VERGİ HUKUKU
Vergi Hukukunun Kaynakları
|
||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Anayasa
|
Madde 73 – Herkes, kamu
giderlerini karşılamak üzere, mali gücüne göre, vergi ödemekle yükümlüdür.
Vergi yükünün adaletli ve
dengeli dağılımı, maliye politikasının sosyal amacıdır.
Vergi, resim, harç ve benzeri
mali yükümlülükler kanunla konulur, değiştirilir veya kaldırılır.
Vergi, resim, harç ve benzeri
mali yükümlülüklerin muaflık, istisnalar ve indirimleriyle oranlarına ilişkin
hükümlerinde kanunun belirttiği yukarı ve aşağı sınırlar içinde değişiklik
yapmak yetkisi Bakanlar Kuruluna verilebilir.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
KDV %10 olarak konmuştur, bakanlar Kurulu % 1’e indirebilir ya
da 4 katına çıkarabilir. %18
uygulanmaktadır.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Yasalar
|
Vergilerin Kanuniliği İlkesinin
Gerekleri:
1. Vergi
yükümlülüğü yasa ile koyulur, değiştirilir ve kaldırılır. Vergi yasasında
verginin temel unsurları açıkça belirtilmelidir.
2. Kıyas
Yasağı: Vergi idaresi ve vergi yargısı oranları, yasal vergi yükünü,
yükümlülüğün kapsamını kıyas yoluyla değiştiremez.
3. Taraflar
sözleşme ile vergi yükünü değiştiremezler. Böyle sözleşmeler vergi hukukunda
hükümsüzdür.
4. Ön
izin-Onama İlkesi: Bütçe Kanununun ekli cetvellerinden C cetvelinde
düzenlenen devlet gelirlerinin dayandığı temel hükümler arasında vergi
kanunlarına yer verilmedikçe yasal mali dayanaktan yoksunluk nedeniyle bu
yasalarda yer alan vergiler o mali yılda toplanamaz.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Uluslararası Antlaşmalar
|
Çifte vergilendirmeyi önleme hususunda yapılmış anlaşmalar önemlidir.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Kanun Hükmünde Kararnameler
|
Olağan dönemde vergi konusunda KHK çıkarılamaz.
Olağanüstü dönemde olabilir.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Yürütme Organının
Vergilendirme Alanındaki Düzenleyici İşlemleri
|
Anayasa Madde 73 –4
Vergi, resim, harç ve benzeri
mali yükümlülüklerin muaflık, istisnalar ve indirimleriyle oranlarına ilişkin
hükümlerinde kanunun belirttiği yukarı ve aşağı sınırlar içinde değişiklik
yapmak yetkisi Bakanlar Kuruluna verilebilir.
Bakanlar Kurulu kararname çıkararak Resmi Gazete’de yayınlar.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Düzenleyici İdari İşlemler
|
Yasaya aykırı olamamalıdır.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Anayasa Mahkemesi Kararları
|
Anayasa Mahkemesi’nin ilgili yasalarla ilgili verdiği iptal kararları
bağlayıcıdır.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Danıştay ve Yargıtay İçtihadı
Birleştirme Kararları
|
Vergi dava ve uyuşmazlıkları ile vergi suçlarına dair İBK
bağlayıcıdır.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
VERGİ HUKUKUNUN TALİ
KAYNAKLARI
|
Maliye Bakanlığı’nın iç teşkilatına yönelik düzenleyici işlemler:
Mükellefler için bağlayıcı değildir.
Vergi ve ceza mahkemelerinin kararları sadece tarafları bağlar.
Vergi Hukuku doktrini yol gösterici ve yardımcıdır.
Şekli ve usuli konularda boşluk olduğu takdirde hakimin hukuk
yaratması suretiyle doldurulabilir. Sadece somut olay için bağlayıcıdır.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Vergi Hukukunda Yorum
|
||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Yargı organları, idarenin yaptığı yorumu metodoloji açısından ve
yasallık açısından denetler.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
İdari Yorum:
·
En çok uygulanan yorum biçimidir.
·
Çoğu zaman düzenleyici idari işlemle
anlamlandırma biçimindedir.
·
Anlamlandırma sadece vergi idaresi teşkilatı
ve personeline yönelikse bu anlamlandırma dava konusu olamaz.
·
Bir tebliğin genel amacı vergi idaresi
teşkilatı ve personelini bilgilendirmektir.
·
Yükümlüleri bağlayan düzenleyici idari
işlemler, dayanağı olan birel işlemle birlikte dava konusu edilebilir.
·
İdari yorum bir düzenleyici idari işlem ya da
birel işlemle yapılır. Bunlar dava edilebilirler.
·
İSTİSNA: İcrai nitelikte olmayıp sadece vergi
idaresi teşkilatı ve personeline yönelikse dava edilemez.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Yargısal Yorum:
·
Vergi mahkemeleri, çeşitli vergi yargısı
organları ve buralardaki yargıçlar tarafından yapılan yorumlardır.
·
Vergi mahkemelerinin bir somut uyuşmazlığı
çözmek noktasında yapmış oldukları yargısal yorum diğer mahkemeler açısından
bağlayıcı değildir.
·
Emsal mahkeme kararı gösterilmesinin bir
değeri yoktur.
·
Danıştay’ın İçtihadı Birleştirme Kararları
bağlayıcıdır.
·
Danıştay Kanunu Madde 40 – 1. İçtihatların birleştirilmesi veya birleştirilmiş
içtihatların değiştirilmesi, Danıştay Başkanı, konu ile ilgili daireler,
idari ve vergi dava daireleri kurulları veya Başsavcı tarafından istenebilir.
2. Aykırı kararlarla ilgili kişiler, içtihatların birleştirilmesi
için Danıştay Başkanlığına başvurabilirler.
3. Kurulun, içtihatların birleştirilmesi veya değiştirilmesi
hakkındaki kararları, gönderildikleri tarihten itibaren bir ay içerisinde
Resmi Gazete'de yayımlanır.
4. Bu kararlara, Danıştay daire ve kurulları ile idari mahkemeler ve
idare uymak zorundadır.
·
Ceza mahkemelerinde yargılanan vergisel
suçlar: Vergi kaçakçılığı, vergi mahremiyetini ihlal suçları.
·
Anayasa Mahkemesi kararları da bağlayıcıdır.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Lafzi Yorumda:
·
Vergi kanunları başka dalların kavramlarına
açıkça başka anlamlar izafe etmişse, vergi kanununda yüklenilen anlam esas
alınır.
·
“Ehliyet” kavramı.
·
“Herhalde” belirsizlik değil, “her halükarda”
anlamında kesinlik ifade eder.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Sistematik Yorumda:
·
Torba yasalar nedeniyle kanunların sistematiği
bozulmuştur.
·
VUK
Madde 3 – (Değişik : 30/12/1980 - 2365/1 md.)
A) Vergi kanunlarının uygulanması: Bu Kanunda kullanılan "Vergi
Kanunu" tabiri işbu Kanun ile bu Kanun hükümlerine tabi vergi, resim ve
harç kanunlarını ifade eder.
Vergi kanunları lafzı ve ruhu
ile hüküm ifade eder. Lafzın açık olmadığı hallerde vergi kanunlarının
hükümleri, konuluşundaki maksat, hükümlerin kanunun yapısındaki yeri ve diğer
maddelerle olan bağlantısı göz önünde tutularak uygulanır.
B) İspat: Vergilendirmede
vergiyi doğuran olay ve bu olaya, ilişkin muamelelerin gerçek mahiyeti
esastır.
Vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyeti
yemin hariç her türlü delille ispatlanabilir. Şu kadar ki, vergiyi doğuran
olayla ilgisi tabii ve açık bulunmayan şahit ifadesi ispatlama vasıtası
olarak kullanılamaz.
İktisadi, ticari ve teknik
icaplara uymayan veya olayın özelliğine göre normal ve mutad olmayan bir
durumun iddia olunması halinde ispat külfeti bunu iddia eden tarafa aittir.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Tarihsel Yorum Yönteminde:
·
Daha çok bilimsel çalışmalarda veya değişmeyen
statik kavramlar için kullanılır.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Amaçsal Yorum Yönteminde:
·
Uygulamadaki (objektif) amaç araştırılır.
Önemlidir.
·
Düzenleme ile birlikte uygulamada değişen
ekonomik ve sosyal gereksinimler de dikkate alınır.
·
Tehlikeli olabilir: Amaçsal yorumda
ölçü kaçarsa gerçek anlamdan uzaklaşılabilir.
·
Yasa metnine hiçbir şekilde
bağdaştırılamayacak bir anlam yüklenmemelidir.
o
İdare bunu yaparsa, yargıda bozulur.
o
Yargı bunu yaparsa temyizde bozulur.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Yorum Sonucuna Göre:
Daraltıcı/Genişletici Yorum:
·
Yapacağımız yorum yasayı değiştirici,
düzeltici olmamalıdır.
·
Vergi hukukunda Daraltıcı/Genişletici Yorum
kabul edilmekle beraber, genişletici yorum kıyasa varmadan durulmalıdır.
o
Genişletici Yorum: Yasa kapsamında yer
alabilecek bir hususun yasa içinde olup olmadığı tartışılır.
o
Kıyas: Yasada düzenlemesi olmayan bir hususun
yasa kapsamına sokulup sokulmayacağına bakılır. Bu vergi hukukunda yasaktır.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Vergi Hukukunda Yorum
Faaliyeti ve Önemi
|
Sırasıyla
1. Deyimsel
2. Tarihsel
3. Amaçsal
(yasayı değiştirici, düzeltici olmamalıdır)
4. Sistematik
yorum yapılır.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Ekonomik Yaklaşım: Vergi
yasalarının uygulanmasında vergiyi doğuran olay ve işlemlerin gerçek ekonomik
niteliği esas alınır. Görünürde seçilmiş hukuki biçimlere itibar edilmez.
1. Ekonomik Yorum:
·
Vergiyi doğuran olaya uygulanacak hukuk
kuralının ekonomik gerçekler göz önüne alınarak saptanması gereğidir.
2. Ekonomik İrdeleme:
·
Vergiyi doğuran olayın ekonomik niteliği ve
işlerliğine göre değerlendirilerek saptanması yoluyla vergilendirmenin yapılması
gereğidir.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Ekonomik yaklaşım sayesinde kanuna karşı hile girişimleri geçersiz
sayılır.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
PEÇELEME SÖZLEŞMELERİ VE ÖZEL
HUKUKUN BENZER KURUMLARI
|
||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Kanuna Karşı Hile
|
Emredici bir normun gereklerini yerine getirmek istemeyen biri,
hukuken caiz başka bir işlem yaparak ulaşmak istediği kanunen yasaklanmış
olan hukuki sonuca ulaşır.
Yürürlükteki bir yasa amacından saptırılarak başka bir kanun
hükmünden kaçılmış olur.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Muvazaa
|
Taraflar yaptıkları bir sözleşmenin hiç hüküm doğurmaması ya da
görünürdeki sözleşmeden farklı bir sözleşmenin hüküm doğurması hususunda
aralarında anlaşırlar.
Üç unsur: Görünürdeki İşlem + Muvazaa Anlaşması + Gerçek
İşlem
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Kanuna Karşı Hile ve Muvazaa
Arasındaki Fark:
Muvazaada görünmeyen işlemin, kanuna karşı hilede görünürdeki işlemin
sonuçları istenir.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Peçeleme
|
Kanuna karşı hilenin vergi hukukundaki görünümüdür.
Vergi yükümlülerinin ve sorumlularının özel hukuk biçimlerini olağan kullanımları
dışında vergi kaçırma amacı ile kötüye kullanmaları, vergi yasasının iktisadi
içeriği ile vergileme konusu yaptığı bir özel hukuk işlemi yerine vergileme
konusu yapılmayan bir özel hukuk işleminin doğal kullanımı dışında
kullanımıdır.
Mali güce göre vergilendirme ve eşitlik ilkeleri için tehlike
oluşturur.
Özel hukuk kavramlarının ekonomik içeriklerinden bağımsız biçimde
vergi normunda kullanılması durumunda peçeleme işlemi yoktur.
Davranış biçiminin değiştirilerek vergi hukuku işleminden kurtulmak
peçeleme değildir. (Şarabın vergisi artınca bira içmek.)
Özel hukukun düzenleme olanaklarının kötüye kullanılmamış olması
durumunda bir peçelemenin varlığından söz edilemez.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
vergilendirme yetkisi
|
||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Hukukta Yetki
|
Hukukta bir tarafta hak ve yetkiler, diğer tarafta ödevler ve
yükümlülükler vardır.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Vergilendirme Yetkisi
|
Devletin egemenliğinden kaynaklanır.
Mali egemenlik:
Vergilendirme, harcama, bütçe yapma ve borçlanma yetkilerinden oluşur.
Vergilendirme Yetkisi:
Devletin vergi koyma ve alma konusunda sahip olduğu hukuki ve fiili gücü
temsil eder.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Vergilendirme Yetkisinin
Nitelikleri
|
1. Dar
anlamda: sadece vergi koyma ve tahsil etme yetkisi; geniş anlamda her türlü
mali yükümlülüğü koyma ve tahsil etme yetkisidir.
2. Vergi
yasalarını değiştirmek, kaldırmak ve uygulamak yoluyla somut vergi
işlemlerini yapma ve bu işlemlerin yasaya uygunluğunu denetleme alt
yetkilerini içerir. İlk yetki yasamanın,
ikinci yetki vergi idaresi ve vergi
yargısınındır.
3. Vergilendirme
yetkisi bağlı yetkidir, takdir
yetkisi değildir. Uygulanması zorunludur.
4. Kural
olarak devlet tüzel kişiliğine aittir. Kısmen
veya tamamen bir diğer kamu tüzel
kuruluşuna devredebilir.
5. Sınırsız bir yetki değildir. Anayasa,
yasalar ve hukukun genel ilkeleri ile sınırlandırılmıştır.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Vergilendirme Yetkisinin
Kullanılması
|
Yasama, yürütme ve yargıya aittir.
Belli bazı belediye gelirleri açısından belediye meclisine
devredilmiş çok sınırlı oylama yetkisi vardır.
Devlet açısından bağlı yetkidir.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Mali Özerklik Türleri
(Otonomi Türleri)
|
Vergilendirme yetkisinin kamu tüzel kuruluşunca kullanılma biçimine
göre değişen mali özerklik türleri vardır.
Geniş Mali Özerklik:
·
Devlet dışındaki kamu tüzel kişilikleri de
vergilendirme yetkisine sahiptir.
·
Federal yapılarda görülür.
Sınırlı Mali Özerklik:
·
Devlet dışındaki kamu tüzel kişilikleri de
vergilendirme yetkisine SINIRLI BİÇİMDE sahiptir.
·
Bunlar kural olarak vergi koymaz, sadece
konulmuş kuralları uygulayarak vergilendirme işlemleri ile vergi koyabilir.
Merkezi Yönetime Mali Açıdan
Bağımlılık:
·
Devlet dışındaki kamu tüzel kişilikleri
vergilendirme yetkisine sahip değildir.
·
Bunlar devletin tahsil ettiği vergilerden
yüzölçümü, nüfus, vb. kriterlere göre pay alırlar.
Ülkemizde Sınırlı Mali
Özerklik ile Merkezi Yönetime Mali
Açıdan Bağımlılık arasında KARMA
BİR YÖNTEM geçerlidir.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Vergilendirme Yetkisinin
Hukuki Sınırları
|
Demokrasi İlkesi
Temel Hak ve Özgürlükler
Hukuk Devleti İlkesi
Sosyal Devlet İlkesi
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Geriye Yürüme
|
1. Gerçek anlamda geriye yürüme:
·
Kapanmış dönemden tekrar vergilendirme
yapılması söz konusu olur. Ancak caiz görülmez.
2. Gerçek olamayan anlamda geriye yürüme:
·
Kapanmamış (henüz tahsil edilmemiş) döneme
ait vergilendirmeye ait yeni kural koyulması.
·
Ör: Ekim 2014’te “2014 için gelir vergisi
oranı %15 ilen %20 oldu” şeklinde çıkan yasa Anayasaya uygundur.
·
Alman hukukundan girmiş bir kuraldır.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Kredi Kartları
|
Banka ve finans kurumlarınca verilen ve gayri-nakdi kredi imkanı
sağlayan bir araçtır.
Esas kullanım alanı mal ve hizmet alışverişidir.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Vergi Suç ve Cezaları
|
||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Vergi Suç ve Cezaları
|
1.
Mali
Etkili Vergi Suç ve Cezaları
·
İdari kabahat niteliğinde eylemlerdir.
·
Para cezası ile cezalandırılır.
·
Suçun varlığını idare tespit eder.
·
Cezayı idare keser.
2.
Ceza
Hukuku Anlamında Vergi Suç ve Cezaları
·
Ceza kanununda “dolandırıcılık”, “evrakta
sahtecilik” gibi suçlar vergisel saikle işlenmiş özel biçimlerdir.
·
Cezası para cezası yanında hapis cezasıdır.
·
Ceza yargılaması sonucunda cezaya mahkeme
hükmeder.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Yasal Düzenleme
|
VUK
Madde 344 – (Değişik :
22/7/1998 - 4369/11 md.)
(Değişik, birleştirilen birinci
ve ikinci fıkra: 23/1/2008-5728/275 md.) 341 inci maddede yazılı hallerde
vergi ziyaına sebebiyet verildiği takdirde, mükellef veya sorumlu hakkında
ziyaa uğratılan verginin bir katı tutarında vergi ziyaı cezası kesilir.
Vergi ziyaına 359 uncu maddede
yazılı fiillerle sebebiyet verilmesi halinde bu ceza üç kat, bu fiillere
iştirak edenlere ise bir kat olarak uygulanır.
Vergi incelemesine
başlanılmasından veya takdir komisyonuna sevk edilmesinden sonra verilenler
hariç olmak üzere, kanuni süresi geçtikten sonra verilen vergi beyannameleri
için bu madde uyarınca kesilecek ceza yüzde elli oranında uygulanır.
(Son fıkra Mülga : 11/8/1999 -
4444/14 md.)
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Vergilerin Yasallığı İlkesi
|
Vergiler ile diğer cebri kamu gelirlerinin koyulması, değiştirilmesi
ve kaldırılması yasa ile yapılmalıdır.
Dayanak Anayasa Md 73.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Cezaların Yasallığı İlkesi
|
Ceza ancak kanunla koyulur.
Dayanak Anayasa Md 381, TCK md 2.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
hukukta ödev kavramı
|
||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Ödev, belli bir davranışta bulunulması ya da kaçınılması biçiminde
egemen güç tarafından verilen bir emre uyma zorunluluğudur.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Siyasal Hak ve Ödevler
|
Anayasada temel hak ve ödevler başlığı altındadır.
Vergi ödeme ödevi de bu gruba dahildir.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Vergi Ödevi
|
Anayasadan doğan hukuki ilişkidir.
Kamu hukuku kaynaklı bir borç ilişkisidir.
Alacaklı: Vergi İdaresi
Borçlu: Vergi yükümlüleri
ve sorumluları
Vergi ödevi ilişkisinin konusu:
Alacaklı ve borçlu arasında vergilendirmeden doğan bir kısım hak ve yetkiler
ile yüküm ve görevlerdir.
Vergi ödevi-ödevlisi vergi
yükümü-vergi yükümlüsüne göre daha geniş ve bir üst kavramdır.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Vergi borçlusu olmasalar da vergi yargısı ya da vergi idaresi
çalışanları vergi ödevlisi konumundadır.
Vergi ödevi ilişkisinde iki temel borç vardır:
1. Maddi Ödev: Vergi borcunu ödemek.
2. Şekli Ödev: Beyanname vermek, defter
tutmak, belge düzenlemek, vs.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
VUK md 5
Madde 5 – Aşağıda yazılı
kimseler görevleri dolayısiyle, mükellefin ve mükellefle ilgili kimselerin
şahıslarına, muamele ve hesap durumlarına, işlerine, işletmelerine,
servetlerine veya mesleklerine mütaallik olmak üzere öğrendikleri sırları
veya gizli kalması lazım gelen diğer hususları ifşa edemezler ve kendilerinin
veya üçüncü şahısların nef'ine kullanamazlar;
1. Vergi muameleleri ve incelemeleri ile
uğraşan memurlar;
2. (Değişik : 23/6/1982 - 2686/1 md.) Vergi
mahkemeleri, bölge idare mahkemeleri ve Danıştayda görevli olanlar;
3. Vergi kanunlarına göre kurulan
komisyonlara iştirak edenler;
4. Vergi işlerinde kullanılan bilirkişiler.
Bu yasak, yukarıda yazılı kimseler, bu
görevlerinden ayrılsalar dahi devam eder.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
VUK md 6
Madde 6 – (Değişik : 23/6/1982
- 2686/2 md.)
Beşinci maddede yazılı olanlar:
1. Kendilerine, nişanlılarına ve boşanmış
olsalar bile eşlerine;
2. Kan veya sıhri usul ve füruuna,
evlatlığına veya kendisini evlat edinene yahut kan hısımlığında üçüncü (Bu
derece dahil), sıhri hısımlıkta, bu hısımlığı meydana getiren evlenme ortadan
kalkmış olsa bile, üçüncü (Bu derece dahil) dereceye kadar olan civar
hısımlarına;
3. Kanuni temsilcisi veya vekili
bulundukları kimselere;
Ait vergi inceleme ve takdir işleriyle
uğraşamazlar.
Vergi muameleleri ve incelemeleri ile vergi
mahkemeleri, bölge idare mahkemeleri ve Danıştayda görevli olanlar,
mükelleflerin vergi kanunlarının uygulanması ile ilgili hesap, yazı ve sair
özel işlerini ücretsiz de olsa yapamazlar.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
vergi yükümlülüğü
|
||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Yasa uyarınca doğmuş olan vergi borcunun ödenmesi gibi vergi borcu
ilişkisinden kaynaklanan çeşitli yargısal ödevleri yerine getirme
zorunluluğunu ifade eder.
Yasadan kaynaklanır.
Sözleşme ile değiştirilemez.
Yükümlü tarafından yerine getirilir. (Maddi ödev + Şekli ödev)
Fiil ehliyeti sahibi olmak gerekmez.
Ödeme gücü (mali güç) sahibi olmak ve vergiyi doğuran olayın kendi
kişiliğinde doğması yeterlidir.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Kurumlar Vergisi Kanunu Md 1
MADDE 1- (1) Aşağıda sayılan
kurumların kazançları, kurumlar vergisine tâbidir:
a) Sermaye şirketleri.
b) Kooperatifler.
c) İktisadî kamu kuruluşları.
ç) Dernek veya vakıflara ait iktisadî
işletmeler.
d) İş ortaklıkları.
(2) Kurum kazancı, gelir vergisinin konusuna
giren gelir unsurlarından oluşur.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Vergi Yükümlüsü
VUK Md 8
Madde 8 – Mükellef, vergi
kanunlarına göre kendisine vergi borcu terettüb eden gerçek veya tüzel kişidir.
Vergi sorumlusu, verginin ödenmesi
bakımından, alacaklı vergi dairesine karşı muhatap olan kişidir.
Vergi kanunlariyle kabul edilen haller
müstesna olmak üzere, mükellefiyete veya vergi sorumluluğuna mütaallik özel
mukaveleler vergi dairelerini bağlamaz.
Bu kanunun mütaakıp maddelerinde geçen
"mükellef" tabiri vergi sorumlularına da şamildir.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Fiili Yükümlü
·
Vergiyi (yansıtma mekanizması ile) fiilen
ödemek zorunda olan kişi.
Kanuni (Yasal) Yükümlü
·
Vergi yasaları gereğince kendisinden vergi
alınan kişi.
Bu ayrım hukuki değil, ekonomik bir ayrımdır.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
KDV Kanunu
Madde 8 – 1. Katma Değer Vergisinin Mükellefi:
a) Mal teslimi ve hizmet ifası hallerinde bu işleri yapanlar,
b) İthalatta mal ve hizmet ithal edenler,
c) Transit taşımalarda gümrük veya geçiş işlemine muhatap olanlar,
d) PTT İşletme Genel Müdürlüğü ve radyo ve televizyon kurumları,
e) (Değişik: 14/3/2007-5602/10 md.) Her türlü şans ve talih oyunlarını
tertip edenler,
f) (Mülga: 14/3/2007-5602/11 md.)
g) 1 inci maddenin 3 üncü fıkrasının (c) bendine giren hallerde bunları
tertipleyenler veya gösterenler,
h) Gelir Vergisi Kanununun 70 inci maddesinde belirtilen mal ve hakları
kiraya verenler,
ı) İsteğe bağlı mükellefiyette talepte bulunanlardır.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
vergi sorumluluğu
|
||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Vergi ödevlerinin, vergi yükümlüsünün kendisi tarafından yerine
getirilemeyeceği durumlarda yasa ile yüklenen vergi ödevlerini yerine getirme
sorumluluğunu ifade eder.
Yasadan kaynaklanır.
Sözleşme ile değiştirilemez.
Maddi ödev + Şekli ödev
Vergi sorumluluğu vergi yükümlülüğünün doğuşu ile başlar.
Fiil ehliyeti sahibi olmak
gerekir.
Gerçek ve tüzel kişilerin yanı sıra tüzel kişiliğe sahip olmayan
kuruluşlar da vergi sorumlusu olabilir. (Ör. Stopaj)
Devlet ve yükümlü arasında üçüncü kişi konumundadır.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Vergi Sorumlusu
|
Hukuki Niteliği:
·
Kamu hukuku ilişkisidir.
·
Yasadan kaynaklanır. (sorumluluğun yasallığı)
·
Sözleşme ile değiştirilemez.
·
Doğumu, sona ermesi ve miktarı açısından vergi
yükümlüsüne bağlıdır. (sorumluluğun
bağımlılığı)
·
Vergi sorumlularına ancak bunlar görevlerini yerine
getirmediklerinde veya vergi asıl borçlu olan yükümlüden alınmadığında
başvurulmalıdır. (sorumluluğun
fer’iliği)
·
Sorumluluk tüm malvarlığı ile sınırsız sorumluluk şeklindedir.
·
Birden fazla sorumlu arasında teselsül-birlikte ve zincirleme
sorumluluk olabilir.
·
Bazen yasalarda vergi yükümlüleri ile vergi
sorumluları arasında teselsül kurulur.
Bu duruma ikame adı verilir.
Burada sorumlu yükümlü yerine geçer ve fer’ilik kuralı uygulanmaz. Aynı hak
ve yetkilere sahiptir. Kendisine başvurulduğunda verginin tamamını ödemek
zorunda kalır, sonra yükümlüye rücu
eder.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Vergilendirme Süreci
|
||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
1.
Önkoşullar
2.
Tarh
3.
Tebliğ
4.
Tahakkuk
5.
Tahsil
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Önkoşullar
|
Hukuki Önkoşul (SOYUT NORM):
Vergi yasası
hükmü olmalı ve yürürlükte olmalıdır.
İlgili mali yıl
bütçe kanununda ekli C cetvelinde bu vergi yasası hükmüne yer verilmiş
olmalıdır.
Maddi Önkoşul (SOMUT OLAY):
Vergiyi doğuran
olay gerçekleşmiş olmalıdır.
Bir hukuki
durumun oluşması
Bir maddi olayın
gerçekleşmesi
Bazı hak ve
menfaatlerin doğması
Vergi alacağının
vergiyi doğuran olaya bağlanması iki şekilde olur:
Vergilendirme
işleminin tabi olacağı kişiler bakımından
Vergiyi doğuran
olayın meydana geldiği tarih (o anda yürürlükte olan kanun hükümleri
uygulanır)
Soyut norm + somut olay =
vergilendirmenin sebep unsuru gerçekleşir.
Vergiyi doğuran
olay idari işlemlerle gerçekleşemez.
(Vergilendirmenin yasallığı ilkesi)
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Tarh
|
§
Belirlenen
matraha, vergi tarifesinin uygulanmasıyla birlikte devletin vergi alacağı ve
mükellefin borcu vergi dairesi tarafından hesaplamış olur.
§
VUK Madde
20 – Verginin tarhı, vergi alacağının kanunlarında gösterilen matrah ve
nispetler üzerinden vergi dairesi tarafından hesaplanarak bu alacağı miktar
itibariyle tesbit eden idari muameledir.
§
§
Tarh
İşleminin Hukuki Niteliği
·
Bireysel (sübjektif)
·
Yükümlendirici (muaflık ve istisna gibi
durumlar yararlandırıcıdır)
·
Asli (kesin ve yürütülmesi zorunlu icrai bir
işlemdir)
·
Tespit Edici (belirtici)
§
Tarh
İşleminin Çeşitleri
·
Yükümlünün
Beyanı Üzerine Tarh:
§
Türk Vergi Hukukunda beyannameye dayalı olağan tarh usulü geçerlidir.
§
Aksi belirtilmedikçe bu uygulanır.
§
Demokrasi ilkesinin gereğidir.
§
İdare, mükellefin yazılı olarak beyan ettiği matrah üzerinden vergiyi tarh ve
tahakkuk ettirir.
§
Yükümlüye bir tahakkuk fişi verilir.
§
Bununla birlikte ödeme yapılır.
§
Tarh ve tahakkuk işlemleri aynı anda
gerçekleştiğinden herhangi bir ek işleme gerek kalmaz.
§
Beyanname posta ile gönderilirse, tahakkuk
fişi de posta ile gönderilir.
§
Beyan elektronik ortamda da yapılabilir. O
durumda tahakkuk fişi de elektronik ortamda gönderilir.
§
Mükellefler beyan ettikleri bu belgelere
karşı dava açamazlar. Bunun iki istisnası:
§
İhtirazi kayıtla beyanname verilmiş olması (mükellef
tarafından kanuni gerekçe gösterilerek beyan edilen matrah veya matrah kısmı
üzerinden tarh edilen vergiye dava hakkının saklı tutulması yolunda
beyannameye yazılı nota ihtirazi kayıt
adı verilir.)
§
İşlemde vergi hatası bulunması
§
Gelir Vergisi, Kurumlar Vergisi, Özel Tüketim
Vergisi ve Veraset ve İntikal Vergisi bu metotla yapılır.
§
Köylerde emlak vergisi beyanı sözlü yapılır.
§
Vergi
Tarhında (Ön) Hazırlayıcı İşlemler
·
Tarh beyanname ile değil, idarece yapılırsa
matrah vergi dairesi tarafından hesaplanır.
·
Asli işlem olan vergi tarhı hazırlayıcı işlem
niteliğini kazanır.
·
Bu durumda şu işlemler yapılır:
§
Yoklama:
VUK Madde 127 – (Değişik :
4/12/1985 - 3239/12 md.)
Yoklamadan
maksat, mükellefleri ve mükellefiyetle ilgili maddi olayları, kayıtları ve
mevzuları araştırmak ve tespit etmektir. Yoklamaya yetkili memurlar, ayrıca
vergi kanunlarının uygulanması ile ilgili olarak:
a) Maliye ve Gümrük Bakanlığınca belirlenmiş
usuller dahilinde özel yetki verilmiş olmak kaydıyla günlük hasılatı tespit
etmek,
b) 3100 Sayılı
Kanun kapsamına girip ödeme kaydedici cihaz kullanmak mecburiyetinde
olanların bu mecburiyete uyup uymadıklarını, bu cihazları belli edilmiş
esaslara göre kullanıp kullanmadıklarını ve günlük hasılatı tespit etmek,
c) Günü gününe
kayıt yapılması zorunlu defterlerin iş yerlerinde bulundurulup
bulundurulmadığını, tasdikli olup olmadığını usulüne göre kayıt yapılıp yapılmadığını,
vergi kanunları uyarınca düzenlenmesi icap eden belgelerin usulüne göre
düzenlenip düzenlenmediği ile kullanılıp kullanılmadığını, faturasız mal
bulunup bulunmadığını, levha asma veya kullanma mecburiyetine uyulup
uyulmadığını tespit etmek, kanuni defter ve belgeler dışında kalan ve vergi
kaybının bulunduğuna emare teşkil eden defter, belge ve delillerin tespit
edilmesi halinde bunları almak,
d) Nakil
vasıtalarını, Maliye ve Gümrük Bakanlığının belirleyeceği özel işaretle
durdurmak ve taşıtta bulundurulması icap eden taşıt pulu, yolcu listesi,
fatura veya sevk irsaliyesi, yolcu bileti ile taşıma irsaliyelerinin
muhtevası ile taşınan yolcu ve malların miktar ve mahiyetlerini ölçmek,
tartmak, saymak suretiyle tespit etmek,
e) Taşıma irsaliyesi, sevk irsaliyesi ve
faturanın taşıtta bulunmaması, halinde bu belgelerin ibrazına kadar nakil
vasıtalarını trafikten alıkoymak, taşınan malın sahibi belli değilse
tespitine kadar malı bekletmek ve muhafaza altına almak, (Beklemeye ve
muhafazaya alınan malların bozulmaya ve çürümeye maruz mallar olması halinde
derhal, diğer mallar ise üç ay sonra Maliye ve Gümrük Bakanlığının belli
edeceği esaslar dahilinde tasfiye olunur.)
Yetkisini haizdirler.
Yukarıda sayılan yetkilerin hangilerinin ne
şekilde ve hangi hallerde kullanılacağını belirlemeye, yoklamaya yetkili
olanların bu husustaki görev ve yetkilerini sınırlamaya Maliye ve Gümrük
Bakanlığı yetkilidir.
§
İnceleme:
Yükümlünün defter kayıtları,
belgeleri ve envanteri üzerinde yapılır.
§
Arama:
Bir ihbar ya da inceleme sonunda delil
toplanması amacıyla yapılır. Arama için inceleme elemanının sulh yargıcından karar alması zorunludur.
Konut ve işyerinde arama yapılabilir. Belli vergi suçlarını oluşturan maddi
unsurlar bulunduğu takdirde durum Cumhuriyet Savcılığı’na intikal ettirilir.
§
Bilgi
Toplama: Yükümlü ile ilişkili herkes inceleme yapanlara her türlü bilgiyi
vermek zorundadır. Bilgi vermekten çekinme hakkına sahip olanlar yasada
ayrıca belirtilmiştir.
§
Verginin
İdare Tarafından Tarh Edilmesi
·
Günümüzde istisnai olarak ve tamamlayıcı
nitelikte uygulanmaktadır.
·
Olağanüstü tarh usulleri olarak da
adlandırılır.
·
Dörde ayrılır:
§
Götürü
matrah tespiti ile vergilendirme:
§
Bütün bir yükümlü grubunun veya meslek
erbabının belli koşullar altında ödeyeceği belli bir vergi hesaplanır.
§
Adaletsiz olduğundan uygulanmamaktadır.
§
İkmalen
vergi tarhı:
§
VUK 29
§
Beyan usulünde bir tarhiyattan sonra ortaya
çıkan matrah farkı nedeniyle yapılır.
§
Mükellefin defter, kayıt ve belgeleri ile
kanuni ölçütler kullanılır.
§
Matrah
farkı için uygulanan bir yöntemdir.
§
İki koşul:
i.
Daha önceden bir vergi tarh edilmiş olmalı
ii.
Mükellefin defter, kayıt ve belgeleri ile
kanuni ölçütler kullanılmalı
§
Tarh edilen vergi “vergi ihbarnamesi” ile
bildirilir.
§
Bu tebligatla vergi cezalarına ilişkin hükümler
ayrıca uygulanır.
§
Re’sen
vergi tarhı:
§
VUK 30
§
Matrahın maddi delillere ve kanuni ölçütlere
dayanılarak kısmen ya da tamamen saptanmasına olanak bulunmayan durumlarda ve
zamanında beyanname verilmemesi gibi bazı durumlarda matrah idarece re’sen
saptanarak tarh edilir.
§
Söz konusu olduğu durumlar:
i.
Beyannamenin yasal süre içinde verilmemiş
olması
ii.
Süresinde verilen beyannamede matraha
ilişkin bilgilerin gösterilmemesi, kanunen tutulması zorunlu defterlerin
tutulmaması, tasdik ettirilmemiş olması ya da inceleme elemanına ibraz
edilmemiş olması
iii.
Defter kayıtları ve ilgili belgelerin
noksan, usulsüz ve karışık olması
§
Verginin
idarece tarhı:
§
İkmalen veya re’sen vergi tarhı sebeplerinin
dışında kalan durumlarda mükelleflerin vergiyi tarh için gösterilen
zamanlarda beyan etmediği veya ödevlerini yerine getirmediği durumlarda vergi
idarece tarh edilir.
§
Ör: Damga vergisi ödenmediği tespit edilirse
ilgili memur bu durumu vergi dairesine bildirmek durumundadır.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Tebliğ
|
§
VUK
Madde 21 – Tebliğ, vergilendirmeyi ilgilendiren ve hüküm ifade eden
hususların yetkili makamlar tarafından mükellefe veya ceza sorumlusuna yazı
ile bildirilmesidir.
§
Tarh işlemini takiben yapılır.
§
Yazılı şekil esastır.
§
Tebliğden sonra iki seçenek vardır:
§
Yükümlü borcunu kabul eder ve öder.
§
Yükümlü borcunu reddeder ve hukuki yollara
başvurur.
§
Tebliğ
tarihi idari ve yargısal sürelerin başlamasında belirleyicidir.
§
Tebliğ
tarihi mükelleflere tanınan dava açma süresinin başlangıcıdır.
§
Tebligat
Kanunu bu konuda genel düzenlemeler getirmektedir.
§
VUK
vergilendirme sürecine bağlı TÜM tebligat işlemlerini özel hükümlere bağlar.
(21, 93, 109)
§
Vergilendirme
sürecinin herhangi bir aşamasında uyuşmazlık çıktığı takdirde tebligat
işlemleri VUK 60 uyarınca, Tebligat Kanunu hükümleri çerçevesinde yürütülür.
§
Beyana dayalı tarhiyatta tebligata gerek
yoktur.
§
Tebligat yapılacak kişiler
§
Mükellef
§
Mükellefin yasal temsilcileri
§
Tebliğ
Usulleri
§
Adreste
Tebligat
o
Posta
ile (genel uygulama)
o
Memur
ile (bu yetki sadece Maliye Bakanlığı’na verilmiştir.) (İstisnai)
§
Vergi
dairesinde veya Komisyonda Tebligat (İlgilinin kabul etmesi koşulu ile)
(İstisnai)
§
İlan
Yoluyla Tebliğ
o
Adres bilinmiyorsa
o
Adres yanlış/değişmiş/mektup geri gelmiş
o
Yabancı memlekette bulunanlar
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Tahakkuk
|
§
VUK Madde
22 – Verginin tahakkuku, tarh ve tebliğ edilen bir verginin ödenmesi gereken
bir safhaya gelmesidir.
§
Kendiliğinden gerçekleşen bir durumdur.
§
İkmalen ve re’sen vergi tarlarında ayrı bir
aşamadır.
§
Tahakkuk
etmesi verginin kesinleştiği anlamına gelmez. Hatta tahsil edilse bile
hâlâ üst yargı merciine başvurmak mümkündür.
§
Verginin
Kesinleşmesi: O vergiye karşı dava açılamaması ya da kanun yollarına
başvurulamamasıdır.
§
Kendiliğinden
tahakkuk: Mükellef tarhını kabul eder, öder, vergi kesinleşmiş olur.
§
Haksız bir işleme muhatap olduğunu düşünen
mükellef süresinde (30 gün) vergi mahkemesine dava açabilir. Verginin
tahakkuku mahkeme kararına kadar ertelenir. Ancak ihtirazi kayıtla verilen beyannameler için erteleme söz konusu
değildir.
§
Vergi mahkemesi davayı kabul ederse vergi
tahakkuk etmez.
§
Vergi mahkemesi davayı reddederse vergi borcu
tahakkuk eder, yükümlü vergisini öder, isterse üst mahkemeye başvurur.
§
Kanun yollarına başvurma yürütmeyi durdurmaz.
§
Tüm kanun yolları tüketildiğinde tahakkuk kesinleşir.
§
Üst mahkeme vergi mahkemesinin kararını
bozarsa verginin iadesine ya da tarhiyatın kaldırılmasına karar
verir.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Tahsil
|
§
Vergi borcu verginin tahsili ile ortadan
kalkar.
§
VUK Madde
23 – Verginin tahsili, kanuna uygun surette ödenmesidir.
§
Tahsil: vergi idaresinin yaptığı işlem
§
Ödeme: mükellefin yaptığı işlem
§
Özel bir durum bulunması halinde vergiler 6183
sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Kanunu hükümlerine göre yapılır.
§
Tahsil
İşleminin Hukuki Niteliği
·
Yetki
yönünden: Tarh işlemine yetkili olan vergi dairesi tahsil işlemine de
yetkilidir.
·
Sebep
yönünden: 6183 sayılı kanun ile tarh ve tahakkuk aşamalarından geçmesi
·
Konu
yönünden: Yükümlünün iradesi ile ya da cebren ödenmesi
§
İradi
Tahsil
§
Mükellef kendi iradesi ile ödemeyi yapar.
§
Vadesinde ödemezse gecikme zammı eklenir.
§
Cebren
Tahsil
§
Mükellef ödemeyi yapmaz.
§
Ödeme
emri gönderilir.
§
6183 sayılı kanuna göre yapılır.
·
Bireysel, sübjektif, öznel bir idari işlemdir.
·
Yükümlendirici bir idari işlemdir.
§
Yapıcı (inşai) bir idari işlemdir. (vergi
hukuku ilişkisi sona erer.)
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Takdir Komisyonu
|
Yetkili makamlarca istenen matrah ve servet takdirlerini yapmakla
görevli vergi idaresi ve yükümlü kesimlerinden oluşan geçici ya da sürekli
komisyonlardır.
Görevleri:
1. Genel-objektif
nitelikteki matrah saptamaları
2. Bireysel-subjektif
nitelikteki matrah saptamaları
Ör: Emlak vergisi için asgari birim değerinin saptanması
Vergi İdaresinin komisyon kararlarını değiştirme yetkisi yoktur.
Ancak bu kararlara karşı dava açılabilir.
komisyon kararlarına karşı yükümlülerce uyuşmazlık çıkarılamaz. Ancak
vergi idaresinin tarh ettiği vergi uyuşmazlık konusu yapılır.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Vergilendirme
işlemlerine dair tebligatlar VUK’a göre yapılır.
Vergi yargısına
dair tebligatlar Tebligat Kanununa göre yapılır.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Tebligat
yapılacak kişinin 18 yaşından büyük olması ve ehliyetsiz olmaması gerekir.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Tahakkuk bir
idari işlem değildir.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Tarh işlemi asli
bir işlemdir. Tek başına dava konusu yapılabilir.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Tebliğ asli bir
işlem değildir. Ancak asli işlemle birlikte dava konusu yapılabilir.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Kişi kendisine tebliğ edilen vergi borcuna karşı dava açmaz ise vergi
borcunu kabul etmiş olur ve vergi tahakkuk eder. Başka bir yasal başvuru
olanağı kalmadığından tahakkuk eden vergi kesinleşmiş olur.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Kişi 30 gün içinde dava açarsa tahakkuk eden vergi ertelenir.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Vergi mahkemesi davayı kabul ederse vergi tahakkuk etmez.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Vergi mahkemesi davayı reddederse vergi borcu tahakkuk eder.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Artık mükellef, kanun yoluna gitse bile vergiyi ödemek zorundadır.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Kanun yoluna gitmek yürütmeyi durdurmaz.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Vergi ancak kanun yolları tüketildiği zaman kesinleşir.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Üst mahkeme vergi mahkemesinin kararını bozarsa ödenmiş verginin
iadesi yoluna gidilir.
Henüz ödeme yapılmamışsa tarhiyat terkin edilir.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
vergi hukukunda süreler
|
||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Süre ve Zaman Kavramları
|
Zaman: Olayların oluş ve
akış sırasını belirleyen düzenli ve dönemli gök olaylarını birim olarak
kullanan sanal kavram.
Süre: Belirlenerek
sınırlandırılmış olan ve önceden saptanabilir nitelik taşıyan zaman kesiti.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Hukukta ve Vergi Hukukunda
Süreler
|
Taraflar hak ve yetkilerini kanunda belirlenmiş süreler içinde
kullanmalı ve ödev ve yükümlülükler kanunda belirlenmiş süreler içinde yerine
getirilmelidir.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Sürelerin Hesaplanması
|
Tarh ve tahsil işlemleri için:
VUK Madde 18 – Vergi
kanunlarında yazılı süreler aşağıdaki şekilde hesaplanır:
1. Süre gün olarak belli edilmişse başladığı
gün hesaba katılmaz ve son günün tatil saatinde biter;
2. Süre hafta veya ay olarak belli edilmişse
başladığı güne son hafta veya ayda tekabül eden günün tatil saatinde biter.
Sürenin bittiği ayda, başladığı güne tekabül eden bir gün yoksa süre o ayın
son gününün tatil saatinde biter;
3. Sonu belli bir gün ile tayin edilen
sürelerde, süre o günün tatil saatinde biter;
4. Resmi tatil günleri süreye dahildir. Şu
kadar ki, sürenin son günü resmi tatile rastlarsa tatili takip eden ilk iş
gününün tatil saatinde biter.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Vergi yargısındaki süreler
için:
İYUK Madde 8 – 1. Süreler,
tebliğ, yayın veya ilan tarihini izleyen günden itibaren işlemeye başlar.
2. Tatil günleri sürelere
dahildir. Şu kadarki, sürenin son günü tatil gününe rastlarsa, süre tatil
gününü izleyen çalışma gününün bitimine kadar uzar.
3. Bu Kanunda yazılı sürelerin
bitmesi çalışmaya ara verme zamanına rastlarsa bu süreler, ara vermenin sona
erdiği günü izleyen tarihten itibaren yedi gün uzamış sayılır.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Beyannamelerin posta ile
gönderilmesinde:
İadeli taahhütlü posta ile gönderiliyorsa postaya verilen gün
beyannameyi vermiş sayılır.
Adi posta ile gönderilirse idareye ulaştığı gün beyannameyi vermiş
sayılır.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
İdari yargıda “adli tatil” yoktur, ancak “çalışmaya ara verme” söz
konusudur.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Sürelerin Uzaması
|
Dört durumda söz konusudur:
1. Mücbir
sebep
2. Zor
durum (Mazeret nedeniyle mühlet verme)
3. Mükellefin
ölümü
4. Özel
durumlar
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Mücbir Sebep
|
§
VUK Madde 13 – Mücbir sebepler:
1. Vergi
ödevlerinden her hangi birinin yerine getirilmesine engel olacak derecede
ağır kaza, ağır hastalık ve tutukluluk;
2. Vergi
ödevlerinin yerine getirilmesine engel olacak yangın, yer sarsıntısı ve su
basması gibi afetler;
3. Kişinin
iradesi dışında vukua gelen mecburi gaybubetler;
4. Sahibinin
iradesi dışındaki sebepler dolayısıyla defter ve vesikalarının elinden çıkmış
bulunması gibi hallerdir.
§
VUK Madde 15 – 13 üncü maddede yazılı mücbir sebeplerden her hangi birinin
bulunması halinde bu sebep ortadan kalkıncaya kadar süreler işlemez. Bu takdirde tarh zamanaşımı işlemeyen süreler
kadar uzar.
Bu hükmün
uygulanması için mücbir sebebin malum olması veya ilgililer tarafından ispat
veya tevsik edilmesi lazımdır.
(Ek fıkra:
28/12/2001-4731/4 md.;Değişik üçüncü fıkra: 16/7/2004-5228/1 md.)
Maliye
Bakanlığı, mücbir sebep sayılan haller nedeniyle; bölge, il, ilçe, mahal veya
afete maruz kalanlar itibarıyla mücbir sebep hali ilân etmeye ve bu sürede
vergi ödevlerinden yerine getirilemeyecek olanları tespit etmeye yetkilidir.
Bu yetki vergi türleri ve işyerleri itibarıyla; beyannamelerin
toplulaştırılması, yeni beyanname verme süreleri belirlenmesi ve beyanname
verme zorunluluğunun kaldırılması şeklinde de kullanılabilir.
§
Kişinin iradesi dışında meydana gelen
kaçınılmaz ve karşı koyulmaz bir durum olmalıdır.
§
Mücbir sebep ile sürelerin geçirilmesi
arasında bir nedensellik bağı olmalıdır.
§
Sürelerin işlemesi vergi yükümlüleri ve
sorumluları açısından durur.
§
Vergi yükümlüleri ve sorumlularının
kendilerini değil de sadece yakınlarını ilgilendiren mücbir sebepler dikkate
alınmaz.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Zor durum (Mazeret nedeniyle
mühlet verme)
|
§
VUK Madde 17 –(Değişik birinci fıkra: 16/7/2004-5228/2 md.) Zor durumda bulunmaları hasebiyle vergi muamelelerine müteallik
ödevleri süresi içinde yerine getiremeyecek olanlara, kanunî sürenin bir katını, kanunî sürenin bir aydan az olması
halinde bir ayı geçmemek üzere,
Maliye Bakanlığınca münasip bir mühlet
verilebilir.
Bu mühletin
verilebilmesi için:
1. Mühlet isteyen
sürenin bitmesinden evvel yazı ile istemde bulunmalıdır.
2. İstemde
gösterilen mazeret, mühlet verecek
makam tarafından kabule layık görülmelidir.
3. Mühletin
verilmesi halinde verginin alınması
tehlikeye girmemelidir.
(Değişik
üçüncü fıkra: 16/7/2004-5228/2 md.) Maliye Bakanlığı mühlet verme yetkisini
tamamen veya kısmen mahalline devredebileceği gibi bölgeler, iller, ilçeler
veya sektörler ile iş kolları yada mükellef grupları itibarıyla yazılı
başvuru şartı aramaksızın da kullanabilir.
§
Zor durumun ne olduğu yasada belirtilmemiştir.
Mücbir sebebe girmeyen, örneğin annenin ağır hastalığı gibi durumlar
olabilir.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Mükellefin Ölümü
|
§
VUK Madde 16 – (Değişik : 23/6/1982 - 2686/4 md.)
Vergi
kanunlarında hüküm bulunmayan hallerde ölüm dolayısıyla mirasçılara geçen
ödevlerin yerine getirilmesinde bildirme ve beyanname verme sürelerine üç ay eklenir.
§
Mirasın reddi süresi ile uyum içindedir.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Özel Durumlar
|
§
Çeşitli vergi yasalarında çeşitli özel
durumlarda sürenin uzaması söz konusudur.
§
Farklı süre uzama nedenleri koşullar oluşmuşsa
birbirine eklenebilir.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Mali Tatil
|
5604 sayılı Mali Tatil İhdası
Hakkında Kanun (2007)
MADDE 1 – (1) Her
yıl temmuz ayının birinden yirmisine kadar (yirmisi dahil) malî tatil
uygulanır. Haziran ayının son gününün tatil günü olması halinde, malî
tatil, temmuz ayının ilk iş gününü takip eden günden başlar.
(2) Son günü malî tatile rastlayan aşağıda
belirtilen süreler, tatilin son gününü
izleyen tarihten itibaren yedi gün uzamış sayılır:
a) Beyana
dayalı tarhiyatta, kanuni süresinde verilmesi gereken beyannamelerin verilme süreleri.
b) İkmalen,
re’sen veya idarece yapılan tarhiyatta, vadesi malî tatile rastlayan vergi,
resim ve harçlar ile vergi cezaları ve gecikme faizlerinin ödeme süresi.
c) Tarh edilen vergilere ve/veya kesilen
cezalara karşı uzlaşma talep etme veya cezada indirim hükümlerinden yararlanmak
amacıyla yapılacak başvurulara ilişkin süreler.
d) Devamlı bilgi verme hükümleri kapsamında
verilmesi gereken bilgilerin verilmesine ilişkin süreler.
(3) Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre
belirli sürelerde yapılması gereken muhasebe kayıt süreleri, bildirim süreleri
ve vergiyle ilgili işlemlere ilişkin dava
açma süreleri malî tatil süresince işlemez. Belirtilen süreler malî
tatilin bitiminden itibaren tekrar işlemeye başlar.
(4) Mahkeme kararı veya Cumhuriyet
Savcılıklarının talebi üzerine ya da Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre yapılan
aramalı incelemeler hariç olmak üzere, malî tatil süresince inceleme amacıyla
defter ve belgelerin ibrazı talep edilemez, mükellefin işyerinde incelemeye
başlanılmaz.
(5) Tatil süresince, vergi ve ceza
ihbarnameleri ile mahsup taleplerine yönelik olanlar hariç, bilgi isteme
talepleri mükelleflere, vergi ve ceza sorumlularına bildirilmez. Ancak tatil
süresi içinde gerçekleşen tebligat işlemlerinde süre, malî tatilin son
gününden itibaren işlemeye başlar.
(6) Malî tatilin sona erdiği günü izleyen
yedi gün içinde biten bu madde kapsamındaki kanuni ve idari süreler, malî tatilin
son gününü izleyen tarihten itibaren yedinci günün mesai saati bitiminde sona
ermiş sayılır.
(7) Gümrük idareleri, il özel idareleri ve
belediyeler tarafından tarh ve/veya tahsil edilen vergi, resim ve harçlarla ilgili
olarak malî tatil uygulanmaz.
(8) Beyana dayanan ve beyanname verme süresi
malî tatil nedeniyle uzamış olan vergilerde ödeme süresi (aynı ay içerisinde
kalmak kaydıyla), uzayan beyanname verme süresinin son gününden itibaren
üçüncü günün mesai saati bitimine kadar uzamış sayılır.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
vergi alacağını sona erdiren nedenler
|
||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
1. Ödeme-Tahsil
(İradi veya Cebri)
2. Zamanaşımı
(Tahakkuk zamanaşımı ve Tahsil zamanaşımı)
3. Takas/Ödeme
4. Terkin
(Hata Düzeltme/Uzlaşma/Yargı Kararları/Doğal Afet/Tahsil Güçlüğü)
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Ödeme-Tahsil
|
Doğal sebeptir.
Muaccel bir vergi borcunun ödenmesi ile borç sona erer.
Vergi borcunun muaccel olmasının koşulu tahakkuk etmiş olmasıdır.
Sadece tahakkuk etmiş vergiler muaccel olur.
Tahakkuk etmemiş/muaccel olmamış vergiler ödenemez.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Ödeme Zamanı
|
Muaccel olan borç, özel
yasasında ayrıca belirtilmemişse, tebliğ tarihinden itibaren 1 ay içinde
ödenmelidir. (Genel ödeme zamanı)
Ödeme süresinin en son günü: Vergi borcunun vade tarihidir.
En geç vade tarihinde ödenmelidir.
Pişmanlık dilekçesini takiben 15 gün içinde ödenmelidir. (Bu durumda
tahakkuk beklenmez.)
VUK 112: Madde
112 – (Değişik : 4/12/1985 - 3239/8 md.)
1. İkmalen, re'sen veya idarece tarh olunan vergiler
taksit zamanlarından evvel tahakkuk etmişse taksit süreleri içinde; taksit
süreleri kısmen veya tamamen geçtikten sonra tahakkuk etmişse; geçmiş
taksitler, tahakkuk tarihinden başlayarak bir ay içinde ödenir.
2. Memleketi terk ve ölüm gibi mükellefiyetin
kalkmasını mucip haller dolayısıyla beyan üzerine tarh olunan vergiler,
beyanname verme süreleri içinde ödenir.
Mükellefin, vadeleri mezkür süreden sonra gelen
vergileri de aynı süre içinde alınır.
Memleketi terk edenlerin, ölenlerin veya benzeri
haller dolayısıyla mükellefiyetleri kalkanların ikmalen, re'sen veya idarece
tarh olunan vergileri tahakkuk tarihinden başlayarak bir ay içinde ödenir.
Bu fıkrada yazılı tahsil süreleri
Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun mucibince teminat gösterildiği
takdirde, Vergi Kanunu ile belli taksit zamanına kadar ve taksit zamanı
geçmiş ise üç ay uzatılır.
3.
Vergi mahkemesinde dava açma dolayısıyla 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü
Kanununun 27 nci maddesinin 3 numaralı fıkrası gereğince tahsili durdurulan
vergilerden taksit süreleri geçmiş olanlar, vergi mahkemesi kararına göre
hesaplanan vergiye ait ihbarnamenin tebliği tarihinden itibaren bir ay içinde
ödenir. Ayrıca ikmalen, re'sen veya idarece yapılan tarhiyatlarda : (1)(2)
a) Dava konusu yapılmaksızın kesinleşen vergilere, kendi vergi kanunlarında
belirtilen ve tarhiyatın ilgili bulunduğu döneme ilişkin normal vade
tarihinden itibaren, son yapılan tarhiyatın tahakkuk tarihine kadar;
b) Dava konusu yapılan vergilerin ödeme yapılmamış kısmına, kendi vergi
kanunlarında belirtilen ve tarhiyatın ilgili bulunduğu döneme ilişkin normal
vade tarihinden itibaren, yargı organı kararının tebliğ tarihine kadar;
Geçen süreler için 6183 sayılı Kanuna göre tespit edilen gecikme zammı
oranında gecikme faizi uygulanır. Gecikme faizi de aynı süre içinde ödenir.
Gecikme faizinin hesaplanmasında ay kesirleri nazara alınmaz.
Uzlaşılan vergilerde gecikme faizi; uzlaşılan vergi miktarına, (a) fıkrasında
belirtilen tarihten itibaren uzlaşma tutanağının imzalandığı tarihe kadar
geçen süre için uygulanır.
Dava açılması nedeniyle tahsili duran vergi ve cezalar mükellefler tarafından
istenildiği takdirde davanın devamı sırasında da kısmen veya tamamen
ödenebilir.
4. (Ek : 22/7/1998 - 4369/2 md. ; İptal: Anayasa Mahkemesi’nin 10/2/2011 tarihli ve E.: 2008/58, K.: 2011/37
sayılı Kararı ile.; Yeniden
Düzenleme: 31/5/2012-6322/14 md.) Fazla veya yersiz olarak tahsil
edilen vergiler, fazla veya yersiz tahsilatın mükelleften kaynaklanması
halinde düzeltmeye dair müracaat tarihi, diğer hallerde verginin tahsili
tarihinden düzeltme fişinin mükellefe tebliğ edildiği tarihe kadar geçen süre
için aynı dönemde 6183 sayılı Kanuna göre belirlenen tecil faizi oranında
hesaplanan faiz ile birlikte, 120 nci madde hükümlerine göre mükellefe red ve
iade edilir.
5. (Ek: 31/5/2012-6322/14 md.) Vergi
kanunları uyarınca iadesi gereken vergilerin, ilgili mevzuatı gereğince mükellef
tarafından tamamlanması gereken bilgi ve belgelerin tamamlandığı tarihi takip
eden üç ay içinde iade edilmemesi halinde, bu tutarlara üç aylık sürenin
sonundan itibaren düzeltme fişinin mükellefe tebliğ edildiği tarihe kadar
geçen süre için aynı dönemde 6183 sayılı Kanuna göre belirlenen tecil faizi
oranında hesaplanan faiz, 120 nci madde hükümlerine göre red ve iadesi
gereken vergi ile birlikte mükellefe ödenir.(3)
6. (Ek: 28/12/2001-4731/4 md.) İhtirazi kayıtla beyan edilip
ödendikten sonra yargı kararına göre iade edilip yine yargı kararı uyarınca
tahsili gereken vergilere, iade tarihinden yargı kararının vergi dairesine
tebliği tarihine kadar geçen süre için bu maddede yer alan esaslar dahilinde
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanuna göre belirlenen
tecil faizi oranında gecikme faizi hesaplanır.(3)
En geç vade tarihinde ödeme yapmayanlar, başka bir ihtara gerek
kalmaksızın mütemerrid durumuna
düşerler.
Bu durumda gecikme zammı
alınır. Vade tarihini izleyen günden itibaren her aylık süre için ayrı ayrı %
1,4 oranında gecikme zammı uygulanır. Ay kesirlerine isabet eden gecikme
zammı günlük olarak hesaplanır.
Gecikme zammı bir ceza
değildir. Hukuken borcun
eklentisi/fer’i borçtur.
Ödeme emrine karşı dava
açılması durumunda tahsilat durmadığından gecikme zammı dava açma tarihi ile
ödeme tarihi arasındaki süreye uygulanmalıdır.
Pişmanlık dilekçesi ile bildirilen vergiler 15 gün içinde ödenmediği
takdirde gecikme zammı uygulanır.
Mücbir sebep nedeniyle gecikme durumu ile ilgili Danıştay’ın
çelişkili kararları mevcuttur.
İYUK Madde 52 – 1. (Değişik:
5/4/1990 - 3622/21 md.) Temyiz veya
istinaf yoluna başvurulmuş olması, hakim, mahkeme veya Danıştay kararlarının
yürütülmesini durdurmaz. Ancak, bu
kararların teminat karşılığında yürütülmesinin durdurulmasına temyiz istemini
incelemeye yetkili Danıştay dava dairesi, kurulu veya istinaf başvurusunu
incelemeye yetkili bölge idare mahkemesince karar verilebilir. (Ek Cümle:
10/6/1994 - 4001/22 md.) Davanın reddine ilişkin kararlara karşı temyiz ya da
istinaf yoluna başvurulması halinde, dava konusu işlem hakkında yürütmenin
durdurulması kararı verilebilmesi 27 nci maddede öngörülen koşulun varlığına
bağlıdır.
Bu durumda karar tarihi ve vade tarihi arasındaki süre için gecikme
zammı istenemez.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Gecikme Zammı/
Gecikme Faizi
|
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Cebren Tahsil
|
Vadesinde ödenmemiş vergi borcu cebri
icra yoluyla tahsil edilir.
Kamu alacağını vadesinde ödemeyenlere ödeme emri gönderilir.
7 gün içinde ödenmesi veya haciz işlemine esas alınacak bir mal
bildiriminde bulunulması gereği tebliğ edilir.
Cebren tahsil,
§ teminat
gösterilmişse teminatın paraya çevrilmesi,
§ kefil
gösterilmişse kefile başvurulması,
§ borçlunun
borca yetecek miktardaki malının haczedilerek paraya çevrilmesi ile
gerçekleştirilir.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Ödeme Yeri
|
Vergi yükümlüsünün bağlı olduğu vergi dairesine vergi ödenir.
Bağlı olunan vergi dairesi:
Yükümlüyü tespit eden, vergiyi tarh eden ve tahakkuk ettiren ve tahsil edecek
olan kamu dairesidir.
Vergi kural olarak vergi daireleri tarafından tarh ve tahsil olunur.
Yetkili kılınmış kişi e kuruluşlarca da (Bankalar) tahsil edilebilir.
Vergi nakden ya da hesaben ödenir.
Ödeme yapan borçluya makbuz
(vergi tahsil alındısı) verilir.
İnternet çıktısı makbuz sayılmaz.
Postayla yapılan ödemelerde paranın postaya verildiği tarihte borç
ödenmiş sayılır.
Stopaj Usulü: Verginin
kaynakta kesilmesi yoluyla tahsili. Avantajları:
§
Vergi kaçırılmasını önlemek,
§
Yükümlü sayısını en aza indirmek.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Zamanaşımı
|
Ödeme dışında vergi borcunu sona erdiren en önemli nedendir.
Vergi idaresinin vergi alacağını tahakkuk ettirme ve tahsil edebilme
yetkilerini ortadan kaldırır.
Vergi alacağının esasını
doğrudan etkileyen hukuki bir durumdur.
Kanunlarda belirlenmiş zamanaşımı süreleri dolduğunda vergi borcu
zamanaşımına uğrar ve devlet alacağını isteme yetkisini yitirir.
Böylece devletin yetkisi sınırlandırılmış olur. Vergi idaresinin
titiz çalışmasını sağlar.
Zamanaşımına uğrayan vergi eksik
borç haline gelir.
Zamanaşımı kamu yararı ile
ilgili bir husus olduğundan, yükümlü ileri sürmese de kendiliğinden gözetilir.
İki tür zamanaşımı vardır:
1. Tahakkuk
Zamanaşımı
2. Tahsil
Zamanaşımı
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Tahakkuk Zamanaşımı
|
VUK’ta düzenlenmiştir.
VUK 114: Vergi
alacağının doğduğu takvim yılını takip eden yılın başından başlayarak
beş yıl içinde tarh ve mükellefe tebliğ edilmeyen vergiler zamanaşımına uğrar.
(İptal ikinci fıkra: Anayasa
Mahkemesi’nin 15/10/2009 tarihli ve E.: 2006/124, K.: 2009/146 sayılı Kararı
ile.; Yeniden düzenleme: 23/7/2010-6009/8 md.) Şu kadar ki, vergi dairesince
matrah takdiri için takdir komisyonuna başvurulması, zamanaşımını durdurur.
Duran zamanaşımı mezkûr komisyon kararının vergi dairesine tevdiini takip
eden günden itibaren kaldığı yerden işlemeye devam eder. Ancak işlemeyen süre
her hâl ve takdirde bir yıldan fazla olamaz.
(Ek : 4/12/1985 - 3239/9
md.;Değişik üçüncü fıkra: 16/7/2004-5228/5 md.) Şarta bağlı istisna veya
muafiyet uygulamaları sonucu kısmen veya tamamen alınmayan vergilere ilişkin
zamanaşımı süresi, istisna veya muafiyet şartlarının ihlâl edildiği tarihi
takip eden takvim yılı başından itibaren başlar.
(Değişik : 4/12/1985 - 3239/9
md.) Damga vergisine tabi olup vergi ve cezası zamanaşımına uğrayan evrakın
hükmünden tarh zamanaşımı süresi dolduktan sonra faydalanıldığı takdirde
mezkür evraka ait vergi alacağı yeniden doğar.
Beş yıllık zamanaşımı aksine hüküm bulunmadıkça bütün vergiler için
geçerlidir.
Yükümlülük vergiyi doğuran olayla birlikte ortaya çıkar, tarh, tebliğ
vb. işlemler doğuş zamanı açısından etkili değildir.
Gelir vergisi için tahakkuk zamanaşımı süresi gelirin elde edildiği
yılı izleyen yılın ilk gününden itibaren işlemeye başlar.
Zamanaşımı süreleri yükümlüler ve sorumlular için aynıdır.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Tahsil Zamanaşımı
|
Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’da düzenlenmiştir.
AATUHK 102: Amme alacağı, vadesinin rastladığı takvim yılını takip eden takvim yılı başından
itibaren 5 yıl içinde tahsil edilmezse zamanaşımına uğrar. Para
cezalarına ait hususi kanunlarındaki zamanaşımı hükümleri mahfuzdur.
Zamanaşımından sonra mükellefin rızaen yapacağı ödemeler kabul olunur.
Vergilerin ödeme süreleri vergi yasalarında tek tek belirlenmiştir.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Tahsil Zamanaşımını Durduran
Nedenler
|
AATUHK 104 – Borçlunun yabancı memlekette bulunması, hileli iflas etmesi veya
terekesinin tasfiyesi dolayısiyle hakkında takibat yapılmasına imkan yoksa bu
hallerin devamı müddetince zamanaşımı işlemez.
1. Vergi
yükümlüsünün yabancı ülkede bulunması
2. Vergi
yükümlüsünün hileli iflası
3. Vergi
yükümlüsünün terekesinin tasfiyesi nedeniyle hakkında takibat yapılmasına
olanak bulunmaması
Zamanaşımını
durduran sebebin ortadan kalkmasından itibaren süre durmuş olduğu yerden itibaren tekrar işlemeye devam eder.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Tahsil Zamanaşımını Kesen
Nedenler
|
AATUHK 103: Aşağıdaki hallerde tahsil zamanaşımı
kesilir:
1. Ödeme,
2. Haciz tatbiki,
3. Cebren tahsil ve takip
muameleleri sonucunda yapılan her çeşit tahsilat,
4. Ödeme emri tebliği,
5. Mal bildirimi, mal edinme ve
mal artmalarının bildirilmesi,
6. Yukardaki 5 sırada
gösterilen muamelelerden her hangi birinin kefile veya yabancı şahıs ve
kurumlar mümessillerine tatbikı veya bunlar tarafından yapılması,
7. İhtilaflı amme alacaklarında
kaza mercilerince bozma kararı verilmesi,
8. Amme alacağının teminata
bağlanması,
9. Kaza mercilerince icranın
tehirine karar verilmesi,
10. İki amme idaresi arasında
mevcut bir borç için alacaklı amme idaresi tarafından borçlu amme idaresine
borcun ödenmesi için yazı ile müracaat edilmesi.
11. (Ek: 25/12/2003-5035/5 md.)
Amme alacağının özel kanunlara göre ödenmek üzere müracaatta bulunulması
ve/veya ödeme planına bağlanması.
Kesilmenin rastladığı takvim
yılını takip eden takvim yılı başından itibaren zamanaşımı yeniden işlemeye
başlar. Zamanaşımının bir bozma kararıyla kesilmesi halinde zamanaşımı
başlangıcı yeni vade gününün rastladığı; amme alacağının teminata bağlanması
veya icranın kaza mercilerince durdurulması hallerinde zamanaşımı başlangıcı
teminatın kalktığı ve durma süresinin sona erdiği tarihin rastladığı; takvim
yılını takip eden takvim yılının ilk günüdür.
Zamanaşımının kesilmesi (kat’ı) demek, kanunda sayılan
sebeplerden birinin gerçekleşmesi halinde, zamanaşımı süresinin o ana kadar
işlemiş (geçmiş) olan kısmının ortadan kalkması ve sürenin baştan sıfırdan itibaren yeniden işlemeye başlaması
demektir.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Takas-Ödeşme
|
Vergi borcunu sona erdiren bir nedendir.
Aynı cinsten olan
karşılıklı ve muaccel iki borcu
daha küçük olanı oranında sona erdiren bir hukuki işlemdir.
Alacaklar hesaben tahsil edilir.
Kamu hukukunda takas AATUHK 23’te düzenlenmiştir.
AATUHK 23: Tahsil edilip de kanuni sebeplerle reddi
icab eden amme alacakları, istihkak sahiplerinin reddiyatı yapacak olan amme
idaresine olan muaccel borçlarına mahsup edilmek suretiyle reddolunur. Umumi
bütçeden reddedilen paralar arasında hususi idarelerle belediyelere ait olan
kısımları ret ve mahsup olunduğu senede bu idareler nam ve hesabına ayrılacak
hisselerden Hazinece tevkif ve mahsup olunur.
Vergi Kanunlarında Takasın
Koşulları:
1. Yükümlünün
alacağı kesinlik kazanmış olmalı,
2. Yükümlünün
borcu muaccel olmalı.
3. Her
iki borç da kamu ilişkisinden
kaynaklanmalıdır.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Terkin/Silme
|
Yükümlünün başvurusu üzerine yapılan, vergi alacağını bütün hukuki
sonuçları ile ortadan kaldıran tek taraflı bir idari işlemdir.
Borca kesin olarak son verir.
Dört çeşittir:
1. Vergi hataları dolayısıyla yapılan
terkin: Yükümlü aleyhine hatalı tahakkuk ettirilmiş vergiler terkin
edilir.
2. Yargı organlarının kararına dayanan
terkin: Mahkemece vergi işlemi hukuka aykırı bulunarak iptal edildiğinde
tarh edilmiş vergi idarece terkin edilir.
3. VUK’da öngörülen terkin nedenleri:
Olaydan önce doğmuş vergi borçlarının silinmesi söz konusudur.
VUK 115: Yangın, yer sarsıntısı, yer kayması, su basması, kuraklık, don, muzir
hayvan ve haşarat istilası ve bunlara benzer afetler yüzünden:
1.
Varlıklarının en az üçte birini kaybeden mükelleflerin bu afetlerin zarar
verdiği gelir kaynakları ile ilgili bulunan vergi borçları ve vergi cezaları;
2.
Mahsullerinin en az üçte birini kaybeden mükelleflerin, afete maruz arazi
için zararın tahakkuk ettiği hasat ve devşirme zamanına tesadüf eden yıla ait
olarak tahakkuk ettirilen Arazi Vergisi borçları ve vergi cezaları; Maliye
Bakanlığınca zararla mütenasip olmak üzere, kısmen veya tamamen terkin
olunur.
(Ek cümle:
28/12/2001- 4731/4 md.) Maliye Bakanlığı terkin yetkisini mahalline
devredebilir. Zarar derecesini ve ilgili bulunduğu gelir kaynağını mahalli
idare heyetleri yaptıracağı tahkikat üzerine tesbit eder.
4. AATUHK’da öngörülen terkin nedenleri:
AATUHK 105: Yangın, yer sarsıntısı, yer kayması, su
basması, kuraklık, don, zararlı hayvan ve haşarat istilası ve bunlara
benziyen afetler yüzünden zarara maruz kalan varlıklarının ve mahsullerinin
en az üçte birini kaybedenler adına tahakkuk ettirilmiş ve afetlerin zarar
verdiği gelir kaynakları ile ilgili amme alacakları İcra Vekilleri Heyeti
karariyle kısmen veya tamamen terkin olunur. Bu madde hükmünden faydalanmak
için afetin vukuu tarihinden itibaren 6 ay içinde ilgili amme idaresine yazı
ile müracaat edilmesi şarttır. Bu madde şümulüne giren bir zararın mevcut
olup olmadığı mahalli il veya ilçe idare kurullarınca, zararın derecesi,
Maliye Vekaletince genel olarak belirtilecek esaslar dahilinde ilgili amme
idarelerince tesbit olunur. Vergi Usul Kanunu mevzuuna giren amme alacakları
hakkında mezkür kanunun 105 inci maddesi hükümleri tatbik olunur.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Vergi Borcunun Sona Ermesi İle
İlgili Diğer Durumlar
|
1. Hata düzeltme ve uzlaşma: İdari çözüm yollarıdır.
2. Mahkeme kararı ile iptal.
3. Ölüm durumu: Her türlü ceza ortadan
kalkar. Ancak vergi borcu sona ermez.
4. Af: Devletin, yasaya dayanan tek
taraflı hukuki işlemidir. Kapsamı değişebilir.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Vergi Alacağının Güvence Altına Alınması
|
||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Amaç kamu alacağının, dolayısıyla da kamu yararının korunmasıdır.
Vergilerin yasallığı ilkesi gereğince, vergi alacağının tahsilini
güvence altına alan önlemler de yasa ile getirilmelidir.
Vergi alacağının tahsiline ilişkin temel düzenleme 6183 sayılı AATUHK’dur.
§
Yükümlünün borcunu vade tarihinden sonra iradi olarak ödemesi durumunda gecikme zammı adı verilen fer’i borç
asıl borca eklenir.
§
Yükümlünün borcunu vade tarihinden sonra dahi
iradi olarak ödememesi durumunda
cebren/zorla tahsil söz konusu
olur.
§
Vergi İcra Hukuku bu konuya ilişkin
düzenlemeleri konu edinir. Vergi İcra Hukuku gereği devlet kendi alacağını re’sen takip ve cebren tahsil eder.
§
Vadesinde borcunu ödemeyen yükümlüye vergi dairesi
tarafından ödeme emri gönderilir.
Bununla borcun 7 gün içinde ödenmesi
veya mal bildiriminde bulunulması ihtar edilir.
§
Ödeme emri şartları 7 gün içerisinde yerine
getirilmezse cebri tahsil yoluna
gidilir.
§
Mal bildiriminde bulunmayan kamu borçlusu mal
bildiriminde bulununcaya kadar üç ayı
geçmemek üzere icra hakiminin kararı ile hapsen tazyik edilebilir.
§
Kamu borcu 7 gün içerisinde ödenmediği
takdirde teminat gösterilmişse teminat
paraya çevrilir veya kefalet verilmiş ise kefil takip edilir.
§
Teminat ya da kefil yoksa, haciz ya da iflas yoluyla icra takibi
gündeme gelir.
§
Bu arada vergi dairesinin alacağını güvence
altına almak için ihtiyati haciz
ya da ihtiyati tahakkuk gibi
önlemler alınır.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Kamu alacakları için güvence
önlemleri:
1. Rüçhan
Hakkı (Öncelik Hakkı)
2. Teminat
ya da Kefil
3. İhtiyati
Tahakkuk
4. İhtiyati
Haciz
5. Bir
kısım temlik ve borç yüklenimi işlemlerinin hükümsüz sayılması
6. Diğer
Önlemler (Takas, vb.)
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Rüçhan Hakkı (Öncelik Hakkı)
|
Haciz işlemlerinde, malın aynı ile ilgili vergiler rehinli alacaklılara
karşı önceliğe sahiptir.
İflasta ise vergi alacağı alacaklar sırasında 4. sıradadır, önceliği
yoktur.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
İhtiyati Tahakkuk
|
Güvenilmez mükelleflere uygulanır.
Tedbir niteliğinde ön tahakkuk yapılır.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Bir kısım temlik ve borç
yüklenimi işlemlerinin hükümsüz sayılması
|
AATUHK 24-31.
Zamanaşımı süreleri içinde kalma koşuluyla, kamu borçlusunun yaptığı
bağışlar, ivazsız tasarruflar, bağışlama sayılan tasarruflariptal ettirilip
hükümsüz saydırılabilir. (Mal kaçırmaya yönelik işlemlerin iptali)
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Ödeme Emrine Karşı Dava
Açılması
|
Kamu borçlusu kendisine tebellüğ edilen bir ödeme emrine karşı 7 gün içinde özel bir vergi davası açabilir.
Dava vergi mahkemesinde,
borcun tamamen/kısmen ödendiğine veya
zamanaşımına uğradığına dair açılabilir.
Dava nedenleri yasa ile
sınırlandırılmış olup başka bir nedenle dava açılamaz.
Dava açılması ile tahsilat işlemleri kendiliğinden durmaz.
Tahsilat işlemlerinin
yürütmesinin durdurulması borçlu talep etmiş ve teminat göstermiş ise
gerçekleşebilir.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
VERGİ UYUŞMAZLIKLARINDA ÇÖZÜM
YOLLARI
|
||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
İdari/Barışçıl Çözüm Yolları
|
Mahkeme önünde çekişme konusu yapılmaksızın çözüm bulunur.
Bu yollara başvuru zorunlu değildir.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Uzlaşma
|
Tanım: Belli miktardaki
vergi tarhiyatı ile kesilen ceza üzerinden vergi idaresi ve yükümlünün
pazarlık sonucu anlaşmaları.
Amaç: Vergi ihtilaflarının
hızlı çözümü ve kamu alacağının en çabuk şekilde hazineye ulaşması.
Niteliği: İdari nitelikte
bir çözüm müessesesi.
Tarihçe: 1963’te Alman
Hukukundan alınmıştır.
Pratiktir, ancak eşitlik ilkesiyle çelişir.
Hukuki Dayanak: Ek madde
1-12.
Önkoşul: Uzlaşma yoluna
gidebilmek için önkoşul verginin idarece, re’sen veya ikmalen tarh
edilmiş olmasıdır.
Uzlaşma yoluna gidebilmek için
koşullar:
1. Tarhiyatta
vergi hatası veya her türlü maddi hata
2. VUK
369 çerçevesinde yanılmanın söz
konusu olması
3. Yasa
hükümlerine gereği kadar nüfuz
edilememesi
4. Vergi
yargısı ve idare arasında görüş
farklılığının bulunması
Beyana dayalı tarhiyatta uzlaşma mümkün değildir.
Mükellefin yazılı talebi
gereklidir.
Uzlaşma talebi vergi veya vergi ceza ihbarnamesinin tebliğinden
itibaren 30 gün içinde
yapılmalıdır.
Uzlaşma tarhiyattan önce veya
tarhiyat sırasında yapılabilir.
Tarhiyat öncesinde incelemenin başlangıcından incele ile ilgili son
tutanağın düzenlenmesine kadar yapılabilir.
Uzlaşma talebi kabul edilmediği ya da uzlaşma sağlanamadığı takdirde
mükellef dava yoluna başvurabilir.
Uzlaşma Komisyonu:
§ İdari
bir komisyondur.
§ Sadece idarenin görevlilerinden
oluşur.
§ Komisyonun
teklif ettiği miktar mükellefçe değerlendirilerek red veya kabul edilir.
§ Her
durumda bir tutanak hazırlanır ve
imzalanır. Bu tutanak kesindir.
§ Uzlaşmaya varılan vergi ya da cezaya
karşı dava açılamaz, yeniden ulaşma talebinde bulunulamaz, cezada indirim
talep edilemez.
Uzlaşmaya varılamazsa:
§ Yükümlü
süresinde dava açabilir.
§ Uzlaşma
başvurusu sırasında dava açma süresi dolmuş ya da 15 günden az süre kalmışsa dava süresi 15 gün uzar.
§ Uzlaşma
konusu vergi ve cezalar tebliğ tarihinden itibaren 1 ay içinde ödenirler.
§ Tarhiyat öncesinde uzlaşma yoluna
başvurulup da uzlaşma sağlanamazsa tarhiyat sonrasında uzlaşma yolu kapanır.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Hata Düzeltme
|
Diğer bir idari çözüm yoludur.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
VERGİ HATALARI
|
||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Vergi Hataları
|
Vergiye ilişkin hesaplarda veya vergilendirmede yapılan hatalar
yüzünden haksız yere fazla veya eksik vergi istenmesi veya alınması
durumudur.
Koşulları:
§ Haksız
bir vergilendirme olmalıdır.
§ Bunun
sonucunda eksik veya fazla vergi alınmış olmalıdır.
Vergi Hatasının Hukuki
Sınırları:
§ Nispeten
kolayca görülebilen, üzerinde tartışmaya gerek olmayan açık veya basit
yanlışlıklardır.
§ Tartışma
nedeni olabilecek yanlışlıklara hukuki
uyuşmazlık adı verilir.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Hesap Hataları
|
Vergi miktarını etkileyen maddi hatalar ve hesaplama
yanlışlıklarıdır.
Hem yükümlü, hem de vergi dairesince yapılabilir.
VUK 117: Hesap hataları şunlardır:
1. Matrah hataları:
Vergilendirme ile ilgili beyanname, tahakkuk fişi, ihbarname, tekalif cetveli
ve kararlarda matraha ait rakamların veya indirimlerin eksik veya fazla
gösterilmiş veya hesaplanmış olmasıdır.
2. Vergi miktarında hatalar:
Vergi nispet ve tarifelerinin yanlış uygulanması, mahsupların yapılmamış veya
yanlış yapılmış olması, birinci bentte yazılı vesikalarda verginin eksik veya
fazla hesaplanmış veya gösterilmiş olmasıdır.
3. Verginin mükerrer olması:
Aynı vergi kanununun uygulanmasında belli bir vergilendirme dönemi için aynı
matrah üzerinden bir defadan fazla vergi istenmesi veya alınmasıdır.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Matrahta Hata
|
Oldukça basit yanlışlıklardır. Aritmetik hatalar sonucu matrak ya da
indirimlerin yanlış hesaplanması gibi.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Vergi Miktarında Hata
|
Oran ve tarifelerde uygulama hataları.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Çifte Vergi
|
Aynı matrahtan mükerrer vergi alınması.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Vergilendirme Hataları
|
VUK 118: Vergilendirme hataları şunlardır:
1. Mükellefin şahsında hata: Bir verginin asıl borçlusu yerine başka
bir kişiden istenmesi veya alınmasıdır;
2. Mükellefiyette hata: Açık olarak vergiye tabi olmayan veya
vergiden muaf bulunan kimselerden vergi istenmesi veya alınmasıdır;
3. Mevzuda hata: Açık olarak vergi mevzuuna girmeyen veya vergiden
müstesna bulunan gelir, servet, madde, kıymet, evrak ve işlemler üzerinden
vergi istenmesi veya alınmasıdır.
4. Vergilendirme veya muafiyet döneminde hata: Aranan verginin
ilgili bulunduğu vergilendirme döneminin yanlış gösterilmiş veya süre
itibariyle eksik veya fazla hesaplanmış olmasıdır.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Hataların Ortaya Çıkarılması
|
1. İlgili
memurun hatayı görmesi veya bulması,
2. Üst
memurların yaptıkları incelemeler sonucu,
3. Teftiş
sırasında,
4. Vergi
incelemesi sırasında,
5. Mükellefin
müracaatı ile.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Hata Düzeltme
|
Hata düzeltme vergi hataları (vergi ve vergi cezaları) için
geçerlidir.
Şunlar düzeltme konusu yapılamaz:
1. Hukuki
uyuşmazlıklar
2. Yargı
kararına konu olmuş hususlar
3. Ödeme
emri
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Düzeltme Yolları
|
VUK 375: Vergi cezalarında yapılan hatalar, bu kanunda
vergi hataları için belli edilen usul ve şartlara göre düzeltilir.
Kanunda düzeltme için iki yol
düzenlenmiştir:
1. Vergi
dairesince re’sen düzeltme
2. Yükümlünün
başvurusu üzerine düzeltme
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Vergi dairesince re’sen
düzeltme
|
Vergi dairesi tereddüt edilmeyecek açık ve mutlak hataları kendiliğinden giderir.
VUK 121: (Değişik : 23/6/1982 - 2686/21 md.)
İdarece tereddüt edilmeyen açık ve mutlak vergi hataları re'sen düzeltilir.
Kendi aleyhlerine düzeltme yapılan kimselerin düzeltmeye karşı vergi
mahkemesinde dava açma hakları mahfuzdur.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Yükümlünün başvurusu üzerine
düzeltme
|
Yükümlü vergi dairesinden hatanın giderilmesi isteminde bulunur.
Vergi dairesi istemi kabul etmezse bir üst mercie şikayet mümkündür.
Üst mercii Maliye Bakanlığı’dır.
Şikayet başvurusu da reddedilirse yargı yoluna gitmek mümkündür.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Düzeltme Zamanaşımı
|
VUK 126: 114
üncü maddede yazılı zamanaşımı süresi dolduktan sonra meydana çıkarılan vergi
hataları düzeltilemez. Şu kadar
ki, düzeltme zamanaşımı süresi:
a) Zamanaşımı süresinin son
yılı içinde tarh ve tebliğ edilen vergilerde hatanın yapıldığı;
b) (Değişik : 23/6/1982 -
2686/26 md.) İlan yolu ile tebliğ edilip vergi mahkemesinde dava konusu
yapılmaksızın tahakkuk eden vergilerde mükellefe ödeme emrinin tebliğ edildiği;
c) (Ek : 4/12/1985 - 3239/11
md.) İhbarname ve ödeme emri ilan yoluyla tebliğ edilen vergilerde 6183
sayılı Kanuna göre haczin yapıldığı;
Tarihten başlayarak bir yıldan aşağı olamaz.
VUK 114: Vergi alacağının doğduğu takvim yılını
takip eden yılın başından başlayarak beş yıl içinde tarh ve mükellefe tebliğ
edilmeyen vergiler zamanaşımına uğrar.(Tahakkuk
zamanaşımı)
Beş yıllık zamanaşımı süresi her iki düzeltme yolu için de
geçerlidir.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
VERGİ UYUŞMAZLIKLARININ
YARGISAL ÇÖZÜM YOLLARI
|
||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
“Çekişme” yargı organının işlemi ile kesin olarak son bulur.
Mali Yargı:
·
Vergi yargısı
·
Kamu giderlerinde hukuka uygunluk denetimi
Türkiye’de idari yargı içerisinde örgütlenmiştir.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Vergi Yargısının Yapısı
|
Vergi Mahkemeleri:
Bağımsız ilk derece mahkemeleri.
Kurulacakları yerler ve yargı çevreleri Adalet Bakanlığı’nca saptanır.
Tek yargıçlı ve kurul
halinde olmak üzere iki biçimde görev yapar.
Toplam XXXX TL’yi aşmayan tarhlara karşı açılan davalar ile mülga
götürü usulde gelir saptamasında sınıf ve derecelere ilişkin davalar tek
yargıç tarafından, bunlar dışındaki uyuşmazlıklar kurul tarafından karara
bağlanır.
XXXX her yıl belirlenen bir miktardır.
Parasal Sınırın Yıllara Göre Değişimi :
2000 - 1.000,00 YTL 2001 - 1.560,00 YTL 2002 - 2.380,00 YTL 2003 - 3.780,00 YTL 2004 - 4.850,00 YTL 2005 - 5.390,00 YTL 2006 - 5.910,00 YTL 2007 - 6.370,00 YTL 2008 - 6.820,00 YTL 2009 - 7.630,00 TL 2010 - 7.790,00 TL 2011- 8.380,00 TL 2012 - 9.230,00 TL(01.01.2012 - 01.07.2012) 2012- 25.000,00 TL (6352 SK. ile yapılan değişiklik Yür. 02.07.2012) 2013 - 26.950,00 TL 2014 - 28.000,00 TL 2015 - 30.000,00 TL
Tek yargıçlı davalarda
verilen kararlara karşı kanun yolu Bölge
İdare Mahkemeleri nezdinde yapılacak itiraz
başvurusudur. (30 gün içerisinde)
Kurul tarafından verilen kararlara
karşı kanun yolu Danıştay’da temyiz başvurusudur.
Yukarıda adı geçen incelemelerden sonra verilen karar kesindir.
Bölge İdare Mahkemeleri’nin kararlarına karşı Danıştay’a gidilemez.
Tek yargıçlı kararlara karşı Danıştay’a gidilemez.
Vergi Dairesi’nin Danıştay’da
temyiz yoluna başvurabilmesi için Maliye Bakanlığı’nın iznini alması gerekir.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Vergi Davalarında Yargılama
Usulü
|
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder