CEZA HUKUKU ÖZEL HÜKÜMLER
ESKİ VE YENİ TCK
Mülga TCK’da suçları cürüm ve
kabahat olarak ikiye ayrılmakta idi.
5237 sayılı TCK suçları cürüm ve
kabahat olarak ikiye AYIRMAZ. Suçlar, ayrı suç tiplerinin tanımlandığı ikinci
kitap olan özel hükümlerde belirlenmiştir.
Özel kanunlarla ilişki: TCK Mad. 5:”Bu Kanunun genel hükümleri özel ceza kanunları ve ceza içeren
kanunlardaki suçlar hakkında da uygulanır.”
Suçta ve Cezada Kanunilik İlkesi: TCK Mad.2
1. Kanunun
açıkça suç saymadığı bir fiil için kimseye ceza verilemez ve güvenlik tedbiri
uygulanamaz. Kanunda yazılı cezalardan ve güvenlik tedbirlerinden başka bir
ceza ve güvenlik tedbirinden başkasına hükmolunamaz.
2. İdarenin
düzenleyici işlemleriyle suç ve ceza konulamaz.
3. Kanunların
suç ve ceza içeren hükümlerinin uygulanmasında kıyas yapılamaz. Suç ve ceza
içeren hükümler kıyasa yol açacak şekilde geniş yorumlanamaz.
Genel hükümlerle özel hükümler arasındaki bağlantı:
·
İkisi arasında bir altlık-üstlük bağlantısı
YOKTUR.
·
Genel hükümler, özel hükümler olmadan bir anlam
ifade etmez.
·
Genel hükümlerde asıl ceza normlarına değil,
tamamlayıcı ya da bağımlı ceza normlarına yer verilmiştir.
o
Asıl ceza
normları: Suç ve ceza yaratan normlar.
o
Tamamlayıcı
ya da bağımlı ceza normları: Suç ve ceza yaratmayan normlar. Bunlar asıl
ceza normlarının alanını daraltır ya da genişletir. Uygulama koşullarını ortaya
koyar.
·
Genel hükümler, özel hükümlerin uygulama alanını
belirler.
·
Ceza hukukunun asıl alanını özel hükümler
oluşturur. Tarihsel olarak önce bunlar ortaya çıkmıştır.
·
Türk ceza hukukuna TCK’da düzenlenen suç
tiplerinin yanı sıra özel ceza yasaları da dahildir.
Ceza hukuku özel hükümlerin genel hükümleri olabilir mi?
·
Genel kanı özel hükümlerin genel hükümleri
OLMAYACAĞIDIR. Bu konuda bir tartışma vardır.
Suçların tasnifinde kullanılan ölçütler:
·
Hukuki
konu: Ana ölçüttür.
o
Maddi unsur,
§
İcrai suçlar
§
İhmali suçlar
o
Manevi unsur,
o
Fail esas alınabilir.
·
Özgü suç:
Failin belirli fiili ya da hukuki durumda bulunmasını gerektiren suçlardır.
(Zimmet suçu-kamu görevlisi) (cerrahi işlemi yapan cerrah)
·
Devlet idaresine karşı işlenen suçlarda fail
esas alınır.
·
Diğer ölçütler: Suçun mağduru, maddi konusu, vb.
Kanunilik İlkesi:
·
Kanunsuz suç ve ceza olmaz.
·
İhlalsiz suç olmaz.
o
1. Şekle ilişkin Kanunilik İlkesi
o
2. Öze ilişkin Kanunilik İlkesi
Suçun iki anlayışı:
·
Maddi anlayış:
·
Şekli anlayış: (*) Esas olarak bu kabul görür.
Suçun Hukuki Konusu:
·
Suçla ihlal edilen, yaptırım ile korunan her
türlü beşeri değer ya da menfaattir.
Ceza Hukuku-Anayasa İlişkisi
·
Ceza normunun alanı ı ve kapsamını anayasa
belirler. Ceza hukuku özel hükümleri, ülkenin anayasasında korunmaya mazhar
görülen değer ve menfaatleri korumalıdır.
·
Ceza hukuku
o
Sosyal yapıyı korumalı ve muhafaza etmeli,
o
Toplumu yukarıya taşımalıdır.
·
Hukuk devletinde kanunlar anayasaya uygun
olmalıdır.
·
Anayasa mad 13: Temel hak ve özgürlükler
yalnızca kanunla sınırlandırılabilir.
·
Anayasa mad 10: eşitlik.
·
Anayasa mad. 17: kişinin maddi ve manevi
bütünlüğünün korunması.
·
Anayasa mad. 12, 18, 20-23, 27, 33, 42, 48, 49,
67, 74: Temel hak ve özgürlükler
·
Anayasa mad. 138: mahkemelerin bağımsızlığı
·
Anayasa mad. 90/5: Usulüne uygun yürürlüğe
konmuş temel hak ve özgürlüklere ilişkin milletlerarası antlaşmalarla
kanunların aynı konuda farklı hükümler içermesi nedeniyle çıkabilecek
uyuşmazlıklarda milletlerarası antlaşma hükümleri esas alınır.
Suç ve Cezalara İlişkin Esaslar:
·
Anayasa mad. 38:
Kimse, işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanunun suç
saymadığı bir fiilden dolayı cezalandırılamaz; kimseye suçu işlediği zaman
kanunda o suç için konulmuş olan cezadan daha ağır bir ceza verilemez.
Suç ve ceza zaman aşımı ile ceza mahkumiyetinin
sonuçları konusunda da yukarıdaki fıkra uygulanır.
Ceza ve ceza yerine geçen güvenlik tedbirleri ancak
kanunla konulur.
Suçluluğu hükmen sabit oluncaya kadar, kimse suçlu
sayılamaz.
Hiç kimse kendisini ve kanunda gösterilen yakınlarını
suçlayan bir beyanda bulunmaya veya bu yolda delil göstermeye zorlanamaz.
Kanuna aykırı olarak elde edilmiş bulgular, delil
olarak kabul edilemez.
Ceza sorumluluğu şahsidir.
Hiç kimse, yalnızca sözleşmeden doğan bir yükümlülüğü
yerine getirememesinden dolayı özgürlüğünden alıkonulamaz.
Ölüm cezası ve genel müsadere cezası verilemez.
İdare, kişi hürriyetinin kısıtlanması sonucunu doğuran
bir müeyyide uygulayamaz. Silahlı kuvvetlerin iç düzeni bakımından bu hükme
kanunla istisnalar getirilebilir.
Uluslararası Ceza Divanına taraf olmanın gerektirdiği
yükümlülükler hariç olmak üzere vatandaş, suç sebebiyle yabancı bir ülkeye geri
verilemez.
Yeni TCK’nın Özel Hükümler Açısından Kısaca Değerlendirilmesi
TCK/2. Kitap/ Özel Hükümler
1.
Kısım: Uluslararası suçlar
2.
Kısım: Kişilere karşı suçlar
3.
Kısım: Topluma karşı suçlar
4.
Kısım: Millete ve devlete karşı suçlar
·
Birinci Kısım: Uluslararası suçlar başlığı
isabetsizdir. Yaşam hakkı, göçmen ticareti gibi suçları içerir.
·
Soykırım suçunun belli bir saikle belli gruplara
ya da topluluklara karşı işlenmesi gerekir. Kişilere karşı işlenen
suçlardandır.
·
Üçüncü Kısım: Topluma karşı suçlar: Kamu
düzenini ihlal eden fiiler.
Suçun Alt Kategorileri
Hakaret
TCK 125:
(1)
(Değişik: 29/6/2005 – 5377/15 md.) Bir kimseye onur, şeref ve saygınlığını
rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnat eden veya sövmek
suretiyle bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığına saldıran kişi, üç aydan iki
yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır. Mağdurun gıyabında
hakaretin cezalandırılabilmesi için fiilin en az üç kişiyle ihtilat ederek
işlenmesi gerekir.
(2) Fiilin, mağduru muhatap alan sesli, yazılı veya görüntülü bir iletiyle işlenmesi halinde, yukarıdaki fıkrada belirtilen cezaya hükmolunur.
(3) Hakaret suçunun;
a) Kamu görevlisine karşı görevinden dolayı,
b) Dini, siyasi, sosyal, felsefi inanç, düşünce ve kanaatlerini açıklamasından, değiştirmesinden, yaymaya çalışmasından, mensup olduğu dinin emir ve yasaklarına uygun davranmasından dolayı,
c) Kişinin mensup bulunduğu dine göre kutsal sayılan değerlerden bahisle,
İşlenmesi halinde, cezanın alt sınırı bir yıldan az olamaz.
(4) (Değişik: 29/6/2005 – 5377/15 md.) Hakaretin alenen işlenmesi halinde ceza altıda biri oranında artırılır.
(5) (Değişik: 29/6/2005 – 5377/15 md.) Kurul hâlinde çalışan kamu görevlilerine görevlerinden dolayı hakaret edilmesi hâlinde suç, kurulu oluşturan üyelere karşı işlenmiş sayılır. Ancak, bu durumda zincirleme suça ilişkin madde hükümleri uygulanır.
(2) Fiilin, mağduru muhatap alan sesli, yazılı veya görüntülü bir iletiyle işlenmesi halinde, yukarıdaki fıkrada belirtilen cezaya hükmolunur.
(3) Hakaret suçunun;
a) Kamu görevlisine karşı görevinden dolayı,
b) Dini, siyasi, sosyal, felsefi inanç, düşünce ve kanaatlerini açıklamasından, değiştirmesinden, yaymaya çalışmasından, mensup olduğu dinin emir ve yasaklarına uygun davranmasından dolayı,
c) Kişinin mensup bulunduğu dine göre kutsal sayılan değerlerden bahisle,
İşlenmesi halinde, cezanın alt sınırı bir yıldan az olamaz.
(4) (Değişik: 29/6/2005 – 5377/15 md.) Hakaretin alenen işlenmesi halinde ceza altıda biri oranında artırılır.
(5) (Değişik: 29/6/2005 – 5377/15 md.) Kurul hâlinde çalışan kamu görevlilerine görevlerinden dolayı hakaret edilmesi hâlinde suç, kurulu oluşturan üyelere karşı işlenmiş sayılır. Ancak, bu durumda zincirleme suça ilişkin madde hükümleri uygulanır.
·
Dini değerlerin bu kategoriye alınması
yanlıştır. İnsan onuru evrensel ve ortaktır. Din, bütün insanlığın ortak değeri
değildir. Şerefle ilişkilendirilmemesi gerekir.
Reşit olmayanla cinsel ilişki:
·
Kişiye ait alt değer olarak görülmüş, anne
babanın şikayet hakkı yok.
·
İsabetsiz bir düzenleme.
·
Genel olarak kanun koyucunun dil yapısında da
sıkıntılar vardır.
Zorunluluk Hali:
·
Mad 92: Organ veya dokularını satan kişinin içinde bulunduğu sosyal ve ekonomik
koşullar göz önünde bulundurularak, hakkında verilecek cezada indirim
yapılabileceği gibi, ceza vermekten de vazgeçilebilir.
·
Mad 25: Meşru savunma ve zorunluluk hali
(1)
Gerek kendisine ve
gerek başkasına ait bir hakka yönelmiş, gerçekleşen, gerçekleşmesi veya tekrarı
muhakkak olan haksız bir saldırıyı o anda hal ve koşullara göre saldırı ile
orantılı biçimde defetmek zorunluluğu ile işlenen fiillerden dolayı faile ceza
verilmez.
(2)
Gerek kendisine
gerek başkasına ait bir hakka yönelik olup, bilerek neden olmadığı ve başka
suretle korunmak olanağı bulunmayan ağır ve muhakkak bir tehlikeden kurtulmak
veya başkasını kurtarmak zorunluluğu ile ve tehlikenin ağırlığı ile konu ve
kullanılan vasıta arasında orantı bulunmak koşulu ile işlenen fiillerden dolayı
faile ceza verilmez.
·
Zorunluluk hali ile çelişen uygulamalar mevcut.
·
Md 92’deki meşrulaştırma kabul edilemez.
·
TCK’daki yeni suç tipleri: atom çekirdeklerinin
patlamasına sebebiyet verme, özel hayata karşı işlenen suçlar, insan ticareti,
organ ve doku ticareti, intihara yönlendirme suçu. İsabetlidir.
·
Yeni TCK’da madde sayısı azalmış, ancak suç
sayısı artmıştır.
Ceza Hukuku Özel Hükümlerin Yorumlanması
·
Amaçsal yorum yöntemi kullanılacaktır.
·
Korunan hukuki değer ve menfaat esas
alınacaktır.
·
Bütün kanun hükümleri uygulanırken yorumlanır.
·
Her bir uyuşmazlıktaki yorum farklılıklar arz
edebilir.
·
Hakim, yürürlükte olan kanunu, hukuk denetimi
ilkesi çerçevesinde yorumlamak durumundadır.
·
Özel hükümlerin yorumunda suç tipinin koruduğu
hukuki değer ve menfaat baz alınarak yorumlanmalı ve uygulanmalıdır.
o
Hırsızlık suçu – zilyetlik
o
Adam öldürme – yaşam hakkı
o
Yağma suçu – zilyetlik + kişi özgürlüğü ve
güvenliği; birden çok hukuki değer ve menfaat (Mad 148)
Üstünlük Kriteri:
·
Kanun koyucu, birden çok hukuki değer ve
menfaatin korunduğu suçlara “Üstünlük Kriteri” uygular, bunlar arasından birini
seçer. Yağma suçunda zilyetlik hakkına üstünlük tanımış.
SUÇ TİPLERİ
Kişilere Karşı Suçlar
A.
İnsan
öldürme suçu:
·
Bir insanın, bir hukuka uygunluk nedeni
bulunmaksızın kasıtlı ya da taksirli davranışla başka bir insanı öldürmesidir.
·
Herkes fail olabilir.
·
Korunan değer yaşam hakkıdır.
·
Dayanak anayasa md 17 ve AİHS md 2.
·
Suçun maddi konusu öldürülen insandır.
·
Suçun mağduru öldürülen kişidir.
·
Fail ve mağdur bu suçta asla bir arada bulunmaz.
·
Doğum tamamlanıncaya kadarki süreçte çocuk insan
öldürme suçunun maddi konusunu OLUŞTURMAZ. Çocuk düşürtme suçu söz konusu olur.
i.
TCK md 6: Ceza kanunlarının uygulanmasında
çocuk: henüz 18 yaşını doldurmamış olan kişi.
·
Suçun maddi konusu olması için çocuk tam ve sağ
doğmalı ve yaşama yeteneğine sahip olmalıdır.
a.
TCK Md 81: Kasten insan öldürme
b.
TCK Md 82: Nitelikli insan öldürme
c.
TCK Md 83: İhmalli davranışla insan öldürme
d.
TCK Md 84: İntihara yönlendirme
e.
TCK Md 82: Taksirle insan ölümüne sebebiyet
verme
·
Çocuk
düşürtme: TCK Md 99:
·
Çocuk
düşürme: TCK Md 100:
·
Ölmüş bir insan suçun maddi konusu olamaz. Böyle
bir durumda işlenemez suç hükümleri
göz önünde bulundurulmalıdır. (Ateş edilmeden önce kalp krizinden ölmüş).
·
Ölüm anı = beyin
ölümü, beyin fonksiyonlarının geri dönülemez bir şekilde son bulmasıdır.
Bunu takiben organ ve doku nakli yapılabilir.
·
Beyin ölümünden sonra adam öldürmeye teşebbüs
dahi kabul olunmamalıdır.
·
Ölüden
organ ve doku alınması: Ölüm halinin saptanması: Md 11: Tıbbi ölüm hali,
kardiyolog, nörolog, beyin cerrahı ve anestezi uzmanından oluşan 4 kişilik
hekimler kurulunca oy birliği ile saptanır.
·
Cumhurbaşkanına
suikast ve fiili saldırı: Md 310:
o
Devlete karşı işlenen suçlardandır.
o
TCK bağlamında suikast sadece cumhurbaşkanına
özgüdür.
o
Diğer devlet adamları söz konusu ise, suç kasten
öldürmedir.
o
Suikastın tamamlanması, ölümün gerçekleşmemiş
olması gerekmez.

İnsan
öldürme suçunun unsurları:
1. Fiil unsuru: = maddi unsur
§
Fiil, bir kimsenin diğeri tarafından
öldürülmesidir.
§
Kusurluluk = manevi unsur.
§
Hareket:
Elverişli olmak kaydıyla insan öldürme suçları her çeşit vasıta ve hareketle
işlenebilir.
§
Serbest
hareketli suç: Kanunda bir suçun işlenmesinde belli bir hareket aranmamışsa
söz konusu olur. Önemli olan hareketin sonucu doğurmaya elverişli olmasıdır.
§
Sonuç:
Mağdurun hayatının sona ermesidir. Beyin ölümü esas alınır.
§
Nedensellik
bağı: İster icrai, ,ster ihmali olsun, hareketler ve ölüm sonucu
arasında nedensellik bağı bulunmalıdır.
Nedensellik bağı ile ilgili teoriler:
1. Şart teorisi: Bu teoriye göre , netice birçok şartın birleşmesinden doğar
ve şartların her biri neticenin oluşması yönünden zorunludur. Sebep tüm bu şartların
birleşmesinden meydana gelir. Bu şartlardan birinin gerçekleşmemesi durumunda
netice gerçekleşmiyorsa o şart netice yönünden sebeptir. Bu teori sorumluluğu
çok genişlettiğinden objektif isnadiyet teorisi ile birlikte kullanılır.
2. Uygun nedensellik bağı: Çok daraltır.

3. İnsani nedensellik: Daha tutarlı ve
adil sonuçlar verir.
Bu anlayışa göre “bir insan davranışının
ortaya çıkan bir sonunu nedeni sayılabilmesi için, bu davranışın o sonucun
zorunlu şartı (conditio sine qua non) olması, yani bu davranış olmadan o
sonucun gerçekleşememesi gerekir. Ayrıca sonucun istisnai etkenlerden ileri
gelmemiş olması, yani davranışın gerçekleştirildiği anda, dönemin en ileri
bilim ve tecrübesine göre davranışın olağan sonucu olarak öngörülebilir olması
aranır.
·
Weber
kastı: Kasıtta bilme unsurunun nedensellik bağını kapsamadığı, nedensellik
bağının failin bilmediği ve istemediği bir şekilde kesilmiş olmasının ve araya
başka faktörlerin girmiş olmasının sorumluluğu ortadan kaldırmayacağı esasına
dayanır. Sorumluluğun tespiti açısından, failin nedensellik bağının kesildiğini
bilmesine gerek yoktur.
·
Nedensellik
bağında sapmanın cezai sorumluluğa etkisi yoktur. (Öldürmek için suya attı,
kaafsını çarparak öldü, kasten adam öldürmekten sorumlu.)
·
Yeni
TCK’da faili bilinmeyen adam öldürme farklı düzenlendi. (Üç kişi saldırdı,
maktül tek bıçak yarası ile öldü.) Eski TCK: herkes adam öldürmeden sorumlu
tutuluyor, ceza biraz daha indiriliyordu. Yeni TCK: kişiler kanıtlanabildiği
yere kadar sorumlu tutulur. Hepsi adam öldürmeye teşebbüsten sorumlu tutulur.
·
Yeni
TCK’da ortak nedenle adam öldürme hükmü kaldırılmıştır. Hemofili hastasını
yaralayarak ölümüne sebebiyet vermek ya da aynı anda iki kişinin ateş etmesi. Eğer
hastalığı bilerek yapmışsa kasten öldürmeden sorumlu tutulur.
·
Kasten
öldürme:
o
TCK 81. Müebbet hapis.
o
Ölüm çok sonra da gerçekleşebilir.
o
Teşebbüs mümkündür.
2. Hukuka Aykırılık:
·
İnsan öldürme suçları açısından hukuka uygunluk nedenleri fiili baştan
itibaren suç olmaktan çıkarır. Md 24 ve 25. Meşru savunma, kanunun emrini yerine getirme, zor durumda silah
kullanma.
·
TCK md 24:
o
Kanunun
hükmü ve amirin emri
(1)
Kanunun hükmünü yerine getiren kimseye ceza verilmez.
(2) Yetkili bir merciden verilip, yerine getirilmesi görev gereği zorunlu olan bir emri uygulayan sorumlu olmaz.
(3) Konusu suç teşkil eden emir hiçbir surette yerine getirilemez. Aksi takdirde yerine getiren ile emri veren sorumlu olur.
(4) Emrin, hukuka uygunluğunun denetlenmesinin kanun tarafından engellendiği hallerde, yerine getirilmesinden emri veren sorumlu olur.
(2) Yetkili bir merciden verilip, yerine getirilmesi görev gereği zorunlu olan bir emri uygulayan sorumlu olmaz.
(3) Konusu suç teşkil eden emir hiçbir surette yerine getirilemez. Aksi takdirde yerine getiren ile emri veren sorumlu olur.
(4) Emrin, hukuka uygunluğunun denetlenmesinin kanun tarafından engellendiği hallerde, yerine getirilmesinden emri veren sorumlu olur.
·
TCK md 25:
o
Meşru
savunma ve zorunluluk hali
(1)
Gerek kendisine ve gerek başkasına ait bir hakka yönelmiş, gerçekleşen,
gerçekleşmesi veya tekrarı muhakkak olan haksız bir saldırıyı o anda hal ve
koşullara göre saldırı ile orantılı biçimde defetmek zorunluluğu ile işlenen
fiillerden dolayı faile ceza verilmez.
(2) Gerek kendisine gerek başkasına ait bir hakka yönelik olup, bilerek neden olmadığı ve başka suretle korunmak olanağı bulunmayan ağır ve muhakkak bir tehlikeden kurtulmak veya başkasını kurtarmak zorunluluğu ile ve tehlikenin ağırlığı ile konu ve kullanılan vasıta arasında orantı bulunmak koşulu ile işlenen fiillerden dolayı faile ceza verilmez.
(2) Gerek kendisine gerek başkasına ait bir hakka yönelik olup, bilerek neden olmadığı ve başka suretle korunmak olanağı bulunmayan ağır ve muhakkak bir tehlikeden kurtulmak veya başkasını kurtarmak zorunluluğu ile ve tehlikenin ağırlığı ile konu ve kullanılan vasıta arasında orantı bulunmak koşulu ile işlenen fiillerden dolayı faile ceza verilmez.
3. Kusurluluk:
·
Kast ve
Taksir açısından sınıflandırma: Ceza Hukukunda asıl olan kasttır. Kast =
kusurluluk. Taksirli suçlar ise istisnai sorumluluk biçimidir.
Kast
TCK 21. (1) Suçun oluşması
kastın varlığına bağlıdır. Kast, suçun kanunî tanımındaki unsurların bilerek ve
istenerek gerçekleştirilmesidir.
(2)
Kişinin, suçun kanunî tanımındaki unsurların gerçekleşebileceğini öngörmesine
rağmen, fiili işlemesi hâlinde olası kast vardır. Bu hâlde, ağırlaştırılmış
müebbet hapis cezasını gerektiren suçlarda müebbet hapis cezasına, müebbet
hapis cezasını gerektiren suçlarda yirmi yıldan yirmibeş yıla kadar hapis
cezasına hükmolunur; diğer suçlarda ise temel ceza üçte birden yarısına kadar
indirilir.
Taksir
TCK 22. (1) Taksirle
işlenen fiiller, kanunun açıkça belirttiği hâllerde cezalandırılır.
(2)
Taksir, dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılık dolayısıyla, bir davranışın
suçun kanunî tanımında belirtilen neticesi öngörülmeyerek
gerçekleştirilmesidir.
(3)
Kişinin öngördüğü neticeyi istememesine karşın, neticenin meydana gelmesi hâlinde
bilinçli taksir vardır; bu hâlde taksirli suça ilişkin ceza üçte birden
yarısına kadar artırılır.
(4)
Taksirle işlenen suçtan dolayı verilecek olan ceza failin kusuruna göre
belirlenir.
(5)
Birden fazla kişinin taksirle işlediği suçlarda, herkes kendi kusurundan dolayı
sorumlu olur. Her failin cezası kusuruna göre ayrı ayrı belirlenir.
(6)
Taksirli hareket sonucu neden olunan netice, münhasıran failin kişisel ve
ailevî durumu bakımından, artık bir cezanın hükmedilmesini gereksiz kılacak
derecede mağdur olmasına yol açmışsa ceza verilmez; bilinçli taksir hâlinde
verilecek ceza yarıdan altıda bire kadar indirilebilir.
Netice sebebiyle
ağırlaşmış suç
TCK 23. (1) Bir fiilin,
kastedilenden daha ağır veya başka bir neticenin oluşumuna sebebiyet vermesi hâlinde,
kişinin bundan dolayı sorumlu tutulabilmesi için bu netice bakımından en
azından taksirle hareket etmesi gerekir.
o
Kasten
öldürme suçu: Nitelikli hallerin fail tarafından bilinmesi ve istenmesi
gerekir.
§
İcrai
Hareket: TCK 81.
·
İcrai hareketle insan öldürme suçunun fiili
herkes olabilir. İsnat yeteneği olmayanlar da fail olabilirler.
·
Mağdur ile fail insan öldürme suçunda birleşmez.
·
Kişilerin cinsi, ırkı, dini, tabiyeti insan
öldürme suçunda dikkate alınmaz.
·
EŞİTLİK İLKESİ VE AYRIMCILIK YASAĞI
·
Suçtan zarar görenler ölenin yakınlarıdır.
·
Mağdurun durumu ya da failin konumu cezayı
etkileyebilir.
·
Hukuki konu (suçla ihlal edilen değer) yaşam
hakkıdır.
·
Fiil, bir insanın bir diğer insan tarafından
öldürülmesidir.
·
Hem seçimlik hareketli, hem de ani hareketli
suçtur.
·
Hareket ile sonucun aynı anda gerçekleşmesi
gerekmez. Yeter ki NEDENSELLİK BAĞI kurulsun.
·
Ölümün sonradan meydana gelmesi bu suçu mütemadi
(kesintisiz) suç haline getirmez.
·
Her türlü vasıta ile işlenen bir suçtur.
·
Neticeli bir suçtur. Ölüm anının gerçekleşmesi
ile suç tamamlanmış olur.
·
§
İhmali
Hareket: TCK 83. Bunun kusurlulukla bir ilgisi yoktur. İhmal hareketin bir
şeklidir. Hareket fiil unsuruna dahildir. O nedenle davranışın ihmal olmasının
özen ve dikkat yükümlülüğü ile hiçbir ilgisi yoktur. Taksir ve ihmal farklı
şeylerdir.
o
Taksirle
ölüme sebebiyet verme suçu: Suç unsurlarından biri dahi fail tarafından
istenmemişse taksir söz konusudur.
·
TCK md 87: Neticesi sebebiyle ağırlaştırılmış
yaralama.
SUÇLARI NASIL İNCELEYECEĞİZ?
·
Hükmü ortaya koy.
·
Hükümle ilgili genel bilgi.
·
Fail, mağdur, hukuki konu, maddi konuyu
belirle.
·
Suçun unsurlarını tek tek incele.
·
Suç teşebbüse müsait midir?
·
Failine göre suç söz konusu mudur?
·
İşlem bakımından bir özellik arz ediyor mu?
(Suçun ortaya çıkış biçimleri)
·
Suça etkili nedenler var mı?
|
TCK 81: Bir insanı kasten öldüren kişi, müebbet hapis cezası ile cezalandırılır.
TCK 82: Nitelikli hâller
(1)
Kasten öldürme suçunun;
a)
Tasarlayarak,
b)
Canavarca hisle veya eziyet çektirerek,
c)
Yangın, su baskını, tahrip, batırma veya bombalama ya da nükleer, biyolojik
veya kimyasal silâh kullanmak suretiyle,
d)
Üstsoy veya altsoydan birine ya da eş veya kardeşe karşı,
e)
Çocuğa ya da beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan
kişiye karşı,
f)
Gebe olduğu bilinen kadına karşı,
g)
Kişinin yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle,
h)
Bir suçu gizlemek, delillerini ortadan kaldırmak veya işlenmesini
kolaylaştırmak amacıyla,
i)
Kan gütme saikiyle,
j)
Töre saikiyle,
İşlenmesi
hâlinde, kişi ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırılır.
TCK 83: Kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi
(1)
Kişinin yükümlü olduğu belli bir icrai davranışı gerçekleştirmemesi dolayısıyla
meydana gelen ölüm neticesinden sorumlu tutulabilmesi için, bu neticenin oluşumuna
sebebiyet veren yükümlülük ihmalinin icrai davranışa eşdeğer olması gerekir.
(2)
İhmali ve icrai davranışın eşdeğer kabul edilebilmesi için, kişinin;
a)
Belli bir icrai davranışta bulunmak hususunda kanunî düzenlemelerden veya
sözleşmeden kaynaklanan bir yükümlülüğünün bulunması,
b)
Önceden gerçekleştirdiği davranışın başkalarının hayatı ile ilgili olarak tehlikeli
bir durum oluşturması gerekir.
(3)
Belli bir yükümlülüğün ihmali ile ölüme neden olan kişi hakkında, temel ceza
olarak, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası yerine yirmi yıldan yirmibeş yıla
kadar, müebbet hapis cezası yerine onbeş yıldan yirmi yıla kadar, diğer
hâllerde ise on yıldan onbeş yıla kadar hapis cezasına hükmolunabileceği gibi,
cezada indirim de yapılmayabilir.
****”Kişi” kavramı “kimse” olarak
algılanmalıdır. Tüzel kişi, ceza hukukunun suçun faili olamaz.****
Ceza Sorumluluğunun Şahsiliği
TCK 20: (1) Ceza
sorumluluğu şahsîdir. Kimse başkasının fiilinden dolayı sorumlu tutulamaz.
(2)
Tüzel kişiler hakkında ceza yaptırımı uygulanamaz. Ancak, suç dolayısıyla
kanunda öngörülen güvenlik tedbiri niteliğindeki yaptırımlar saklıdır.
TCK 60: Tüzel kişiler
hakkında güvenlik tedbirleri
(1) Bir kamu kurumunun verdiği izne dayalı
olarak faaliyette bulunan özel hukuk tüzel kişisinin organ veya temsilcilerinin
iştirakiyle ve bu iznin verdiği yetkinin kötüye kullanılması suretiyle tüzel
kişi yararına işlenen kasıtlı suçlardan mahkûmiyet hâlinde, iznin iptaline
karar verilir.
(2)
Müsadere hükümleri, yararına işlenen suçlarda özel hukuk tüzel kişileri
hakkında da uygulanır.
(3)
Yukarıdaki fıkralar hükümlerinin uygulanmasının işlenen fiile nazaran daha ağır
sonuçlar ortaya çıkarabileceği durumlarda, hâkim bu tedbirlere hükmetmeyebilir.
(4)
Bu madde hükümleri kanunun ayrıca belirttiği hâllerde uygulanır.
****Hukuka uygunluk, nedenleri
bulunmak ve yapısı uyuşmak koşuluyla insan öldürme suçlarında geçerlidir.****
****Salt öldürme suçlarında rıza
hiçbir zaman söz konusu olamaz, çünkü yaşama hakkından vazgeçilemez.****
ÖTENAZİ
1.
Pasif
Ötenazi: Yaşam destek sistemlerinin durdurulması ile yaşamın sonlandırılma
biçimidir. Avrupa ve ABD’de hukuka uygunluk nedenidir.
2. Aktif Ötenazi: Kişinin icrai bir hareketle
yaşamının sonlandırılma biçimidir. Hollanda’da çok katı koşullar altında
gerçekleştirildiğinde hukuka uygunluk nedenidir. İsviçre, Almanya İtalya ve
Fransa’da hukuka uygunluk nedeni değil, ancak ceza ciddi biçimde azalıyor.
“Acıyı dindirmek saiki ile yaşamın
sonlandırılması” şeklinde bir düzenlemeye ihtiyaç vardır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder