 sayılı Kurucu Meclis Hakkında Kanunlara göre görevlerini devam ettirir.
Anayasanın
kabulünden sonra 2356 sayılı Kanunun 3 üncü maddesindeki Millî Güvenlik Konseyi
Üyeliklerinden birisinin herhangi bir nedenle boşalması halinde doldurulması
usulüne ilişkin hüküm uygulanmaz.
Türkiye
Büyük Millet Meclisi toplanıp göreve başladıktan sonra, Millî Güvenlik Konseyi,
altı yıllık bir süre için Cumhurbaşkanlığı Konseyi haline dönüşür ve Millî
Güvenlik Konseyi Üyeleri, Cumhurbaşkanlığı Konseyi Üyesi sıfatını alırlar.
Millî Güvenlik Konseyi üyesi olarak 18 Eylül 1980 tarihinde içtikleri and
yürürlükte kalır. Cumhurbaşkanlığı Konseyi Üyeleri, Anayasada Türkiye Büyük
Millet Meclisi üyelerinin haiz bulundukları özlük hakları ile dokunulmazlığına
sahip olurlar. Altı yıllık süre sonunda Cumhurbaşkanlığı Konseyinin hukukî
varlığı sona erer.
Cumhurbaşkanlığı Konseyinin görevleri şunlardır:
a) Türkiye Büyük Millet Meclisince kabul edilerek Cumhurbaşkanlığına
gönderilen, Anayasada yazılı temel hak ve hürriyetlere ve ödevlere, lâiklik
ilkesine, Atatürk inkılâplarının, millî güvenliğin ve kamu düzeninin
korunmasına, Türkiye Radyo-Televizyon Kurumuna, milletlerarası andlaşmalara,
dış ülkelere silahlı kuvvet gönderilmesine ve yabancı kuvvetlerin Türkiye’ye
kabulüne, olağanüstü yönetime, sıkıyönetim ve savaş haline dair kanunlar ile
Cumhurbaşkanınca gerekli görülen diğer kanunları Cumhurbaşkanına tanınan onbeş
günlük sürenin ilk on günü içinde incelemek;
b) Cumhurbaşkanının istemi ve tespit edeceği süre içinde:
Milletvekili genel seçimlerinin yenilenmesine, olağanüstü yönetim yetkisinin
kullanılmasına ve alınacak tedbirlere, Türkiye Radyo-Televizyon Kurumunun
yönetim ve gözetimine, gençliğin yetiştirilmesine ve Diyanet İşlerinin
düzenlenmesine ilişkin konuları incelemek ve görüş bildirmek;
c) Cumhurbaşkanının istemine göre, iç ve dış güvenlik ile gerekli görülen
diğer konularda inceleme ve araştırma yapmak ve sonuçlarını Cumhurbaşkanına
sunmak.
GEÇİCİ MADDE 3- Anayasaya göre
yapılacak ilk milletvekili genel seçimi sonucunda Türkiye Büyük Millet Meclisi
toplanıp, Başkanlık Divanını oluşturması ile birlikte:
a) 27
Ekim 1980 gün ve 2324 sayılı Anayasa Düzeni Hakkında Kanun,
b) 12
Aralık 1980 gün ve 2356 sayılı Millî Güvenlik Konseyi Hakkında Kanun,
c) 29
Haziran 1981 gün ve 2485 sayılı Kurucu Meclis Hakkında Kanun,
Yürürlükten
kalkar ve Millî Güvenlik Konseyi ile Danışma Meclisinin hukukî varlıkları sona
erer.
GEÇİCİ MADDE 4- (Mülga:
6/9/1987- 3361/4 md.)
GEÇİCİ MADDE 5- Yapılacak ilk
milletvekili genel seçimi sonucunun Yüksek Seçim Kurulunca ilânını takip eden
onuncu gün, Türkiye Büyük Millet Meclisi Ankara’da, Türkiye Büyük Millet
Meclisi binasında, saat 15.00’de kendiliğinden toplanır. Bu toplantıya en yaşlı
Milletvekili Başkanlık eder. Bu toplantıda milletvekilleri andiçerler.
GEÇİCİ MADDE 6- Anayasaya göre
kurulan Türkiye Büyük Millet Meclisinin toplantı ve çalışmaları için kendi
içtüzükleri yapılıncaya kadar, Millet Meclisinin 12 Eylül 1980 tarihinden önce
yürürlükte olan İçtüzüğünün, Anayasaya aykırı olmayan hükümleri uygulanır.
GEÇİCİ MADDE 7- İlk milletvekili
genel seçimi sonunda, Türkiye Büyük Millet Meclisi toplanıp, yeni Bakanlar
Kurulu kuruluncaya kadar, iş başında olan Bakanlar Kurulunun görevi devam eder.
GEÇİCİ MADDE 8- Anayasa ile
kabul edilmiş olan yeni organ, kurum ve kurulların kuruluş, görev, yetki ve
işleyişleri ile ilgili kanunlarla, Anayasada konulması veya değiştirilmesi
öngörülen diğer kanunlar, Anayasanın kabulünden başlayarak Kurucu Meclisin
görev süresi içerisinde, bu süre içerisinde yetiştirilemeyenler, seçimle gelen
Türkiye Büyük Millet Meclisinin ilk toplantısını izleyen bir yıl sonuna kadar
çıkartılır.
GEÇİCİ MADDE 9- İlk genel
seçimler sonucu toplanacak Türkiye Büyük Millet Meclisinin Başkanlık Divanı
kurulduktan sonra altı yıllık süre içinde yapılacak Anayasa değişikliklerini
Cumhurbaşkanı, Türkiye Büyük Millet Meclisine geri gönderebilir. Bu takdirde
Türkiye Büyük Millet Meclisinin geri gönderilen Anayasa değişikliği hakkındaki
kanunu, aynen kabul edip tekrar Cumhurbaşkanına gönderebilmesi, üye
tamsayısının dörtte üç çoğunluğunun oyu ile mümkün olabilir.
GEÇİCİ MADDE 10- Mahallî idare
seçimleri en geç Türkiye Büyük Millet Meclisinin ilk toplantısını izleyen bir
yıl içinde yapılır.
GEÇİCİ MADDE 11- Anayasanın
halkoyu ile kabul edildiği tarihte Anayasa Mahkemesi asıl ve yedek üyesi
olanların kadroları ile görevleri devam eder. Bunlardan Anayasa Mahkemesince
belli görevlere seçilenlerin bu suretle kazanmış oldukları sıfatları saklı
kalır.
Anayasa
Mahkemesi asıl üye sayısı onbire ininceye kadar boşalan asıl üye kadrosuna,
asıl ve yedek üye sayısı toplamı onbeşe ininceye kadar da boşalan yedek üye
kadrosuna seçim yapılmaz. Anayasa Mahkemesinin yeni düzenlemeye intibakı
sağlanıncaya kadar asıl üye sayısının onbirden, asıl ve yedek üye sayıları
toplamının onbeşden aşağı düşmesi nedeniyle yapılacak seçimlerde bu Anayasanın
kabul ettiği esasa ve sıraya uyulur.
Anayasa Mahkemesi asıl üye sayısı onbire ininceye kadar dava ve işlerde
22/4/1962 gün ve 44 sayılı Kanunun öngördüğü toplanma yeter sayısı uygulanır.
GEÇİCİ MADDE 12- 13/5/1981 gün ve
2461 sayılı Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu Kanununun geçici 1 inci maddesi
uyarınca Yargıtay ve Danıştaydan Kurulun asıl ve yedek üyeliğine; 1730 sayılı
Yargıtay Kanununa 25/6/1981 gün ve 2483 sayılı Kanunla eklenen geçici madde
uyarınca Cumhuriyet Başsavcılığı ile Cumhuriyet Başsavcıvekilliğine; 6/1/1982
gün ve 2575 sayılı Danıştay Kanununun geçici 14 üncü maddesinin ikinci fıkrası
uyarınca Danıştay Başkanlığına, Başsavcılığına, başkanvekilliklerine ve daire
başkanlıklarına, Devlet Başkanınca seçilmiş bulunanlar, seçildikleri dönem için
bu görevlerine devam ederler.
6/1/1982 gün ve 2576 sayılı Kanunun geçici maddelerinin idarî mahkemeler
Başkan ve üyeliklerine atamalara ilişkin hükümleri de saklıdır.
GEÇİCİ MADDE 13- Hâkimler ve
Savcılar Yüksek Kuruluna Yargıtaydan seçilmesi gereken bir asıl ve bir yedek
üyenin seçimleri Anayasanın yürürlüğe girdiği tarihi izleyen yirmi gün içinde
yapılır.
Seçilen üyeler göreve başlayıncaya kadar Kurul, toplantı yeter sayısını
oluşturacak yedek üyenin katılmasıyla çalışmalarını yapar.
GEÇİCİ MADDE 14- Sendikaların
gelirlerini Devlet bankalarında muhafaza etmelerine ilişkin yükümlülükleri,
Anayasanın yürürlüğe girdiği tarihten itibaren en geç iki yıl içinde yerine
getirilir.
GEÇİCİ MADDE 15- (Mülga:
12/9/2010-5982/24 md.)
GEÇİCİ MADDE 16- Anayasanın
halkoylamasına ilişkin oy verme kütüğünde ve sandık listesinde kaydı ve oy
kullanma yeterliği bulunduğu halde hukukî veya fiilî herhangi bir mazereti
olmaksızın halkoylamasına katılmayanlar, Anayasanın halkoylamasını takip eden
beş yıl içinde yapılacak genel ve ara seçimleri ile mahallî seçimlere ve diğer
halkoylamalarına katılamazlar, seçimlerde aday olamazlar.
GEÇİCİ MADDE 17- (Ek: 10/5/2007-
5659/1 md.)
Bu Kanunun yürürlüğe girmesinden sonra yapılacak ilk genel seçimde,
Anayasanın 67 nci maddesinin son fıkrası 10/6/1983 tarihli ve 2839 sayılı
Milletvekili Seçimi Kanununun bağımsız adayların birleşik oy pusulasında yer
almasına ilişkin hükümleri bakımından uygulanmaz.
GEÇİCİ MADDE 18- (Ek: 12/9/2010 – 5982/25 md.)
Bu
Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte Anayasa Mahkemesinin mevcut yedek üyeleri
asıl üye sıfatını kazanır.
Bu
Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren otuz gün içinde, Türkiye Büyük
Millet Meclisi bir üyeyi Sayıştay Genel Kurulunun ve bir üyeyi de baro
başkanlarının gösterecekleri üçer aday içinden seçer.
Türkiye
Büyük Millet Meclisinin yapacağı üye seçimi için aday göstermek amacıyla;
a) Bu
Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren beş gün içinde, Sayıştay Başkanı
adaylık başvurusunu ilân eder. İlân tarihinden itibaren beş gün içinde adaylar
Başkanlığa başvurur. Başvuru tarihinin sona erdiği günden itibaren beş gün
içinde Sayıştay Genel Kurulunca seçim yapılır. Her Sayıştay üyesinin oy
kullanabileceği bu seçimde en fazla oy alan üç kişi aday gösterilmiş sayılır. (*)
b) Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren beş gün içinde, Türkiye
Barolar Birliği Başkanlığı adaylık başvurusunu ilân eder. İlân tarihinden
itibaren beş gün içinde adaylar Türkiye Barolar Birliği Başkanlığına başvurur.
Başvuru tarihinin sona erdiği günden itibaren beş gün içinde Türkiye Barolar
Birliği Başkanlığının ilânında gösterilen yer ve zamanda baro başkanları
tarafından seçim yapılır. Her bir baro başkanının oy kullanabileceği bu
seçimde, en fazla oy alan üç kişi aday gösterilmiş sayılır.(**)
c) (a) ve (b) bentleri uyarınca yapılan seçimlerin sonucunda aday
gösterilmiş sayılanların isimleri seçimin yapıldığı günü takip eden gün
Sayıştay ve Türkiye Barolar Birliği başkanlıklarınca Türkiye Büyük Millet
Meclisi Başkanlığına bildirilir.
ç) (c) bendi uyarınca yapılan bildirimden itibaren on gün içinde Türkiye
Büyük Millet Meclisinde seçim yapılır. Her boş üyelik için yapılacak seçimde,
ilk oylamada üye tamsayısının üçte iki ve ikinci oylamada üye tamsayısının salt
çoğunluğu aranır; ikinci oylamada salt çoğunluk sağlanamazsa bu oylamada en çok
oy alan iki aday için üçüncü oylama yapılır; üçüncü oylamada en fazla oy alan
aday üye seçilmiş olur.
Cumhurbaşkanı,
birer üyeyi Yargıtay ve Danıştay kontenjanlarından olan ilk üyeliklerin
boşalmasından sonra Yükseköğretim Kurulunun kendi üyesi olmayan yükseköğretim
kurumlarının hukuk, iktisat ve siyasal bilimler dallarında görev yapan öğretim
üyeleri arasından göstereceği üçer aday içinden seçer.
Anayasa
Mahkemesi üyeliğine aday gösteren kurumların halen mevcut üyeleri ile kendi
kontenjanlarından seçilmiş yedek üyeler, tamamlama seçiminde göz önünde
bulundurulur.
Anayasa
Mahkemesinde halen belli görevlere seçilmiş olanların bu sıfatları seçilmiş
oldukları sürenin sonuna kadar devam eder. Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte
üye olanlar yaş haddine kadar görevlerine devam ederler.
Bireysel
başvuruya ilişkin gerekli düzenlemeler iki yıl içinde tamamlanır. Uygulama
kanununun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bireysel başvurular kabul edilir.
GEÇİCİ MADDE 19- (Ek: 12/9/2010 – 5982/25 md.)
Bu
Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren otuz gün içinde aşağıda belirtilen
esas ve usuller dahilinde Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu üyeleri seçilir:
a)
Cumhurbaşkanı, hâkimlik mesleğine alınmasına engel bir hali olmayan;
yükseköğretim kurumlarının hukuk dallarında en az onbeş yıldan beri görev yapan
öğretim üyeleri ile meslekte fiilen onbeş yılını doldurmuş avukatlar arasından
dört üye seçer. (***)
b)
Yargıtay Genel Kurulu, Yargıtay üyeleri arasından üç asıl ve üç yedek üye
seçer. Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren yedi gün içinde Yargıtay
Birinci Başkanı adaylık başvurusunu ilân eder. İlân tarihinden itibaren yedi
gün içinde adaylar Birinci Başkanlığa başvurur. Başvuru tarihinin sona erdiği
günden itibaren onbeş gün içinde Yargıtay Genel Kurulu seçim yapar. Her
Yargıtay üyesinin oy kullanabileceği seçimde, en fazla oy alan adaylar
sırasıyla asıl ve yedek üye seçilmiş olur. (*)
c)
Danıştay Genel Kurulu, Danıştay üyeleri arasından iki asıl ve iki yedek üye
seçer. Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren yedi gün içinde Danıştay
Başkanı adaylık başvurusunu ilân eder. İlân tarihinden itibaren yedi gün içinde
adaylar Başkanlığa başvurur. Başvuru tarihinin sona erdiği günden itibaren
onbeş gün içinde Danıştay Genel Kurulu seçim yapar. Her Danıştay üyesinin oy
kullanabileceği seçimde, en fazla oy alan adaylar sırasıyla asıl ve yedek üye
seçilmiş olur. (**)
ç)
Türkiye Adalet Akademisi Genel Kurulu, kendi üyeleri arasından, Hâkimler ve
Savcılar Yüksek Kuruluna bir asıl ve bir yedek üye seçer. Bu Kanunun yürürlüğe
girdiği tarihten itibaren yedi gün içinde Türkiye Adalet Akademisi Başkanı
adaylık başvurusunu ilân eder. İlân tarihinden itibaren yedi gün içinde adaylar
Başkanlığa başvurur. Başvuru tarihinin sona erdiği günden itibaren onbeş gün
içinde Türkiye Adalet Akademisi Genel Kurulu seçim yapar. Her üyenin oy
kullanabileceği seçimde, en fazla oy alan adaylar sırasıyla asıl ve yedek üye
seçilmiş olur. (***)
d) Yedi
asıl ve dört yedek üye birinci sınıf olup, birinci sınıfa ayrılmayı gerektiren
nitelikleri yitirmemiş olan adlî yargı hâkim ve savcıları arasından, adlî yargı
hâkim ve savcıları tarafından Yüksek Seçim Kurulunun yönetim ve denetiminde
seçilir. Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren beş gün içinde Yüksek
Seçim Kurulu adaylık başvurularını ilân eder. İlân tarihinden itibaren üç gün
içinde adaylar Yüksek Seçim Kuruluna başvurur. Başvuru tarihinin sona erdiği
günden itibaren iki gün içinde Yüksek Seçim Kurulu adayların başvurularını
inceler ve aday listesini belirleyerek ilân eder. Takip eden iki gün içinde bu
listeye karşı itiraz edilebilir. İtiraz süresinin sona erdiği günden itibaren
iki gün içinde itirazlar incelenir, sonuçlandırılır ve kesin aday listesi ilân
edilir. Yüksek Seçim Kurulunun kesin aday listesini ilân ettiği tarihten
sonraki ikinci Pazar günü her ilde, il seçim kurulunun yönetim ve denetimi
altında yapılacak seçimlerde, o ilde ve ilçelerinde görev yapan hâkim ve
savcılar oy kullanır. İl seçim kurulları o ilde oy kullanacak hâkim ve
savcıların sayısına göre sandık kurulları oluşturur. Sandık kurullarının işlem,
tedbir ve kararlarına karşı yapılan şikâyet ve itirazlar il seçim kurulunca
karara bağlanır. Adaylar propaganda yapamazlar; sadece, Yüksek Seçim Kurulu
tarafından belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde özgeçmişlerini bu iş için
tahsis edilmiş bir internet sitesinde yayımlayabilirler. Seçimlerde en çok oy
alan adaylar sırasıyla asıl ve yedek üye seçilmiş olur. Kullanılacak oy
pusulalarıyla ilgili diğer hususlar Yüksek Seçim Kurulu tarafından belirlenir.
Yüksek Seçim Kurulu, oy pusulalarını kendisi bastırabileceği gibi gerektiğinde
uygun göreceği il seçim kurulları vasıtasıyla bastırmaya da yetkilidir.
Yapılacak seçimlerde, 26/4/1961 tarihli ve 298 sayılı Seçimlerin Temel
Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanunun bu bende aykırı olmayan
hükümleri uygulanır. (****)
e) Üç
asıl ve iki yedek üye birinci sınıf olup, birinci sınıfa ayrılmayı gerektiren
nitelikleri yitirmemiş idarî yargı hâkim ve savcıları arasından, idarî yargı
hâkim ve savcıları tarafından Yüksek Seçim Kurulunun yönetim ve denetiminde
seçilir. Bölge idare mahkemelerinin bulunduğu illerde, il seçim kurulunun
yönetim ve denetimi altında yapılacak bu seçimlerde, o bölge idare mahkemesinde
ve yargı çevresi içerisinde kalan yerlerde görev yapan idarî yargı hâkim ve
savcıları oy kullanır. Bu seçimler hakkında da (d) bendi hükümleri uygulanır.
Birinci
fıkranın (a), (ç), (d) ve (e) bentleri uyarınca seçilen Hâkimler ve Savcılar
Yüksek Kurulunun asıl üyeleri bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonraki
otuzuncu günü takip eden iş günü görevlerine başlarlar.
Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun
Yargıtay ve Danıştaydan gelen asıl ve yedek üyelerinin görevleri, seçilmiş
oldukları sürenin sonuna kadar devam eder. Bunlardan, Yargıtaydan gelen
üyelerden görev süresini tamamlayanların yerine birinci fıkranın (b) bendi
uyarınca seçilenler; Danıştaydan gelen üyelerden görev süresini tamamlayanların
yerine birinci fıkranın (c) bendi uyarınca seçilenler, sırayla göreve başlarlar.
Birinci fıkranın (b) ve (c) bentleri uyarınca seçilen üyelerden, üçüncü
fıkra uyarınca göreve başlayanların görev süresi, birinci fıkranın (a), (ç),
(d) ve (e) bentleri uyarınca seçilen diğer Kurul üyelerinin görev süresinin
bittiği tarihte sona erer.
İlgili kanunlarda gerekli düzenlemeler yapılıncaya kadar, Hâkimler ve
Savcılar Yüksek Kuruluna seçilen asıl üyeler, Yargıtay daire başkanı için
ilgili mevzuatında öngörülen tüm malî ve sosyal haklar ile emeklilik hakkından
aynen yararlanırlar. Ayrıca, Kurulun Başkanı dışındaki asıl üyelerine, (30000)
gösterge rakamının memur aylıklarına uygulanan katsayı ile çarpımı sonucu
bulunacak miktarda aylık ek tazminat ödenir.
İlgili kanunlarda düzenleme yapılıncaya kadar, Hâkimler ve Savcılar Yüksek
Kurulu;
a) Anayasa hükümlerine aykırı olmamak kaydıyla, yürürlükteki kanun
hükümlerine göre Kurul şeklinde çalışır.
b) İkinci fıkra uyarınca asıl üyelerinin göreve başladığı tarihten itibaren
bir hafta içinde Adalet Bakanının başkanlığında toplanır ve bir geçici Başkanvekili
seçer.
c) En az
onbeş üye ile toplanır ve üye tam sayısının salt çoğunluğu ile karar verir.
ç)
Sekreterya hizmetleri Adalet Bakanlığı tarafından yürütülür.
Kurul
müfettişleri ile adalet müfettişleri atanıncaya kadar, mevcut adalet
müfettişleri, Kurul müfettişi ve adalet müfettişi sıfatıyla görev yaparlar.
Bu madde
hükümleri, ilgili kanunlarda gerekli düzenlemeler yapılıncaya kadar uygulanır.
YEDİNCİ KISIM
Son Hükümler
I. Anayasanın değiştirilmesi, seçimlere ve halkoylamasına
katılma
MADDE 175- (Değişik:
17/5/1987-3361/3 md.)
Anayasanın
değiştirilmesi Türkiye Büyük Millet Meclisi üye tamsayısının en az üçte biri
tarafından yazıyla teklif edilebilir. Anayasanın değiştirilmesi hakkındaki
teklifler Genel Kurulda iki defa görüşülür. Değiştirme teklifinin kabulü
Meclisin üye tamsayısının beşte üç çoğunluğunun gizli oyuyla mümkündür.
Anayasanın
değiştirilmesi hakkındaki tekliflerin görüşülmesi ve kabulü, bu maddedeki
kayıtlar dışında, kanunların görüşülmesi ve kabulü hakkındaki hükümlere
tâbidir.
Cumhurbaşkanı
Anayasa değişikliklerine ilişkin kanunları, bir daha görüşülmek üzere Türkiye
Büyük Millet Meclisine geri gönderebilir. Meclis, geri gönderilen Kanunu, üye
tamsayısının üçte iki çoğunluğu ile aynen kabul ederse Cumhurbaşkanı bu Kanunu
halkoyuna sunabilir.
Meclisce
üye tamsayısının beşte üçü ile veya üçte ikisinden az oyla kabul edilen Anayasa
değişikliği hakkındaki Kanun, Cumhurbaşkanı tarafından Meclise iade edilmediği
takdirde halkoyuna sunulmak üzere Resmî Gazetede yayımlanır.
Doğrudan
veya Cumhurbaşkanının iadesi üzerine, Meclis üye tamsayısının üçte iki
çoğunluğu ile kabul edilen Anayasa değişikliğine ilişkin kanun veya gerekli
görülen maddeleri Cumhurbaşkanı tarafından halkoyuna sunulabilir.
Halkoylamasına sunulmayan Anayasa değişikliğine ilişkin Kanun veya ilgili
maddeler Resmî Gazetede yayımlanır.
Halkoyuna
sunulan Anayasa değişikliklerine ilişkin kanunların yürürlüğe girmesi için,
halkoylamasında kullanılan geçerli oyların yarısından çoğunun kabul oyu olması
gerekir.
Türkiye
Büyük Millet Meclisi Anayasa değişikliklerine ilişkin kanunların kabulü
sırasında, bu Kanunun halkoylamasına sunulması halinde, Anayasanın değiştirilen
hükümlerinden, hangilerinin birlikte hangilerinin ayrı ayrı oylanacağını da
karara bağlar.
Halkoylamasına,
milletvekili genel ve ara seçimlerine ve mahallî genel seçimlere iştiraki temin
için, kanunla para cezası dahil gerekli her türlü tedbir alınır.
II. Başlangıç ve kenar başlıklar
MADDE 176- Anayasanın
dayandığı temel görüş ve ilkeleri belirten başlangıç kısmı, Anayasa metnine
dahildir.
Madde
kenar başlıkları, sadece ilgili oldukları maddelerin konusunu ve maddeler
arasındaki sıralama ve bağlantıyı gösterir. Bu başlıklar, Anayasa metninden
sayılmaz.
III. Anayasanın yürürlüğe girmesi
MADDE 177- Bu Anayasa,
halkoylaması sonucu kabul edilip Resmî Gazetede yayımlanması ile Türkiye
Cumhuriyeti Anayasası olur ve aşağıda gösterilen istisnalar ile bu istisnaların
yürürlüğe girmesine ait hükümler dışında bütünüyle yürürlüğe girer.
a) İKİNCİ
KISIM II. Bölümdeki; kişi hürriyeti ve güvenliği, basın ve yayımla ilgili
hükümler, toplantı hak ve hürriyetleri,
III.
Bölümdeki çalışma ile ilgili hükümler, toplu iş sözleşmesi, grev hakkı ve
lokavt ile ilgili hükümler,
Bu
hükümler yeni kanunları çıkarıldığında veya mevcut kanunlarda değişiklik
yapıldığında ve her halde en geç Türkiye Büyük Millet Meclisi göreve
başladığında yürürlüğe girer. Ancak bu hükümler yürürlüğe girinceye kadar
mevcut kanunlar ve Millî Güvenlik Konseyinin bildiri ve kararları uygulanır.
b) İKİNCİ
KlSIM’daki; siyasî faaliyette bulunma hakları ile siyasî partilerle ilgili
hükümler, bunlara dayalı olarak yeniden hazırlanacak Siyasî Partiler Kanununun;
Seçme ve
seçilme hakkı ise yine bu hükümlere dayalı olarak hazırlanacak Seçim Kanununun;
Yayımlanması
ile yürürlüğe girer.
c) ÜÇÜNCÜ
KISIM’daki; yasama ile ilgili hükümler;
Bu
hükümler ilk milletvekili genel seçimi sonucunun ilânı ile birlikte yürürlüğe
girer. Ancak bu bölümdeki Türkiye Büyük Millet Meclisinin görev ve yetkilerine
ilişkin hükümleri, 29 Haziran 1981 gün ve 2485 sayılı Kurucu Meclis Hakkında
Kanun hükümleri saklı kalmak üzere Türkiye Büyük Millet Meclisi göreve
başlayıncaya kadar Millî Güvenlik Konseyince yerine getirilir.
d) ÜÇÜNCÜ
KISIM’daki; Cumhurbaşkanı başlığı altındaki görev ve yetkileri ile Devlet
Denetleme Kurulu, Bakanlar Kurulu başlığı altındaki tüzükler, Millî Savunma,
olağanüstü yönetim usulleri, idare başlığı altındaki mahallî idareler ile
Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu hariç diğer hükümler ve Devlet
Güvenlik Mahkemeleri hariç yargıya ilişkin bütün hükümler Anayasanın
halkoylaması sonucunda kabulünün Resmî Gazetede ilânı ile birlikte yürürlüğe
girer. Cumhurbaşkanı ve Bakanlar Kuruluna ait yürürlüğe girmeyen hükümler
Türkiye Büyük Millet Meclisinin göreve başlaması ile, mahallî idareler ile
Devlet Güvenlik Mahkemelerine ilişkin hükümler ise ilgili kanunların
yayımlanması ile yürürlüğe girer.
e)
Anayasanın halkoylaması sonucu kabulünün ilânıyla birlikte yürürlüğe girecek
hükümleri ve mevcut ve kurulacak kurum, kuruluş ve kurullar için yeniden kanun
yapılması veya mevcut kanunlarda değişiklik yapılması gerekiyorsa bunlara
ilişkin işlemler mevcut kanunların Anayasaya aykırı olmayan hükümleri veya
doğrudan Anayasa hükümleri, Anayasanın 11 inci maddesi gereğince uygulanır.
f)
Kesinhesap kanunu tasarılarının görüşülme usulünü düzenleyen 164 üncü maddenin
ikinci fıkrası hükmü 1984 yılından itibaren uygulanmaya başlanır.
TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASASINA
İŞLENEMEYEN GEÇİCİ MADDELER
3/10/2001 tarihli ve 4709 sayılı Kanunun geçici maddesi
GEÇİCİ MADDE- A) Bu Kanunun 24
üncü maddesi ile Anayasanın 67 nci maddesine son fıkra olarak eklenen hüküm bu
Kanunun yürürlüğe girmesinden sonra yapılacak ilk genel seçimde uygulanmaz.
B) Bu
Kanunun 28 inci maddesi ile Anayasanın 87 nci maddesinde yapılan değişiklik, bu
Kanunun yürürlük tarihinden önce, Anayasanın 14 üncü maddesindeki fiilleri
işleyenler hakkında uygulanmaz.
27/12/2002 tarihli ve 4777 sayılı Kanunun geçici maddesi
GEÇİCİ MADDE 1- Türkiye
Cumhuriyeti Anayasasının 67 nci maddesinin son fıkrası, Türkiye Büyük Millet
Meclisinin 22 nci dönemi içinde yapılacak ilk ara seçimde uygulanmaz.
TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASASINDA YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER
Kanun No.
|
TBMM’de Kabul Tarihi
|
Halkoylaması Tarihi
|
Değiştirilen Maddeler
|
Resmî Gazete
Tarih - Sayı
|
3361
|
17/5/1987
|
-
|
67, 75, 175,
Geçici 4
|
18/5/1987 –19464
Mükerrer
|
6/9/1987
|
Geçici 4*
|
Halkoylaması
Sonucu:
12/9/1987-19572
|
||
3913
|
8/7/1993
|
-
|
133
|
10/7/1993 - 21633
|
4121
|
23/7/1995
|
-
|
Başlangıç, 33,
52, 53, 67, 68, 69, 75, 84, 85, 93, 127, 135, 149, 171
|
26/7/1995-22355
|
4388
|
18/6/1999
|
-
|
143
|
18/6/1999-23729
Mükerrer
|
4446
|
13/8/1999
|
-
|
47, 125, 155
|
14/8/1999-23786
|
4709
|
3/10/2001
|
-
|
Başlangıç, 13,
14, 19, 20, 21, 22, 23, 26, 28, 31, 33, 34, 36, 38, 40, 41, 46, 49, 51, 55,
65, 66, 67, 69, 74, 87, 89, 94, 100, 118, 149, Geçici 15
|
17/10/2001-24556
Mükerrer
|
4720
|
21/11/2001
|
-
|
86
|
1/12/2001-24600
|
4777
|
27/12/2002
|
-
|
76, 78
|
31/12/2002-24980 3. Mükerrer
|
5170
|
7/5/2004
|
-
|
10, 15, 17, 30,
38, 87, 90, 131, 143, 160
|
22/5/2004-25469
|
5370
|
21/6/2005
|
-
|
133
|
23/6/2005-25854
|
5428
|
29/10/2005
|
-
|
130, 160, 161,
162, 163
|
9/11/2005-25988
|
5551
|
13/10/2006
|
-
|
76
|
17/10/2006-26322
|
5659
|
10/5/2007
|
-
|
Yeni Geçici 17
|
18/5/2007-26526
|
5678**
|
31/5/2007
|
21/10/2007
|
77, 79, 96, 101,
102
|
16/6/2007-26554
Halkoylaması
Sonucu:
31/10/2007-26686
|
5735
|
9/2/2008
|
-
|
10, 42
|
23/2/2008-26796
|
5982
|
7/5/2010
|
12/9/2010
|
10, 20, 23, 41,
51, 53, 54, 74, 84, 94, 125, 128, 129, 144, 145, 146, 147, 148, 149, 156,
157, 159, 166, Geçici 15, Yeni Geçici 18 ve 19
|
13/5/2010-27580
Halkoylaması
Sonucu:
23/9/2010-27708
|
6214
|
17/3/2011
|
-
|
59
|
29/3/2011-27889
|
* Bu maddenin kenar başlığı, “F. Radyo ve Televizyon İdaresi ve kamuyla
ilişkili haber ajansları” iken, 8/7/1993 tarihli ve 3913 sayılı Kanunun 1 inci
maddesiyle “F. Radyo ve televizyon kuruluşları ve kamuyla ilişkili haber
ajansları” şeklinde değiştirilmiş; daha sonra, 21/6/2005 tarihli ve 5370 sayılı
Kanunun 1 inci maddesiyle yeniden değiştirilmiş ve metne işlenmiştir.
* Bu maddenin kenar başlığı, “G. Hâkim ve savcıların denetimi” iken,
12/9/2010 tarihli ve 5982 sayılı Kanunun 14 üncü maddesiyle değiştirilmiş ve
metne işlenmiştir.
* Bu fıkranın birinci cümlesindeki, “her boş üyelik için,” ibaresinden sonra
gelen “… bir üye ancak bir aday için oy kullanabilir; …” ve ikinci
cümlesindeki, “yapılacak seçimde” ibaresinden sonra gelen “… de her bir baro
başkanı ancak bir aday için oy kullanabilir ve …” ibareleri Anayasa
Mahkemesinin 7/7/2010 tarihli ve E.: 2010/49, K.: 2010/87 sayılı Kararı ile
iptal edilmiştir. (R.G.: 1/8/2010 - Mükerrer 27659)
** Bu
maddenin kenar başlığı, “2. Üyeliğin sona ermesi” iken, 12/9/2010 tarihli ve
5982 sayılı Kanunun 17 nci maddesiyle değiştirilmiş ve metne işlenmiştir.
* Bu fıkranın üçüncü cümlesindeki, “hukuk,” ibaresinden sonra gelen “…
iktisat ve siyasal bilimler …” ve aynı cümledeki “öğretim üyeleri,” ibaresinden
sonra gelen “… üst kademe yöneticileri …” ibareleri Anayasa Mahkemesinin
7/7/2010 tarihli ve E.: 2010/49, K.: 2010/87 sayılı Kararı ile iptal
edilmiştir. (R.G.: 1/8/2010 - Mükerrer 27659)
** Bu fıkranın birinci cümlesindeki, “her hâkim ve savcının;” ibaresinden
sonra gelen “… ancak bir aday için …” ibaresi Anayasa Mahkemesinin 7/7/2010
tarihli ve E.: 2010/49, K.: 2010/87 sayılı Kararı ile iptal edilmiştir. (R.G.:
1/8/2010 - Mükerrer 27659)
* Bu maddenin
kenar başlığı, “I. Planlama” iken, 12/9/2010 tarihli ve 5982 sayılı Kanunun 23
üncü maddesiyle değiştirilmiş ve metne işlenmiştir.
* Bu bendin son cümlesindeki, “Her Sayıştay üyesinin” ibaresinden sonra gelen
“… ancak bir aday için …” ibaresi Anayasa Mahkemesinin 7/7/2010 tarihli ve E.:
2010/49, K.: 2010/87 sayılı Kararı ile iptal edilmiştir. (R.G.: 1/8/2010 -
Mükerrer 27659)
** Bu bendin son cümlesindeki, “Her bir baro başkanının” ibaresinden sonra
gelen “… ancak bir aday için …” ibaresi Anayasa Mahkemesinin 7/7/2010 tarihli
ve E.: 2010/49, K.: 2010/87 sayılı Kararı ile iptal edilmiştir. (R.G.: 1/8/2010
- Mükerrer 27659)
*** Bu bendin birinci cümlesindeki, “hukuk,” ibaresinden sonra gelen “… iktisat
ve siyasal bilimler …” ve “öğretim üyeleri,” ibareleinden sonra gelen “… üst
kademe yöneticileri …” ibareleri ile “Cumhurbaşkanı, üst kademe yöneticileri
arasından seçeceği Kurul üyesini, bakanlık, müsteşarlık, müsteşar yardımcılığı,
valilik, Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği, kamu kurum ve kuruluşlarında
genel müdürlük veya teftiş kurulu başkanlığı görevlerini yapanlar arasından
seçer.” şeklindeki ikinci cümle Anayasa Mahkemesinin 7/7/2010 tarihli ve E.:
2010/49, K.: 2010/87 sayılı Kararı ile iptal edilmiştir. (R.G.: 1/8/2010 -
Mükerrer 27659)
* Bu bendin son cümlesindeki, “Her Yargıtay üyesinin”
ibaresinden sonra gelen “… sadece bir aday için …” ibaresi Anayasa Mahkemesinin
7/7/2010 tarihli ve E.: 2010/49, K.: 2010/87 sayılı Kararı ile iptal
edilmiştir. (R.G.: 1/8/2010 - Mükerrer 27659)
** Bu bendin son cümlesindeki, “Her Danıştay üyesinin”
ibaresinden sonra gelen “… sadece bir aday için …” ibaresi Anayasa Mahkemesinin
7/7/2010 tarihli ve E.: 2010/49, K.: 2010/87 sayılı Kararı ile iptal
edilmiştir. (R.G.: 1/8/2010 - Mükerrer 27659)
*** Bu bendin son cümlesindeki, “Her üyenin” ibaresinden
sonra gelen “… sadece bir aday için …” ibaresi Anayasa Mahkemesinin 7/7/2010
tarihli ve E.: 2010/49, K.: 2010/87 sayılı Kararı ile iptal edilmiştir. (R.G.:
1/8/2010 - Mükerrer 27659)
**** Bu
bentte yer alan “Bu seçimlerde her seçmen sadece bir aday için oy
kullanabilir.” şeklindeki onbirinci cümle Anayasa
Mahkemesinin 7/7/2010 tarihli ve E.: 2010/49, K.: 2010/87 sayılı Kararı ile
iptal edilmiştir. (R.G.: 1/8/2010 - Mükerrer 27659)
* 3361 sayılı Kanunun 4 üncü
maddesinde Anayasanın geçici 4 üncü maddesinin yürürlükten kaldırılması ve bu
hükmün halkoylamasına sunulması öngörülmüştür. Yapılan halkoylamasında
Anayasanın geçici 4 üncü maddesinin yürürlükten kaldırılması kabul edilmiştir.
** Halkoylamasına
sunulan 5678 sayılı Kanunun 6 ncı maddesiyle Türkiye Cumhuriyeti Anayasasına
eklenen geçici 18 ve 19 uncu maddeler, 16/10/2007 tarihli ve 5697 sayılı
Kanunla halkoylamasına sunulan metinden çıkarılmıştır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder